Depremin vurduğu 11 il arasındaki Adana’nın, deprem bölgesindeki illerden alacaklarını tahsil etmekte zorlandığı dile getirildi. Depremin Adana ekonomisine etkileri; Adana Ticaret Odası (ATO), Adana Sanayi Odası (ADASO), Adana Ticaret Borsası (ATB) ve Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi iş birliğinde, Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci’nin katılımıyla düzenlenen “İş Dünyası İstişare Toplantısı”nda ele alındı. Toplantıya Adana Valisi Dr. Süleyman Elban, ATO Başkanı Yücel Bayram, ATB Başkanı Şahin Bilgiç ve iş dünyasından temsilciler katıldı.
ATO Başkanı Yücel Bayram, yaptığı konuşmada depremde en büyük kaybın yitirilen canlar olduğunu, onların telafisinin mümkün olmadığını belirterek, “Adana, depremden bir Hatay, bir Maraş ya da bir Adıyaman kadar hasar görmedi ancak, yüzyılın afetinden kentimizin ticareti de son derece olumsuz etkilendi” dedi. Adana’da şu ana kadar 824 ağır hasarlı, bin 920 orta hasarlı bina tespit edildiğini ifade eden Bayram, “Depremin Adana’da ticari bilançosu oldukça yüksek. Zira yine şu ana kadar bize ulaşan rakamlara göre, Adana firmalarının deprem bölgesinden 2 milyar TL’yi aşkın alacağı mevcut” bilgisini paylaştı.
“OHAL kapsamındaki tüm iller eşit tutulmalı”
Adana’da Kahramanmaraş’ta, Hatay’da, Adıyaman’da, Malatya’da olduğu gibi büyük yıkımların olmadığını ancak kentin ticari olarak ciddi bir darbe aldığını vurgulayan Yücel Bayram, “Ticaret birbirine bağlı bir döngüdür. Adana bölgede ticaretin önemli bir ayağı ve OHAL kapsamına alınan 11 ilden de biri. Ancak uygulamalarda görüyoruz ki Adana ve bazı iller farklı değerlendiriliyor. En basit örneğiyle kısa çalışma ödeneği programı ve banka kredi faizleri ve bankaların uygulamaları. Talebimiz, OHAL’de olduğumuz sürece 11 ilin eşit tutulması. 11 ile ne uygulanıyorsa Adana’ya da onun uygulanması” diye konuştu.
Deprem bölgesinden alacakların doğal olarak tahsil edilemediğini söyleyen Bayram, şunları söyledi: “Bu konuda 50, 80, 100 milyon TL’yi bulan alacağı olan firmalarımız var. Herkesin bildiği gibi ticaret şöyle işliyor; satıyorsunuz, çeki alıyorsunuz karşılığında siz de tedarikçinize ödeme yapıyorsunuz. Şimdi bu çeklerin tahsil edilme şansı yok. Ama firmalarımız karşı tarafa ödemek zorunda. Çoğu firmamız; ‘Alacağımızı ne yapacağız?’ diye sormayı bile doğru ve etik bulmuyor. Ama bu da yaşanan büyük bir sorun. Onun için Sayın Bakanımızdan destek bekliyoruz. Bu bölgelerden resmî alacağı olanlara o bölgelerde firmalarımıza özellikle KGF gibi ya da farklı bir kredi gibi destek sağlanmalı. Bu konularda yardımınıza ihtiyacımız var.”
Kirişçi: Depremdeki kayıp, milli gelirimizin yüzde 9’u
Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci ise yaptığı konuşmada depremlerinin verdiği zararlara dikkati çekti. Depremlerin Türkiye ekonomisine, 103 milyar dolar maliyeti olduğunu kaydeden Kirişci, “Bu rakam 2023 yılı milli gelir hedefimizin yüzde 9’una tekabül ediyor, bunu herkesin bilmesi lazım” dedi.
“Bankalar, iş hayatının yanında olduğunu göstermeli”
ATB Başkanı Şahin Bilgiç, bankaların ‘sadece iyi zamanda değil, sıkıntılı zamanda da iş hayatının yanında olduğunu göstermesi gerektiğini” söyledi. ATB meclis toplantısında konuşan Bilgiç, şunları söyledi. “Diğer şehirlere göre daha az olumsuz etkilenmiş olsa da Adana’mızdaki oda borsa üyelerimiz ve tüm iş insanlarımızda yaşanan afetten çok olumsuz etkilendi. Önümüzdeki bir kaç ay sonra bu etkilerin olumsuz yansımalarını daha fazla hissedeceğiz. Birbirine yakın olan bu iller arasında ciddi ticari ilişkiler mevcut. Biran evvel elbirliği ile toparlamak gerekiyor. Bu toparlanmada bankalara da çok büyük görevler düşüyor. KGF’nin depremzede KOBİ’ler için 5 milyon TL’lik kredi tanımladığını biliyoruz. Ama hiçbir KOBİ’nin bu dönemde bankaların bu fonu kullandırabildiğini duymadık. Bu sıkıntılı süreci yaşarken bankalarda elini taşın altına koymalıdır.”