Ahmet USMAN
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), 2022 yılı üretimden satışlar kriterine göre bölgenin 100 büyük sanayi kuruluşunu açıkladı. Listenin ilk sırasında geçen yıl olduğu gibi Star Rafinerisi yer alırken, onu Tüpraş İzmir Rafinerisi ve Petkim izledi. Listenin ilk 10 basamağında bu firmaların ardından sırasıyla İzmir Demir Çelik, Abalıoğlu Yağ, Phillip Morris, Kocaer Çelik, Abalıoğlu Lezita, Ravago Petrokimya, JTI Tütün geldi.
Anket sonuçlarını Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde yaptığı basın toplantısında açıklayan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, söz konusu çalışmayı 41 yıldır sürdürdüklerini belirterek, “Bu yıl listemize giren 100 firmanın 30’u yabancı sermayeli. Firmaların 94’ü kar bildirirken, 54’ü Ar-Ge, 95’i ihracat yaptığını beyan etti. Listemizdeki firmalar üretimden satışlarını 2021 yılına göre reel olarak yüzde 26 artırarak 606 milyar 117 milyon TL’ye çıkardılar. Aynı dönemde bu firmaların reel olarak öz kaynakları yüzde 63, net satışları yüzde 28 artarken, borçları yüzde 26 geriledi. Listede sektörel dağılıma baktığımızda ise ilk sırada kimyasal ve plastik ürünler sanayinin yer aldığını görüyoruz. Gıda, demir-çelik metal ve döküm, taşıt ve otomotiv yan sanayi, tekstil ve deri ile kağıt ve basım sanayi de ilk 100 firmanın faaliyet gösterdiği başlıca sektörler olarak dikkat çekiyor” diye konuştu.
Ege’nin en büyük 100 sanayi firmasının geçen yıl ihracatını bir önceki yıla göre yüzde 20 artırırken, ithalatında yüzde 8.6 düşüş meydana geldiğini vurgulayan Yorgancılar, “Türkiye’nin ihracat artışının üzerinde olan bu performansın ana sebepleri arasında İzmir-İstanbul Otoyolu, limanların sağladığı avantajlar ve Avrupa’ya olan direkt uçuşları sayabiliriz. Türkiye’nin GSYH’sı içinde Ar-Ge harcamalarının payı yüzde 1,6 iken, en büyük üreticilerimizin de Ar-Ge harcamalarının net satışlar içindeki payı binde 21’den binde 16’ya geriledi. Ar-Ge harcaması cari olarak yüzde 90 artarken, reelde yüzde 3 oranında gerileyerek 1 milyon TL olarak gerçekleşti. Yapılan Ar- Ge harcamasının yüzde 48’i yabancı sermayeli firmalara ait” dedi.
100 büyük firmanın borçluluk performansını da değerlendiren Ender Yorgancılar, şunları söyledi: “Borçların özkaynaklar büyüklüğünün son 2 yılda 4 katına ulaşmasında, özellikle pandemi sürecinde firmaların desteklenmesi yerine krediye yönlendirilmesinin de etkisi oldu. 2021 yılında son 10 yılın en yüksek verisine ulaşılmasının ardından, 2022 yılının özellikle ikinci yarısından itibaren finansman temininde yaşanan kısıtlar, borç/özkaynak oranına doğrudan yansıdı, oran yüzde 205,9’a kadar geriledi. Olumlu bir başka sonuç da, ilk defa özkaynakların borçların üstünde bir artış gerçekleştirmesi. Firmalarımızın özkaynak yaratmada zorlandığı bir gerçek. EBSO 100 Büyük Firma’da aktifl er içinde özkaynakların payı son 11 yılın en düşük düzeyi olan yüzde 18’e geriledikten sonra, 2022 yılında yüzde 33’e çıkarak olumlu bir görünüm sergiledi. Önemli olan bunun süreklilik kazanması. İhracat ve karlardaki reel artış, özkaynak artışında etkili oldu. Kaynak yapısı içerisinde borçların oranının yüzde 82’den yüzde 67’ye gerilemesinde, özellikle yılın ikinci yarısından itibaren, reel kredi faiz oranları negatif düzeyde kalsa da, kredi taleplerinin bankalarca karşılanmaması etkili oldu. Ayrıca, kullandırılan krediler de çok kısa vadeli rotatif, spot idi. Yani, yapısal değil daha çok konjonktürel bir gerileme söz konusu.”
