Nurettin BAKİ
İzmir, başta rüzgar enerjisi santralleri olmak üzere son yıllarda yapılan yatırımlarla elektrik enerjisi kurulu gücünde zirveye oturdu. Türkiye Ulusal Enerji Planı çalışmasının sonuçlarına göre elektrik tüketiminin 2025 yılında 380,2 Terawatt hour (TWh), 2030 yılında 455,3 TWh, 2035 yılında ise 510,5 TWh seviyesine ulaşması bekleniliyor. 2022 yılında Türkiye’nin elektrik üretiminin yüzde 34,6’sı kömürden, yüzde 22,2’si doğal gazdan, yüzde 20,6’sı hidrolik enerjiden, yüzde 10,8’i rüzgârdan, yüzde 4,7’si güneşten, yüzde 3,3’ü jeotermal enerjiden ve yüzde 3,7’si diğer kaynaklardan elde edildi. 2023 yılı Temmuz ayı sonu itibarıyla ise Türkiye’nin kurulu gücünün kaynaklara göre dağılımı; yüzde 30 hidrolik enerji, yüzde 24,1 doğal gaz, yüzde 20,7 kömür, yüzde 11 rüzgâr, yüzde 9,9 güneş, yüzde 1,6 jeotermal ve yüzde 2,6 diğer kaynaklar şeklinde sıralandı. Türkiye’de elektrik tüketiminin en fazla yapıldığı sektör ise sanayi. Sanayi üretimi ne kadar artarsa elektrik tüketimi de o oranda artıyor.
“İzmir, kayıp ve kaçağın en az olduğu üçüncü bölge”
Türkiye’nin ekonomik büyümesiyle elektrik talebi artışının doğru orantı gösterdiğini dile getiren Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) 49’uncu Grup Enerji ve Tesisat Sanayi Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Hüseyin Metin Tuncay, İzmir’in kurulu gücüne de dikkat çekerek, “5 bin 100 megavatla Türkiye’nin kurulu güç anlamında en fazla kapasiteye sahip kenti İzmir. İzmir’deki santrallerin yüzde 40’ı rüzgâr, yüzde 60’ı doğal gaz ve kömürle çalışıyor. Aynı zamanda Manisa ve İzmir, elektrik tüketiminde Türkiye’de kayıp ve kaçağın en az olduğu üçüncü bölge konumunda yer alıyor” diye konuştu. Özellikle sonradan yapılan santrallerle İzmir’in kurulu güçte son 10-15 yılda Türkiye’nin bir numarası haline geldiğini anlatan Tuncay, “Ayrıca İzmir’in elektrik üretimi ve tüketimi birbirine denk, kentimiz şebeke yoluyla ihtiyacından fazla elektriği Türkiye’nin diğer şehirlerine gönderiyor” dedi.
“Elektrik tüketimi sanayi çarklarına bağlı”
2023’ün ilk 6 ayını geçen senenin aynı dönemiyle karşılaştıran Hüseyin Tuncay, sanayi üretiminin düştüğünü söyledi. Tuncay, “Bu tablo bize şunu söylüyor; sanayi durursa elektrik de duruyor, sanayi gaza basarsa elektrik de basıyor. Sadece bu senenin 6 ayı ile geçen senenin 6 ayını karşılaştırabilirsek şunu görüyoruz; geçen senenin yüzde 5 altındayız. Yani sanayi durmuş vaziyette, tüketim de o nedenle durmuş durumda. Kamunun payı 2000’li yıllarda yüzde 80 iken yüzde 20’lere düştü, yenilenebilir enerjinin payı arttı. Lisanssız santrallerin de kurulu gücü şu anda toplam güç içerisinde yüzde 10’a doğru çıkıyor. Bu sene kurulu güç ilavesi ilk 6 ayda yüzde 1’in altında. Uzun dönem projeksiyonlarda bu ilave yüzde 3,5 olarak öngörülüyor, bu da sıkıntılı bir oran” diye konuştu.