Türkiye Kömür Üreticileri Derneği Başkanı Dr. Hasan Hüseyin Erdoğan, kullanılacak uygun teknolojilerle kömürü daha az emisyonla kullanmanın mümkün olduğunu söyledi. Güneş ve rüzgar santrallerinin Türkiye’nin önemli bir ihtiyacını karşıladığını belirten Erdoğan, buna karşılık arz garantisi için en az bunlar kadar kömür kaynaklı kurulu güce ihtiyaç olduğunu bildirdi. 24-25 Nisan’da Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesi’nin 4’üncüsüne ev sahipliği yapmaya hazırlanan Türkiye Kömür Üreticileri Derneği’nin Başkanı Dr. Hasan Hüseyin Erdoğan, sektördeki son gelişmeleri EKONOMİ gazetesine değerlendirdi.
“Kömürün dünya elektrik enerjisi üretimindeki payı 2021 yılında %36 iken ülkemizde ise %33,3 oldu”
Kömürün dünya için çok önemli bir kaynak olduğunu belirten Erdoğan, dünyada birincil enerji arzının yüzde 27’sinin kömürden karşılandığını kaydetti. Türkiye’de de benzer oranların söz konusu olduğunun altını çizen Erdoğan, “Kömür, enerjiye erişimde de önemli bir konuma sahip. Birincil enerji arzının karşılanmasının yanında elektrik enerjisi üretiminde de önemli bir rolü var. Dünyada bugün kullanılan elektrik enerjisinin tam olarak üçte biri kömürden elde ediliyor. Küresel enerji raporlarına göre kömür, 2021 yılında enerji üretimi için baskın yakıt olmaya devam etti. Kömürün dünya elektrik enerjisi üretimindeki payı 2021 yılında %36 iken ülkemizde ise %33,3 oldu. Görüyoruz ki, kömür hala elektrik üretimde önemli bir paya sahip” diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye’nin yıllık yaklaşık 40 milyon civarında yüksek kalorili taşkömürü ithal ettiğini belirtirken, bu bütçenin yıllık 4-5 milyar dolar civarında olduğunu söyledi.
Türkiye’de kurulu güç içinde kömürün payının yüzde 29,94 olduğunu dile getiren Erdoğan, 11 bin 473 megavatı yerli kömür yakıtlı, 10 bin 373 megavatı da ithal kömüre dayalı toplam 21 bin 810 megavat kapasite bulunduğu bilgisini verdi.
Dünyada kesinleşen 2021 verilerine göre yaklaşık kömür üretiminin 8 milyar tonu aştığını ve dünya üretiminin yarısının Çin tarafından tüketildiğinin altını çizen Erdoğan, “Kömür, kullanım alanları itibarıyla sadece elektrik üretiminde değil aynı zamanda sanayi de önemli bir kaynak konumunda. Günümüzde dünya çelik üretiminin %70’inde kömür kullanılıyor ve birçok endüstriyel prosesin de önemli bir bileşeni konumunda kömür var. Kömür elektrik üretimi yanı sıra sanayinin bir çok dalında enerji girdisi olarak kullanılıyor, delir çelik, alüminyum, tuğla, kağıt, tekstil fabrikalarında, ısı ihtiyacı olan bütün sanayi dallarında kullanılıyor” dedi.
“Sürekli enerjiye ihtiyaç var”
Rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir kaynaklardan ne kadar çok elektrik üretilirse, iklim değişikliğiyle o kadar iyi mücadele edilebileceğine yönelik bir anlayış bulunduğundan bahseden Erdoğan, “Enterkonnekte sisteme daha çok rüzgâr ve güneş bağlayabilmemiz için sürekli ve kesintisiz enerji üretimi sağlayan santrallere ihtiyacımız var. Bir nevi sigorta sistemi gibi düşünün. Aslında 24 saat hiç kesilmeyen enerjiye ihtiyacımız var. Bir rüzgâr enerji santrali sürekli enerji üretme kabiliyeti yok, yani dalgalı bir yapıda üretiyor. Rüzgâr olduğu zaman üretiyor, güneş olmadığı zaman üretemiyor. Daha çok yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik enerjisi üretebilmemiz için daha çok baz yük santrallerine ihtiyacımız var” değerlendirmesinde bulundu.
“Kömür, enerji çevriminden kolayca çıkarılamaz”
Bir başka ifade ile enerji ihtiyacının tamamının yenilenebilir kaynaklardan karşılanamayacağını ve bunun kömür, doğal gaz, nükleer gibi kaynaklarla desteklenmesinin şart olduğunu söyleyen Erdoğan, “Kömür aynı zamanda uygun fiyatlı ve güvenilir enerji sağladığından yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaşmasını da destekler. Kömür yakıtlı santraller sürekli enerji üreten santraller olduğundan yenilenebilir enerji santrallerinin sisteme entegrasyonu noktasında kömür kritik bir öneme sahip. Bu noktada kömür, enerji çevriminden kolayca çıkarılamaz. Karşılaştığımız zorlukların üstesinden gelmek ve gelişmek isteyen ülkelere fırsat sağlamak için tüm yakıtlara ve teknolojilere ihtiyaç var. Kömüre ihtiyacımız yok, yenilenebilir kaynaklar yeterli ve kömür bu kaynaklarla değiştirilebilir anlayışının doğru bir düşünce olduğunu düşünmüyorum” diye konuştu.
Zirvede temiz kömür teknolojileri masaya yatırılacak
Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesinde, uygun teknolojilerle daha az emisyon ve verimliliğin artırılması konularının tartışılacağı bilgisini veren Dr. Hasan Hüseyin Erdoğan, “Temiz kömür teknolojileri, kömür üretiminden, tüketimine kadar aşamalarda daha yüksek verim ve daha az emisyonla kullanılmasına imkan sağlıyor” dedi.
Erdoğan, kömür yakıldıktan sonra elde edilen buhardan çok daha yüksek sıcaklık ve basınç sağlanarak elektrik üretiminde kullanılmasının verimliliği yüzde 35’ten yüzde 48’e kadar çıkarabildiğini belirtti.
Bunun yanı sıra, baca gazındaki karbonun tutulması ve yakalanarak değerlendirilmesini öngören teknolojiler de bulunduğunu dile getiren Dr. Erdoğan, Türkiye’de de bu alanda ciddi çalışmalar yapıldığını, daha yüksek teknolojiyle kurulmuş santraller olduğunu aktardı.
“Kömürün önündeki en büyük engel finansman erişim zorluğu”
Son olarak, gerek uluslararası arenada gerek ülkemizde finansman desteği konusunda kömürde yaşanan zorluklara da değinen Dr. Hasan Hüseyin Erdoğan, “Ülkelerin iklim değişikliği, yeşil enerji konularındaki farkındalıklarının artması ve Paris İklim Anlaşmasını onaylanması ile zaten hâlihazırda kömürle ilgili yaşanan finansman zorluklarını daha da arttı. Uluslararası alandaki ve hatta ülkemizdeki bazı finans kuruluşları dâhil kömürün önündeki en büyük engel finansman erişim zorluğu. Bu durum, kömür rezervini kullanmama konusunda çok büyük bir engel teşkil ediyor” ifadelerine yer verdi.