MEHMET KAYA
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından düzenlenen ‘Birlikte Daha Güçlü Bir Gelecek’ Zirvesi’nde ekonomi yönetimi tarafından, iş dünyasına yatırım ve ihracat mesajı verildi. Bakanlar, iş adamlarına tüketim kanalından bir olumlu beklenti içine girmemeleri uyarısında bulunurken, dış finansman konusunda ilerleme sağlandığı ve yakın zamanda bir kaynak girişinin olacağını belirttiler. EKONOMİ’nin edindiği bilgilere göre sağlanan dış kaynakların ve bütçe kaynaklarının yatırım ve ihracata yönlendirileceği ısrarla vurgulandı. Tüketimin daralmasına yönelik sıkılaştırıcı politikaların devam edeceği mesajı verilirken, o tarafta bir genişleme beklenilmemesi uyarısında bulunuldu. Toplantıda, ekonomi yönetimi özellikle düşük katma değerli ürünlerde, İstanbul başta olmak üzere Marmara bölgesinde kalan yatırımlara yerinde teşvik vermek istemediklerini, taşınmaya motive etmek istediklerini vurguladılar.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Mehmet Kacır, Adalet Bakan Yardımcısı Niyazi Acar ve Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ile bürokratlar TİSK’e üye iş insanlarının sorularını yanıtladılar. İş insanları, tüketimdeki yavaşlamanın olası olumsuz etkilerini gündeme getirdiler. Ayrıca işçilik maliyetlerinin Euro kuru ile yüksek kaldığı ve rekabet kaybı yaşandığını vurguladılar.
Ekonomi yönetimi: Kur seviyesi ile rekabet perspektifimiz yok
Cevdet Yılmaz, rekabet ve kur konusunda iş adamlarına uyarıda bulunurken, “Kura dayalı bir rekabet ile ihracatı düşünmeyin, bu konuda bir perspektifimiz yok” mesajı verdi. Yılmaz, döviz kurundaki istikrarın hem belirsizliği azaltma hem de kur kaynaklı ithalat kanalından enfl asyon oluşturmayı önlemesi nedeniyle önemsendiğini kaydetti.
Kur ve işçilik maliyetleri tekstil sektörü açısından da toplantıda gündeme geldi. Maliyet yüksekliği nedeniyle sektörün teşviki istendi. Hem tekstil hem de genel olarak, bakanlar sanayicilere düşük katma değerli ürünlerin imalatını İstanbul ve Marmara bölgesi, Ege bölgesi gibi pahalı üretim noktalarından daha uygun arazi, bina ve işçilik olabilecek yerlere kaydırmasını tavsiye ettiler. Bakanlar, özellikle İstanbul gibi pahalı noktalardaki imalatçılara yerinde destek vermeye kesinlikle karşı olduklarının altını çizdiler.
Otomotiv yan sanayiinin elektrikli araç için dönüşmesi gerekiyor, Türkiye fırsat yakalayabilir
Toplantıda, elektrikli taşıt araçlarının yaygınlaşmasıyla oluşacak etki de değerlendirildi. Bu alanda Türkiye’nin güçlü bir yan sanayiye sahip olduğu hatırlatılarak, elektrikli araçlarda bu yan sanayi ürünlerinin önemli bir kısmının kullanılmadığı, bu ürünleri üreten firmaların elektrikli taşıt üreticileri için yatırım yaparak dönüşmesi gerektiği kaydedildi. İş insanları, Doğu Avrupa ülkelerinin otomotiv yan sanayiinde hali hazırda rakip ülkelerden olduğunu hatırlatarak, onların da dönüşüm için yatırım yapması gerekeceğini, Türkiye’nin bu dönüşümü hızlı yaparak avantaj sağlayabileceğini vurguladılar. Toplantıda, bu dönüşüm yatırımı için kamu destekli finansman gerektiği belirtilirken, bunun dışındaki işçi eğitimi, tasarım vb. Maliyetlere yönelik firmaların hızla yatırıma başlayabileceği kaydedildi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı’ndan yeşil dönüşüm ve sayısal dönüşümle ilgili destek
Öte yandan toplantıda Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Mehmet Kacır’ın firmaların sayısal dönüşüm ve yeşil dönüşümle ilgili girişimlerinin destekleneceği bilgisini verdiği bildirildi. Kacır, firmaların sayısal ve yeşil dönüşümlerini gerçekleştirmek için oluşturacağı merkezlerin çeşitli kanallardan desteklenmesi kararını aldıklarını duyurdu.