Burcu SUNA
Konya Müteahhitler Birliği (KOMÜT) olarak; mimar, mühendis ve teknik ekipten oluşan sekiz kişilik bir ekiple incelemelerde bulunmak için deprem bölgesine gittiklerini söyleyen Konya Müteahhitler Birliği (KOMÜT) Başkanı Adem Bulut, “Sadece müteahhitleri suçlamak doğru değil, zemini suçlamak doğru değil” dedi. Aynı zamanda Adem Bulut İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı olan Adem Bulut, “Yolların yarıldığını, tren raylarının ‘S’ çizdiğini, beton elektrik direklerinin yıkıldığını gözlemledik. Köylerdeki, 1-2 katlı evlerin yıkıldığını gördük. Bu depremi tek bir sebebe bağlamak doğru değil. Bu noktadan sonra çok fazla konuşmak da doğru değil. Oradaki boyut, anlatılanın üzerinde bir boyut. Devletin kesinlikle yetişemeyeceği, hazırlık yapsa da bu hazırlıkların kesinlikle kafi gelmeyeceği bir deprem ile karşı karşıyayız. Bunu çok iyi incelemek gerekiyor” diye konuştu.
“Mesleğimizi de itibarsızlaştırıyorlar”
Rönesans Residence’yı incelediklerini ifade eden Adem Bulut; “Demirler, beton hepsi sağlam. Her şey doğru yapılmış. Bina çürük olsa çökerek yıkılırdı ama tabandan kesilerek yıkılmış. Burada sadece bu müteahhitti suçlayıp tutuklamak doğru değil. Yukarıdan aşağıya gelerek; devlet yetkilileri, bakanlık, belediye yetkilileri, yapı denetim firmaları ve uygulayıcı ustalara kadar herkes suçlu aslında. Sadece müteahhitti suçlamak doğru değil. Bu bizim mesleğimizi de itibarsızlaştırıyor. Bizim mesleğimizin içinde de çürükler var. Her meslekte olduğu gibi. Ancak genel geçer ifadeler kullanmak doğru değil” açıklamalarını yaptı.
Konya’da 2018’den önce 25 santimetre olan kolon kalınlığının 30 santimetreye çıktığını, içindeki demir aralıklarının 30 santimetreden 20 santimetreye düşürüldüğünü belirten Adem Bulut, “Demir ebatları 10’luk dan 12’y, 14’e 16’ya çıkartıldı. Beton sınıfı C20’den C25’e ve C30’a çıkartıldı” dedi. Bulut şöyle devam etti: “Müteahhitler binaları kendi kafasına uygun yapamıyor. İmarlı arsa belirleniyor ve kat yüksekliğini belediye söylüyor. Zemini belli. Zemin etüt çalışması yapılıyor ve inşaat mühendisi projeyi hazırlıyor. Projeyi belediye onaylıyor. Yapı denetim firmalarının gözetiminde denetleme usulüyle yapılıyor. Müteahhitin yönetmelik dışına çıkma gibi bir durumu yok” ifadelerini kullandı.
Konya’da son 20 yılda ciddi bir yapılaşma olduğunu ve bu yapılaşmanın deprem yönetmeliğine uygun olduğunu söyleyen Bulut; “Konya, Türkiye’de riskin en az olduğu illerden biri. Zeminler farklılık gösteriyor. Meram’da daha az katlı binalar var. Karatay’da 4-6 kattan yukarısı için çok izin verilmiyor. Selçuklu, çok katlı binaların yer aldığı, Konya’nın en fazla nüfus yoğunluğu olan ilçesi. Konya güvenilir bir şehir. Son 20 yılda ciddi bir yapılaşma oldu” diye konuştu.
“Hazır daireleri satmadık depremzedeleri yerleştirdik”
KOMÜT olarak Konya’ya gelen depremzede vatandaşlara yardımcı olduklarını ifade eden Konya Müteahhitler Birliği Başkanı Adem Bulut, Adem Bulut; “Konya’ya gelen depremzede vatandaşlar için planlama yaptık. Elimizde satılık olan hazır dairelerimizi satmadık ve depremzede vatandaşlarımızı yerleştirdik. Şehir merkezinde yeni daireler bulduk. Ücretsiz olarak 6 ay ve 1 sene oturulabilecek daireler tespit ettik. Yerleştirmeye devam ediyoruz” dedi. Sismik izolatörün maliyetli ama kullanılması gereken bir sistem olduğunu söyleyen Bulut, bu sistemin her daire için 300-400 bin TL maliyet getirdiğini, bu maliyetin de zor kısım olduğunu sözlerine ekledi.
“Konya sanayisi ve konut stoku güçe hazır değil”
Konya’nın deprem nedeniyle alacağı göçün doğru planlamak gerektiğini ifade eden Adem Bulut; “Konya’nın yoğun göç alacağı öngörülüyor. Sanayi olarak hazır olduğumuzu düşünmüyorum. Konut stoku olarak da buna hazırlıklı değiliz. Konya göç alınca konut yetersizliği ortaya çıkacak. Bu durum depremden öncede böyleydi. Ev fi yatlarının yanında sanayi dükkanlarının da arttığını görüyoruz. Doğru bir planlama ile bunu kaldıracak bir şehre sahibiz. Konut ve sanayi alanı kurabileceğimiz yerler var. Bunları doğru planlamak gerekiyor. Bu sadece konut ve dükkan yapmakla bitmiyor. Bu işin sosyal yapısı var. Hastane, okul, ulaşım bunların tümüyle bir oluşum düşünmek gerekiyor. Konya’nın kendine özgü manevi değerleri var. Konya’ya göç edecek kişiler kendi kültürleriyle buraya gelecekler ve bunda dikkatli olmak gerekiyor. Sosyal yapıyı değiştirmemek gerekiyor” ifadelerini kullandı.