Yurt dışında eğitim görme talebi tüm dünyada hızlı şekilde artıyor. Aslında bu talep küreselleşmenin başladığı 1980’li yıllarda ivme kazandı. Sonraki dönemlerde hızını artırarak turizmin önemli dallarından biri haline geldi. Günümüzde eğitim turizmi olarak tarif edilen ülkesi dışında eğitim hizmetleri, yabancı dil öğrenmeden başlayarak, üniversite ve yüksek lisans eğitimine kadar uzanıyor. Mesleki eğitimi ve son dönemde hızını artıran orta öğrenimi de kapsamı içine aldı.
Kendi ülkelerinden başka bir ülkede eğitim gören öğrenci sayısının 1975 yılında 800 bin iken, bu sayının 2010 yılında 4,5 buçuk milyona ulaşmış olması önemli bir gösterge. Günümüzde 7 milyonu geçmiş olan bu sayının 2030 yılında 20 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor.
Yurt dışı eğitim tüm dünya gençlerinin en büyük hayalleri arasına girince, sektörün büyüme hızı da baş döndürücü bir şekilde artış kaydetti. 2021 yılında uluslararası öğrenci sayısı 6,4 milyonu aştı ve pazar büyüklüğü asgari ölçütlerle 36,5 milyar dolara ulaştı.
80’li yıllara kadar eğitimin adres ülkeleri Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere idi. Türkiye için bu ülkelerin yanı sıra Almanya, Fransa ve İsviçre de öncelikliydi. Zamanla eğitim turizmini keşfeden ülke sayısında artış kaydedildi. Dil eğitimi altyapılarıyla yarışa giren ülkeler, zamanla sistemlerini geliştirdiler, üniversitelerinin sayısını artırıp, yabancı öğrencilere göre uyarlayarak, pastadan daha fazla pay almaya başladılar. Bugün artık, Avrupa’da Almanya, Fransa, İtalya’nın yanına İtalya, Hollanda, Polonya, Macaristan, Avusturya da eklenmiş durumda. İngiltere’nin yanına da İrlanda’yı alternatif görenlerin sayısı bir hayli fazla. Amerika’da, ABD’nin en büyük rakibi Kanada oldu, hatta büyüme hızının özellikle pandemiden sonra yüksek oranda arttığı söylenebilir. Malta hızlı büyüyen ülkeler arasında, dünyada ise Çin’den, Avustralya’ya, Yeni Zelanda’ya pek çok ülke arz sunan ülkeler listesine dahil oldu.
Coğrafya çok büyüdü çünkü, eğitim talebi çok yaygınlaştı. Artık Afrika’dan Ortadoğu’ya, tüm Asya ülkelerinden, hatta büyük rakamlarla Çin ve Hindistan bu alanda büyük talep yarattı. Veriler gösteriyor ki ABD’de okuyan yabancı öğrencilerin yüzde 60’ını Çin ve Hindistan oluşturuyor.
TÜRKİYE 300 BİN YABANCI ÖĞRENCİYE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR
Eğitim turizminde ABD ilk sırada yer alıyor. UNESCO verilerine göre; en çok öğrenciyi ülkesine çeken ülkelerin paylarına bakıldığında, yüzde 17’lik pay ile Amerika Birleşik Devletleri başı çekiyor. İngiltere yüzde 11, Kanada yüzde 10, Fransa yüzde 6, Avustralya yüzde 6, Almanya yüzde 6 ve İspanya yüzde 2 ile sıralamada yer alıyor.
EĞİTİM TURİZMİNDEN TÜRKİYE DE PAY ALIYOR
Dünyanın en fazla uluslararası öğrenci ağırlayan ülkeler arasında Türkiye de yerini aldı. Son yıllarda, yükseköğretim kurumlarımızda okuyan uluslararası öğrenci sayısında büyük bir artış kaydedildi. Resmi rakamlara göre, Türkiye’deki uluslararası öğrenci sayısı 300 bini geçmiş durumda. Bu da UNESCO verilerine göre, Türkiye’yi uluslararası öğrenciler için 8’inci popüler ülke haline getiriyor. Türkiye’ye en çok öğrenci gönderen ülkeler ise şöyle sıralanıyor: Suriye, Azerbaycan, İran, Türkmenistan, Irak, Somali, Mısır, Afganistan, Kazakistan, Yemen, Ürdün, Filistin, Sudan, Bulgaristan, Fas, Özbekistan, Endonezya, Almanya, Pakistan ve Nijerya.
EN ÇOK ÖĞRENCİYİ ÇİN GÖNDERİYOR
Yurt dışında eğitime en çok öğrenci gönderen ülkeler listesinin ilk sırasında 1 milyonun üzerinde öğrenci ile Çin yer aldı. Çin’i sırasıyla 500 bin öğrenci ile Hindistan, 137 bin öğrenci ile Vietnam, 126 bin öğrenci ile Almanya, 109 bin öğrenci ile Özbekistan, 105 öğrenci ile Fransa, 102 bin öğrenci ile Amerika ve 99 bin öğrenci ile Suriye izledi. Uluslararası öğrenci hareketliliği baş döndürücü bir hızla artıyor. Dönem dönem açıklanan rakam ve istatistiklerdeki rakamlara da bu hareketlilik çarpıcı bir şekilde yansıyor. Örneğin Birleşik Krallık’ın, Avrupa Birliği dışındaki ülkelerden 95 bin 840 öğrenci başvurusu aldığı ve bu rakamın “rekor” olduğu belirtiliyor. Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD), 2024-25 kış döneminde Almanya’da uluslararası öğrenci sayısının 405 bine ulaşacağını öngörüyor. Bunun, son 10 yılın en yüksek yıllık büyümesi olabileceği ifade ediliyor.
PANDEMİ DÖNEMİ UYGULAMALARI ÖNE ÇIKTI
Tüm dünyanın ortaklaşa yaşadığı, en büyük sağlık sorunu pandemi, pek çok alışkanlık ve uygulama ile birlikte eğitim turizminde de rotaların değişmesine neden oldu. Daha önce hiç deneyimlenmemiş, kabus bulutu pandemide ülkelerin gösterdiği performans, eğitim turizmi için adeta bir test niteliği taşıdı. ABD’nin bu dönemde tartışılır pek çok uygulaması, eğitim turizmindeki tahtının sorgulanmasına neden oldu. Kabul almış öğrencilerin yaşadığı vize sorunu, büyük krizlere yol açtı, derse giremeyen öğrenci sayısını rekor seviyeye taşıdı. Böyle bir ortamda Kanada ve Avrupa öne çıkmaya başladı. İngiltere’nin ise özellikle Brexit sonrası uygulamalarıyla kan kaybettiği söylenebilir. Kanada’da yabancı öğrenci sayısı hızla artıyor. Çalışma iznine yönelik düzenlemeler de bu gelişimde pay sahibi. Ülkede 8 aydan fazla eğitim alana çalışma izninin çıkması ve 3 yıl kalabilme imkanlarının yaratılması talep artışında rol oynadı. Son dönemde Hollanda’nın da öne çıktığı söylenebilir.