Duygu GÖKSU
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Oğulcan K. Sagun, “Japon dostlarımızı, hali hazırda henüz Türk-Japon ortaklıkları açısından yeterince değerlendirilmemiş start-uplar, scale-uplar ve girişim sermayesi ortaklıkları, akıllı şehirler gibi Türkiye’nin yükselen sektörlerinde daha etkin olarak görmeyi diliyoruz” dedi.
DEİK Türkiye-Japonya İş Konseyi ve iş konseyinin karşı kanat kuruluşu Japonya İş Federasyonu (KEİDANREN) işbirliğinde 26. Türkiye-Japonya İş Konseyi Ortak Toplantısı İzmir’de gerçekleştirildi. Toplantıda, Türkiye ve Japonya arasındaki Ekonomik Ortaklık Anlaşması’nın teknik düzeyde yeniden müzakerelerinin başlatılmasının önemi vurgulandı. Toplantının açılışında konuşan DEİK Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Oğulcan K. Sagun, yenilenebilir enerji, savunma sanayi gibi katma değeri yüksek sektörlerde Türk-Japon yatırımlarının artmasını arzu ettiklerini vurguladı.
KEİDANREN ve JETRO ile iş birlikleri devam edecek
İki ülke arasında 5,5 milyar dolar olan ikili ticaret hacminin ve mevcut yatırımların geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi için KEİDANREN’le ve Japon Dış Ticaret Organizasyonu (JETRO) ile iş birliklerinin devam edeceğini söyleyen Sagun, “Döngüsel ekonomi ve enerji, kritik mineraller, medikal, otomotiv ve tedarik sanayi, dijital dönüşüm ve e-mobilite, sağlık, tarım ve gıda, atık yönetimi, afet teknolojileri, ileri teknolojiler, ekonomik güvenlik gibi daha çeşitli, katma değeri yüksek sektörlerde Türkiye – Japonya ortaklıklarının, yatırımların artmasını arzu ediyoruz” dedi.
“Ticaretimiz 6 milyar dolar sınırını aşabilir”
Teknolojiye dayalı güçlü temellere sahip Japon ekonomisiyle, üretim gücü ve dinamizmini hiç kaybetmeyen Türk ekonomisinin birlikte hayata geçireceği projelerin, sadece ekonomi adına değil aynı zamanda kültürel anlamda da kayda değer sonuçlar doğuracağını söyleyen Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ise, “Türkiye ve Japonya arasındaki ticaret hacmi 2022 itibariyle 5,3 milyar dolar seviyesini aştı. 2023 sonunda, 6 milyar dolar sınırını aşacağını öngörüyoruz. Ancak, ihracat ve ithalat rakamlarımızda Türkiye aleyhine 1’e 7 oranında bir dengesizlik var. Ticaretimizin daha dengeli bir yapıya kavuşması bizim açımızdan öncelikli bir konu” diye konuştu.