Aysel YÜCEL
İstanbul Ticaret Odası (İTO) 24 No.lu Lojistik Hizmetler Meslek Komitesi, 16 Ekim’de “Cumhuriyetin 100. Yılında Lojistik Sektörünün Talepleri ve Hedefleri” konulu bir toplantı düzenledi. Sektörün önde gelen STK’larının yöneticilerinin de katıldığı toplantıda konuşan İTO 24 No.lu Lojistik Hizmetler Meslek Komitesi Başkanı Nagihan Soylu, sektörün taleplerini maddeler halinde sıralayarak, ihracatı yavaşlatan bu konulara acil çözüm beklediklerinin altını çizdi.
“İhracatı artırmak istiyorsanız lojistiği hızlandırın”
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Şener, toplantıda yaptığı konuşmasında uluslararası lojistikçiler olarak cari açığın kapatılmasına katkı sağlayan, yurtdışından döviz getiren bir sektör olduklarına vurgu yaparak, “İhracatı artırmak istiyorsanız lojistiği hızlandırın. Dış ticaret ile kalkınmak isteyen bir firmanın geçiş belgesi sorunu olmaz. Bunu el birliğiyle çözmemiz gerekiyor” açıklamasını yaptı. Gümrüklü Antrepo İşletmecileri Derneği (GAİD) Başkanı Cavit Değirmenci de toplantıda yaptığı konuşmasında antrepo ve gümrüklerde bürokratik engellerin ticaretin hızını düşürdüğünü ifade ederek, “Şu anda bir parsiyel aracın tahliyesi 4-5 gün sürüyorsa ülke olarak dış ticaret hedefleri biz nasıl yakalayacağız. Kamu ve özel sektör işbirliği ile uygulamaların gerçek hayata nasıl yansıdığına bakmak gerekiyor” dedi.
Bürokraside sadeleşme ve yabancıyla eşit şartlar isteniyor
1- Uluslararası görev yapan sürücüler için ciddi bir hal alan vize sorunu konularının çözüme kavuşturulması amacıyla çalışmalar yapılmalı.
2- U-ETDS ve e-İrsaliye sistemlerinin entegre hale getirilerek, aynı sistem üzerinden girişinin sağlanması ile Türk Ticaret Kanunu’nda sevk evrakı olarak tanımlanan e-İrsaliye ve e-CMR uygulamasının birlikte düşünülmesi önem arz ediyor.
3 -Karayolu taşımacılığında, yetki belgelerinde sadeleşme sağlanması için karayoluyla yük taşımacılığı yapan firmaların, fiziki taşıyıcı, acenteler ve organizatörler olmak üzere yalnızca 3 belge çerçevesinde yetkilendirilmesi amacıyla kanun ve yönetmelik çalışmaları yapılmalı.
4 -TÜVTÜRK tarafından açılan ve işletilen araç muayene istasyonu sayısı artmış olmasına rağmen istasyon sayılarının yetersiz olduğu ve bu sürede İstanbul gibi büyük şehirlerde artan araç sayısı düşünüldüğünde, özellikle büyükşehirlerdeki istasyon sayılarının ivedilikle artırılması gerekliliği ortaya çıkıyor.
5- AB transit ücretleri ve kotaları konusunda, mevcut Türkiye–AB Gümrük Birliği’ni tesis eden 1/95 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı’nda serbest dolaşımdaki malların (karayoluyla) transit olarak taşınması ile ilgili konu Gümrük Birliği Güncellemesi dışında tutularak, “transit anlaşması ve sürücülere vize serbestliği” başlığı altına müzakere edilmeli.
6 -AB üye ülkelerinin resmen taraf oldukları GATT ve DTÖ’nün Ticareti Kolaylaştırma Anlaşması’nın “transit serbestisi” ile ilgili özel hükümleri doğrultusunda, Türkiye–AB arasında karayoluyla gerçekleştirilen ticaretin transit olarak taşınması ile ilgili özel bir anlaşma AB tarafı ile imzalanmalı.
7- Avusturya ve İtalya başta olmak üzere çeşitli ülkelerle yaşanan Transit Geçiş Belgesi sorunu ile bu ülkeler için ayrı ayrı belirlenen belge miktarlarının yükseltilmesi için girişimlerde bulunulmalı.
8- e-TIR, e-CMR, e-Geçiş Belgesi gibi sektöre yönelik dijitalleşme uygulamalarının uluslararası taşımalarda devreye alınması ile TIR geçişlerinin hızlandırılmalı.
9- Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamındaki yetki belgesi sayılarının azaltılması, yetki belgesi alan ve güvenilir taşımacı statüsüne erişen firma sayısının artırılması için yetki belgesi ücretlerinin makul düzeylere çekilmeli.
