Antalya, Türkiye European Medical Tourism (TEMET) organizasyona ev sahipliği yaptı. Organizasyona Avrupa ve Afrika ülkelerinden sağlık bakanlığı yetkilileri, sivil toplum kuruluşları, sağlık turizmi aracı kurumları, hastane yöneticileri, doktorlar ve turizm sektöründen yetkililer katıldı.
Etkinliğe katılan Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdür Yardımcısı Ali Alperen Kaçar, bakanlık koordinasyonunda Hizmet İhracatçıları Birliği tarafından oluşturulan “Heal in Türkiye” hizmeti ile ilgili bilgi verdi. Ticaret Bakanlığı, sağlık turizmine “Komplikasyon ve Seyahat Sağlık Sigortası”yla, sağlık turistlerine de “Sağlık Vizesi” ile destek veriyor.
Kaçar, yabancı katılımcılara internet üzerinden sağlık turizmine destek vermek için kurulan, ”Heal in Türkiye” portalını anlattı. Kaçar’ın verdiği bilgilere göre, “Heal’ in Türkiye” çağrı merkezi üzerinden yabancı hastalar şikayet ve önerilerini iletebilecek. Hastalar, böylece illegal ve merdiven altı işletmelerden korunmuş olacak. “Heal in Türkiye”nin bir akreditasyon markası olmasıyla sigortaların Türkiye’deki tedavi masraflarını karşılaması sağlanacak.
Ticaret Bakanlığı aynı zamanda dünyada örneği olmayan komplikasyon sigortasını da destek kapsamına aldığı belirtildi. Hastada bir komplikasyon olması ihtimaline karşı sigorta yapılması durumunda yüzde 70 oranında destek sağlanacak.
”Termal kaynakları kullanamıyoruz”
Organizasyonun açılış konuşmasını, Uluslararası Antalya Sağlık Turizmi ve Eğitim Derneği (UASTED) ve TEMET düzenleme Başkanı Dr. Mehmet Kanpolat yaptı. Sağlık turizminin ekonomiye katkısını anlatan Kanpolat, eldeki termal kaynakların yeteri kadar değerlendirilmediğini söyledi. Şifalı suların önemine değinen Dr. Mehmet Kanpolat, “Termal turizmde alt yapı bakımından Avrupa’da birinci, dünyada ikinciyiz. Kaynaklardan faydalanma olarak baktığımızda ise ilk 10’da bile yokuz. Termal turizme medikal turizm kadar ağırlık vermek zorundayız. Türkiye’nin sağlık turizminde coğrafi olarak çok büyük avantajı var. 2-3 saat mesafede 1,5-2 milyar nüfusa hitap ediyoruz. Sağlık turizmi geliri yıllık 10 milyar doların üzerine çıktı” diye konuştu.
Mehmet Kanpolat termal turizmdeki zenginliğe rağmen, Türkiye’de medikal turizmin konuşulduğunu belirterek şu görüşleri paylaştı: “Dünyada sağlık alt yapısı güçlü olan ilk üç ülkeden birisiyiz. Biz sadece saçı, dişi ve estetiği hak etmiyoruz. Organ nakli, onkoloji tedavileri gibi belli başlı tedavileri biz ülkemizde yapıyoruz. Türkiye’nin küçük estetik ameliyatlar ile anılmasını hak etmiyoruz. Pandemi öncesine kadar işimiz çok zordu, pandemide çok büyük avantajımız oldu. Dünya Türkiye’nin sağlık alt yapısının ne kadar güçlü olduğunu gördü. Şu anda işimiz daha kolay.”
”Merdiven altına denetim şart ”
Her sektörde olduğu gibi sağlık turizminde de istenmeyen durumların ortaya çıkabildiğine de değinen Dr. Mehmet Kanpolat, denetiminin önemine işaret ederek, “Merdiven altı çalışanların çok ciddi zararı var. Rakipleriniz çok küçük bir olayı genel gibi kullanıp zarar veriyorlar. Devletimiz bu kurum ve kişiler ile mücadele etmelidir. Bu işlemlerde geri dönüş zor oluyor. Ruhsatı ve belgesi olmayanların bu işleri yapmaması gerekir” dedi.
Şu anda Antalya’ya sağlık turizmi için gelenlerin yarısının İngiltere’den geldiğini belirten Kanpolat, “Neden? Çünkü daha kaliteli ve daha uygun hizmet veriyoruz. Sağlık turizmi geliri yıllık 10 milyar doların üzerine çıktığını rahatlıklar ifade edebilirim” diye konuştu.
”Türkiye’nin çok iyi potansiyeli var”
Organizasyona katılan Zanzibar Sağlık Bakanı Hassan Khamish Hafidh de Türkiye’nin sağlık turizmindeki başarısını değerlendirdi. Zanzibarlı Sağlık Bakanı, “Ben daha önce de ülkeye gelerek incelemelerde bulundum. Türkiye’de sağlık kuruluşları hepsi çok iyi işler yapıyorlar. Türkiye’nin çok iyi potansiyeli var. Dünyanın her yerinden Antalya’ya bu konuda misafirlerin geldiğini biliyoruz. Kanser ve ortopedi gibi alanlarda Türkiye’ye daha çok talep oluyor. En çok tercih edilen il ise Antalya” ifadelerini kullandı.
”Türkiye teknolojisini çok geliştirdi”
Azerbaycan Kadın Girişimciliğini Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sakina Babayeva da Türkiye’nin Sağlık Turizmindeki başarısına değinerek, “Sağlık turizmine yatırım yapan ilk ülkelerden Türkiye’de ilim ve tecrübe birleşti. Türkiye’de ağır ameliyatlar yapılıyor. Türkiye komşu ülkelerine göre daha önemlidir, bununla gurur duyuyoruz. Vatandaşlarımız kalp hastalıkları, estetik turizmi ve organ nakilleri için Türkiye’ye geliyor. Asya ülkelerinden gelen kişilerin sayısı yüzde 32’inin üzerine çıktı. Türkiye’nin güzel kaplıcaları da var. Bunun için de gelenler var.”
“Coğrafi konumumuz bizi cazibe merkezine getiriyor”
İzmir Sağlık Turizmi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Cinel de, Türkiye’ye 57 ülkeden hastanın geldiğini belirterek elde edilen verileri şöyle açıkladı: “Bizim sağlık turizminde şu andaki konumumuzdan daha yukarıda olmamız lazım. Dünyada global turizm endüstrisi 5 trilyon dolar kadar. Bunun yaklaşık yüzde 20’sini 1 trilyon dolarını sağlık turizmi alıyor. Türkiye’ye baktığımızda medikal turizmden 2022’de 2 milyon turist 2 milyar dolar gelir elde etmişsiz. Tüm sağlık turizmine baktığımızda Türkiye’nin geliri 10 milyar dolar. Bu da 1 trilyon doların yanında küçük kalıyor. Biz özellikle Ortadoğu’dan ciddi müşteri çekiyoruz. Özellikle şu aralar saç ekimi ve estetik ağırlıklı geliyor. Biz daha çok kalıcı ortopedik ve nakil cerrahileri alanında ülkemizi öne çıkarmak istiyoruz.”