NURETTİN BAKİ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre geçen yıl kasım ayında 10 bin 828 ton zeytinyağı karşılığı olarak 43 milyon 457 bin dolarlık zeytinyağı ihracatı yapılırken, 2023’ün aynı döneminde ise 3 bin 488 ton zeytinyağı karşılığı olarak 24 milyon 152 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Bu yıl kasım ayında yapılan ihracat miktar olarak 2020 ve 2021 yılı Kasım aylarının da gerisinde kalırken, fiyatlarda yaşanan yükselme nedeniyle, değer olarak bu ayları aştı. 2020 yılı Kasım’ında 4 bin 611 ton zeytinyağı karşılığı olarak 11,4 milyon dolar, 2021’in Kasım’ında ise 4 bin 363 ton zeytinyağı karşılığı olarak 14.1 milyon dolarlık ihracat yapıldı.
Geçen yıl üretim ve ihracatta tüm zamanların rekorunun kırıldığı zeytinyağında, 2023-2024 sezonunun başladığı kasım ayında ihracat, geçen yılın kasım ayına göre miktar bazında yüzde 70, değer bazında yüzde 44,4 geriledi. Sektör temsilcilerine göre gerilemede Ticaret Bakanlığı’nın zeytinyağı ihracatına uyguladığı kısıtlamalar ve rekoltedeki düşüş etkili oldu. Ticaret Bakanlığı, 1 Ağustos 2023 tarihinde dökme ve varilli zeytinyağına önce 3 aylık yasak getirmiş, daha sonra yasak kararını süresiz olarak uzatmıştı.
“Pazarları kaybediyoruz”
Dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlama uygulamasına devam edilmesinin, sektörde telafisi mümkün olmayan hasarlara yol açacağını söyleyen Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, “Nitekim 30 Kasım itibariyle, kısıtlamanın uygulanmaya başlandığı 4 aylık verilere göre toplam zeytinyağı ihracatımızda yaklaşık yüzde 70 bir azalış olduğunu görüyoruz. Türk zeytinyağı ve prina yağı ihracatçılarının yıllık yaptığı kontratlar bulunuyor. Söz konusu kısıtlamalar firmaların taahhütlerini yerine getirememelerine neden oluyor ve bu durum sektör için prestij kaybının yanı sıra, önümüzdeki yıllarda bu müşterilerle çalışmayı daha zor hale getirecek” diye konuştu. “Üzülerek söylüyorum ki, zor şartlarda kazanılmış olan birçok pazarı kaybetme noktasına gelmiş bulunuyoruz” diyen Er, “Kaybedilen ihraç pazarları nedeniyle ihracatın da düşmesiyle birlikte üreticinin de maalesef emeğinin karşılığını alamama noktasına gelmesi kaçınılmaz. İhracatımızın ve sektörümüzün daha fazla zarara uğramaması için söz konusu kısıtlama kararları gözden geçirilmeli; zeytinyağı ve prina yağı sektöründe serbest piyasa ekonomisi şartlarının devamı sağlanmalı ve ihracat kısıtlama uygulamaları sonlandırılmalı” dedi.
“Zeytinyağı üretimi 100 bin tonun altında kalabilir”
Borsa olarak bu tip yasakları tasvip etmediklerini belirten Aydın Ticaret Borsası Başkanı Fevzi Çondur ise, zeytin üretiminde yaşanan düşüşe dikkat çekerek, “Geçen sene zeytinyağı üretiminde tarihi bir rekor kırıldı. Ancak bu sene aynı üretim miktarını gerçekleştiremedik. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin (UZZK) bu sene için açıkladığı tahmini zeytinyağı rekoltesi 179 bin ton. Ancak bizim borsa olarak zeytincilerle yaptığımız görüşmelerimizde ve araştırmalarımızda üretilen zeytinin çoğunluğu sofralığa gidecek. Dolayısıyla zeytinyağı rekoltesinin 100 bin tonun altında olacağını öngörüyoruz. Bu da zeytinyağı üretiminde geçen seneye göre yaklaşık 290 bin ton kayıp anlamına geliyor. Üretimin düşmesi zeytinyağı ihracatının da düşmesine sebep oluyor. Ayrıca dökme ve varilli zeytinyağına getirilen yasak da ihracatımızı olumsuz etkiliyor. Küresel ekonomide de böyle şeylere yer kalmadı. Ambalajlı zeytinyağı ihracatını geliştirmek istiyorsak, bunu yasaklarla değil, ambalajlı ihracata verilecek teşvik ve farklı desteklemelerle yapmalıyız” dedi.