10- Sektörümüzdeki profesyonel sürücü istihdam açığı her geçen gün artıyor. Ulaştırma Bakanlığı’mız sürücü eğitim ve istihdam politikalarına liderlik etmeli. Çünkü ticari ehliyet verme yetkisi bakanlığımızda. Sürücü eğitim programı açmak üzere bir başlangıç modeli olan, Kütahya Üniversitesi tarafından YÖK e yapılan başvuru onaylanmalı.
11- Ağır taşımacılık ve ağır yük kaldırma sektöründeki problemlerin (mesleki yeterlilik Belgesi oluşturulması, gece taşımalarına izin verilmesi, otoyol ve köprü kullanımlarına izin verilmesi, hız limitlerinin artırılması, araç boyutlarına göre kategorilere ayrılması ve AB ülkelerindeki gibi izin alma koşullarının bu kriterlere göre belirlenmesi, araç ruhsatlarında AB ülkelerindeki gibi teknik bilgilere yer verilmesi, personel için sertifikalı eğitim verilmesi) giderilmesi, kontrol ve denetim altına alınması, rekabetin sağlanması için mevcut yönetmeliklerin revize edilerek yeni yönetmelik oluşturulması amacıyla çalışmalar gerçekleştirilmeli.
12- Ro-Ro limanlarımızda yük çeşitliliğine olanak sağlayan Con-Ro gemilerinin, ülkemiz limanlarından faaliyetlerine izin verilmesine yönelik mevzuat düzenlemeleri yapılmalı. 13- Yurtiçinde ve yurtdışında haksız rekabet oluşturan uygulamaların ortadan kaldırılması amacıyla Almanya’da bir uygulama örneği bulunan BAG Modeli “Ulaştırma Polisi/Müfettişliği” ile “Ulaştırma Mobil Denetim Ekibi” sistemi kurulması, ayrıca Ulaştırma Hizmetleri Denetim Yönetmeliği’nin yabancı araçları da kapsayacak şekilde genişletilmeli. Yol Kenarı Denetim İstasyonları tekrar Ulaştırma Hizmetleri Düzenleme Genel Müdürülüğü ‘ne devredilmelidir.Sahadan aldığımız bilgiler ile, tonaj uygulamalarının ihlal edildiği, yabancı plakalı araçların yurtiçinde yoğun bir şekilde kabotaj taşıması yaptığı, yetki belgesiz yerli ve yabancı araçların kaçak taşımalar gerçekleştirdiği gözlemlenmeli.
14- Bakanlık tarafından verilen ve ülke sınırları içerisinde yük taşımacılığı yapan tüm ticari araçların almak zorunda olduğu yetki belgesinin İstanbul sınırları içinde de yeterli görülmesi ve İstanbul sınırları içinde ruhsatında araç cinsi “kamyon” olarak belirtilen ağır tonajlı araçların il sınırları içinde kullanımına ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından istenen “Güzergâh Kullanım İzin Belgesi” zorunluluğu kaldırılmalı.
15- Transit beyannamelerde teminat mektubu uygulaması yerine sigorta poliçesi uygulamasının hayata geçirilmesi bununla birlikte Avrupa’da ülkeler arasında transit süre verilmesi arasındaki farklılıkların düzeltilmesi ve transit sürelerin taşıma modeline uygun verilmesi sağlanmalı.
16- Sektörde hizmet bedellerinin nihai ithalat ve ihracatçı firmalarımız tarafından talep edilen ödeme vadeleri önemli bir finansal yük yaratıyor. Ülkemizde faaliyet gösteren yabancı uyruklu firmaların aldıkları lojistik hizmet aynı olsa da örneğin Fransa’da 30 günde ödeme yaparken Türkiye’de 180 gün gibi bir ödeme vadesi uygulayabiliyor ve bunu resmi olarak beyan edebilmektedir. Bu tarz firmalar için 90 günlük ödeme vadesi kısa bir süre olarak ifade ediliyor. Sektörün faizsiz banka kuruluşu kimliğine dönüştüren bu uzun süreli ödeme vadeleri aşağıdaki kanun maddesi çerçevesinde sıkı bir şekilde takip edilmeli ve özellikle ülkemiz lojistik hizmet sağlayıcılarının diğer ülkeler ile aynı standartta ödeme almaları, bu sömürü düzeni kesinlikle engellenmeli.
17- Elektrikli yük araçlarına yatırım yapan ve ithalat planlayan lojistik firmalarımıza hem teşvik, hem hızlandırılmış ithalat süreci desteği hem de finans desteği sağlanmalı.