Özge YAVUZ
Deprem bölgesinde aileleri, yakınları başta olmak üzere işini de kaybeden yüzlerce insan sıkıntılı günler geçirirken, bazı meslek gruplarında dayanışma sürüyor. Depremin başladığı günden beri bölgeye destek sağlayan mücevher firmaları, kurdukları aşevleriyle binlerce depremzedeye umut olurken, birçok firma da bölgedeki mağazalarında çalışanlara ve bayilerine destek olmayı sürdürüyor. Bilindiği gibi perakende firmalarının yüzlerce mağazası göçük altında kaldı, o mağazalarda çalışan çok sayıda kişi vefat etti, birçoğu da işsiz kaldı. Hazır giyim firmalarının da çalışanlarına el uzattığını biliyorum ancak mücevher sektörünü yakından takip ettiğim için bu konudaki duyumlarımı sizinle paylaşmak isterim. Bazı mücevher firmalarının patronları, bölgede kapanan mağazalarındaki işsiz kalan çalışanlarına, istedikleri şehirdeki mağazalarda çalışmaları üzerine teklif götürmüş, onları aileleriyle birlikte o şehre transfer etmiş, hatta kira yardımı yapmaya başlamış. Bu firmalardan biri Zen Pırlanta.
Başka mağazalara transfer
Zen Pırlanta’nın Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş’e, “Deprem bölgesinde kaç mağazanız kapandı, orada ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz’ diye sordum, şöyle yanıtladı: “Bölgede kendi mağazalarımız da vardı, bayilerimiz de vardı. Şu anda 10 mağazamız kapalı. Kahramanmaraş, Malatya ve Hatay’daydı mağazalar. Oradaki çalışanlarımızı başka şehirlere transfer ettik. Ürünlerimizi de mağazalardan bir hafta sonra aldık.” Ekiplerinin zaten bu işi çok iyi bilen insanlar olduğunu, hangi mağazanın hangi ekibe ihtiyacı olduğunu bu kişilerin çok iyi bildiğini söyleyen Güzeliş, “Tekirdağ, Ankara, Antalya’nın çalışana ihtiyacı vardı. Hepsini oralara transfer ettik, kira desteği verdik. Dolayısıyla bu şekilde devam ediyoruz” diye konuşuyor. Bayilerinin de kendi ekipleriyle ilgilendiğini açıklayan Güzeliş, depremde hasar gören mağazalar ve göçük altındaki altınlarla ilgili şu bilgileri veriyor: “Kahramanmaraş’ta bir tane, Adıyaman’da iki mağaza göçük altında kaldı. İnsanlar kurtarıldıktan 15 gün sonra altınları çıkardı bayilerimiz. Dükkanın içinde arabada uyuyarak nöbet tuttular. Kendileri kazdılar ve çıkarttılar. Şükür ki, hiçbir insan kaybımız yok.” Deprem bölgesindeki cirolarının toplam gelirler içerisindeki payının yüzde 3 civarında olduğunu da ekleyen Güzeliş, “Türkiye’de şu an herkes depremle ilgili yardımla uğraşıyor ya da aklımız fikrimiz o bölgede. Perakendenin şu an çok zayıf olduğunu söyleyebilirim” diyor.
‘Dükkanlarımızı teklif ediyoruz’
Storks’un patronu Ayhan Güner de, sektörde 40 yılını dolduran ve bu sürede sektörde sadece bayiler değil dostlar da edinmiş olan bir isim. Dolayısıyla dostlarının böylesi zor günlerinde onlara yardım eli uzatan Güner, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Bölgede 6 mağaza vardı. 4’ü kapandı 2’si açık. Bayilerimizin mağazalarıydı. Hatay’daki bayimiz mağazayı kapattı, ürünleri getirip bize bıraktı. ‘Kasaya koyun’ dedi. Kendisi, depremde babasını kaybetti, annesini göçük altından aldı. Çok zor günlerden geçiyoruz. Ancak Hatay hariç diğer illere yavaş yavaş dönmelerin başladığını da görüyoruz.” Bayilerinden birine İstanbul’daki faaliyette olan dükkanlardan birini teklif ettiklerini açıklayan Güner, “Gel dükkanın başına geç, biz bir şey istemiyoruz, kazandığın senin olsun’ dedik. Çünkü eski müşterimiz, 40 senelik arkadaşımız. Ailesiyle geldi. İstanbul’da ev tuttu. Kahramanmaraş’tan bir başkası geldi, ona da aynı şeyi söyledik. ‘Olan sermayenizi içeri koyun’ dedik. Bu şekilde birbirimize yardım edeceğiz. Önemli olan para kazanmaları. Para kazanması için de biz de dükkanlarımızı teklif ediyoruz. Çalışmaları ve normal hayatlarına geri dönmeleri gerekiyor” diyor.