Deprem felaketinin ardından yaklaşık üç aylık bir süre geçtiğini belirten Doğa Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı, özellikle sanayi alt yapısı ve tesislerdeki hasara dikkat çekti. Kırmızı, sanayicinin 170 milyar TL büyüklüğünde hasar aldığını söyledi.
Deprem felaketinin ardından afet bölgesindeki çalışmalar kapsamında, sanayi bölgesindeki hasar tespit çalışmaları ve ödemelerinin ivedilikle gerçekleştirilmesi, ekonominin ve sanayinin sürekliliğinin sağlanması için destek verilmesinin büyük önem arz ettiğini vurgulayan Kırmızı, “Deprem bölgesinde 5 bin 600 tesisin ağır veya orta hasarlı olduğu, 34 organize sanayi bölgesinin (OSB) 7’sinin altyapısında kısmi hasar tespit edildiği göz önünde bulundurulduğunda; altyapı, bina hasarı, makine ve stok hasarına yönelik maliyetin 170 milyar lira olacağı tahmin ediliyor. Bölgedeki yaraları sarmak, sanayi ve üretim noktasında tekrar kalkınmak ve geleceğe en iyi şekilde hazırlanmak için hem sigorta sektörü hem de Doğa Sigorta olarak faaliyetlerimize aralıksız devam ediyoruz” dedi.
30 milyar dolara yakın hasar oluştu
Sigortalılık oranının düşük seviyelerde olmasının etkilerine dikkat çeken Kırmızı, “Zorunlu olan poliçelerde dahi yüzde 100 sigortalılık oranları elde edilememiş durumda. Depremin etkilediği illerde DASK oranlarının yüzde 48, DASK’ın üzerindeki limiti teminat altına alan ihtiyari poliçelerde ise sigortalılık oranının konutlarda yüzde 6 olduğunu görüyoruz. Sanayi tesislerini kattığımızda ise bu oran yüzde 10’a çıkıyor. Sadece yıkılan binalar değil altyapılar, sanayi bölgeleri, iş durması teminatları vb. diğer hasarlara bakıldığında deprem bölgesinde toplam 26-30 milyar dolar civarında hasar bekleniyor” ifadelerini kullandı.
Poliçe içerikleri iyi aktarılmalı
Sigorta gerekliliğinin afet ve hasarlardan sonra daha iyi anlaşılmasının üzücü bir sonuç olduğunu söyleyen Nihat Kırmızı, “Yaşadığımız acı felaket bizlere gösterdi ki; sigorta ürünlerini iyi tanımak ve iyi tanıtmak şart. Acentelerimize burada çok önemli bir görev düşüyor. Müşteri bilgisinin doğru ve eksiksiz olmasın, ek ihtiyaçların doğru tespit ve değerlendirilmesi ve poliçe içeriklerinin iyi aktarılması hasar anındaki süreçlerin hızlı ve sağlıklı sonuçlanması adına büyük gereklilik. İhtiyari deprem sigortaları ile hasar sonrası mağduriyetlerin tam anlamıyla giderilmesi için zorunlu sigortaların yaptırılmış olması gerekliliğinin altını da önemle çizmek gerekli. Sigorta bilincinin yaygınlaşması için kurum ve bölge çalışanlarımız ile beraber müşterilerimize doğrudan temas eden acente temsilcilerimizin bilgi donanımı ve çözüm odaklı hareket kabiliyetini atırmak için gerekli çalışmaları sistemli bir şekilde sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.