“22 Haziran’da açıklanacak programdan umutluyum”
Toplantıda güncel ekonomik gelişmeler hakkındaki görüşlerini de paylaşan Yorgancılar, 22 Haziran’da yapılacak olan Para Politikası Kurulu toplantısından umutlu olduğunu dile getirdi. Ender Yorgancılar, “Yılın ikinci yarısı ile ilgili beklentilerimiz bu toplantı sonrası yapılacak açıklamalara bağlı. Beklentilerimizi, iç ve dış talepteki yavaşlamaya bağlı olarak büyümenin de yavaşlamasının ve buna bağlı olarak istihdam artışının gerilemesi; olumlu baz etkisinin ortadan kalkacak olması nedeniyle enfl asyonun Temmuz sonrası artışa geçebileceği; seçim konjonktürü ve kamu harcamalarındaki artışa bağlı olarak bütçe açığının rekor düzeylerde artabileceği; kurlardaki olası artış beklentisinin realize olmamasına bağlı olarak ithalatın artarak, dış ticaret açığı ve cari açığı artırması olasılığı; ülke döviz rezervlerindeki yetersizliğe bağlı olarak, yavaş veya hızlı kur artışlarının gerçekleşmesi olasılığı; 2024 yerel seçimleri nedeniyle, ekonomide gerekli yapısal dönüşüme yönelik önlemlerin yavaş ilerlemesi, yeni ekonomi yönetimi ile belirsizlik ve öngörülemezliğin aşılması şeklinde sıralayabiliriz” diye konuştu.
“Herkesin beklentisi güven ve istikrar”
Türkiye ekonomisinin iki temel ihtiyacının güven ve istikrar olduğunu vurgulayan Ender Yorgancılar, “CDS priminin 10 gün içinde 700’lerden 500’lere gerilemesi bunun göstergesi. Yetkin ekonomi yönetimi ve güçlü ekonomik program; güveni, fiyat ve finansal istikrarı sağlayacak yapısal önlemler de istikrarı sağlayacaktır. Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Sermaye Piyasaları Kurulu (SPK), Borsa İstanbul gibi kurumlara yapılacak atamaların, bu güveni pekiştirmesi lazım. Restorasyon ve yapısal dönüşümü amaçlayan, daha çok da tarım ve sanayi öncelikli önlemler içeren içsel ve küresel tutarlılığı sağlanmış 2+3 yıllık bir ekonomi programı hazırlanmalı. Bu programın geniş kitlelerin desteğini alabilmesi için Ekonomik ve Sosyal Konsey ile istişare edilerek hazırlanması lazım. Katma değerli üretimi artırmak adına, öncelikli ileri teknoloji ürünler için teşvikler artırılmalı” dedi.
Piyasa ve fiyat mekanizmasının işleyişini olumsuz yönde etkileyen düzenlemelerden vazgeçilmesini isteyen Yorgancılar, şöyle konuştu: “Gerçekçi kur düzeyinden sapmaya izin vermeyecek bir para-kur politikası uygulanmalı. Döviz kontrolleri kaldırılmalı. Kur korumalı mevduat uygulaması zaman içinde reel faiz getirili devlet tahvilleri devreye alınarak kaldırılmalı. Enflasyon- faiz ilişkisi ekonominin kurallarına göre yeniden dizayn edilmeli. AB ile ilişkiler canlandırılmalı, Gümrük Birliği anlaşması bir an önce revize edilmeli. Sığınmacı sorununa yönelik kısa, orta ve uzun vadeli çözümler belirlenmeli. Deprem bölgesinde hayatın normal akışına devam edebilmesi için kentsel dönüşüm hızla yapılmalı.”
EBSO’dan Çınarlı Meslek Lisesi’ne mükemmeliyet merkezi
EBSO tarafından yürütülen, 485 bin Euro bütçeli AB projesi “Elektrik Elektronik Teknolojileri Alanında Sektörel Mükemmeliyet Merkezi” Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi içinde faaliyete geçti. Açılış töreninde konuşan Ender Yorgancılar, İkinci Dünya Savaşı’nda tamamen yıkılan Almanya’nın kısa sürede toparlanmasını meslek liselerine borçlu olduğunu belirterek, mükemmeliyet merkezi ile eğitimde güncelliğin yakalanacağını ifade etti. Yorgancılar, Türkiye’nin en büyük ihtiyacının eğitim 4.0-eğitim 5.0 anlayışı olduğunu belirtti.