Adnan AÇIKGÖZ
Sulama suyu, elektrik, gübre, mazot, ilaç ve işçi maliyetlerinde yaşanan artış, tarımla uğraşan küçük aile işletmelerini vurdu. Ürününü karlı bir fiyata satamadığı gibi kredi borçlarını da başka bankaların kredileriyle ödemeye çalışan çiftçiler, ekonomik kaynak yaratmak için tarım arazilerini satışa çıkarmaya başladı.
Mersin Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, bölge çiftçisinin yüksek girdi maliyetleri, dengesiz piyasa ve arz-talepteki sorunlar nedeniyle tarım arazilerini satışa çıkarmaya başladığını söyledi. Çiftçinin her şartta üretim yaptığını ancak maliyetler nedeniyle her geçen gün biraz daha zorlandıklarını dile getiren Musa Yılmaz, “Üretimde bir sorun yok. Çiftçi canını dişine takarak bir şekilde üretiyor. Sorun pazarda ve üretim maliyetlerinde. Sulama suyu, elektrik, gübre, mazot, ilaç, işçi maliyetleri 3-4 kat arttı. Artan maliyetler nedeniyle çiftçiler üretimden vazgeçmiş durumda. Üründen para kazanamadığı için arazisini satışa çıkararak borçlarını ödemeye çalışan üreticilerimiz var. Özellikle merkez ilçelerdeki üreticilerimiz Tarsus ve Adana›daki gibi geniş arazilerde tarım yapmıyor. 8-10 dönümlük arazilerde tarım yapan çiftçi ailelerimizi üretimde tutmak zorundayız” diye konuştu.
“Sulama suyu yüzde 50 sübvanse edilmeli”
Yılmaz, “Domatesin kilosu 20 lira deniliyor ama çiftçi 20 liraya satmıyor. Üretim maliyetlerini ve emeklerini göz ardı edemeyiz. Çiftçi artık çarkı çeviremez hale geldi. Çiftçilerimizin birden fazla bankaya borcu var. Ziraat Bankası’nın uygun kredileriyle ayakta duruyoruz ama buradaki hesabımıza kırmızı çizgi çekilmemesi için diğer bankalardan kredi kullanıp Ziraat Bankası’ndaki borcumuzu kapatmaya çalışıyoruz. Çiftçiyi ayakta tutmaya çalışan Ziraat Bankası da tek başına çare olmamaya başladı” dedi. Kentte sulama suyu bedelinin yüzde 144 arttığını aktaran Musa Yılmaz, şunları söyledi: “Artış nedeniyle sulama suyu borcunu ödeyemeyen çiftçilerimiz var. Her fırsatta, sulama suyunda yüzde 50 sübvansiyona gidilmesi yönünde görüş bildiriyoruz. Aksi halde çiftçimizi üretimde tutamaz hale geliyoruz. Kuraklıkla birlikte alanları uygun sulayamayacak hale de geleceğiz. Süreç bunu gösteriyor. Bölgemiz yeteri kadar yağış almadı. Bu yıl Toroslar’a kar yağmadı. Yeraltı kaynaklarını besleyen kar yağışı olmadığında kaynaklar her geçen gün azalıyor.”
“Çiftçi artık çarkı çeviremez hale geldi”
Dönüm başına belirlenen 80 liralık mazot ve gübre desteğinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Musa Yılmaz, tarımın ciddi bütçelerle yeniden ele alınması gerektiğinin altını çizdi. Yılmaz, şöyle devam etti: “Devlet desteğinde havza bazlı planlama yapılması çok önemli. Örneğin, Mersin’in sahilinde çiftçiye yüksek katma değer sağlayacak veya burada en verimli olabilecek ürün üretilmeli, belli bölgeler buna ayırılmalı. Silifke çilekte, Mut zeytin ve kayısıda markadır. Buralar planlama altına alınarak üreten çiftçiye üretim bazında destek verilmeli. Bugün dönüme verilen 80 liralık mazot ve gübre desteği gülünç bir rakamdır, çiftçiye verilmiş bir sadakadır. Biz bu sadakayı kabul etmiyoruz. Bizim girdi maliyetlerimizi düşürecek yeni bir destek modeli bekliyoruz.”