Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, 2024’ün ihracat dünyası için “bir ümit” yılı olacağını dile getirdi. Bu yılın başlarında yaptığı değerlendirmede 2022 için “altın yıl”, 2023 için “kayıp yıl” nitelemesi yapan ve öngörüleri büyük ölçüde gerçekleşen Eskinazi, önümüzdeki yıl beklentilerini EKONOMİ Gazetesi ile paylaştı. 2024’ün çok ilginç bir yıl olacağını vurgulayan Eskinazi, “Yerel seçimler nedeniyle yılın ilk çeyreği için ihracatçılar olarak karamsarız. Döviz kurları üzerine baskı, kredi musluklarının açılamaması durumu, dış kaynak gelmeme riski sürecek. İkinci 3 ayda bu parametrelerde hareketlenme olmasını bekliyoruz. Döviz kurlarında ve kredi musluklarında hareketlenme başlayacak. Birden hızlı bir hareket olmaz. Çünkü enfl asyon devam edecek. Döviz kurlarındaki baskı nedeniyle ithalat artışı da sürecek. İkinci 3 aylık dönemde bunlarda gevşeme olacak. İhracatçı bir ümitle fiyatı tahmin ederek ona göre fiyat verecek. İkinci çeyrek ihracatçı için amorti dönemi olacak” diye konuştu.
2024’ün üçüncü çeyreğini toparlanma dönemi olarak gördüklerini vurgulayan Eskinazi, “Bu dönemde ihracatçı için artık taşlar rayına oturacak, fiyatlar daha rasyonel ve daha sağlıklı verilebilecek. İhracatçı biraz daha önünü görebilecek. 4. çeyrekte ise belki hafif hafif kar etme dönemi başlayacak. Tüm bunlar 2024 için çizdiğimiz iyimser tablo. Karamsar değilim. 2023’ün böyle bir yıl olacağını baştan görmüştük. 2024’ü ise ‘bir ümit’ yılı olarak görüyoruz. Hem mevcudu koruyacağız, hem de ümit edeceğiz. Başka çare yok. Şu an herkesin mevcudu korumak gibi bir derdi var. 2024’te ihracatçı bir nebze rahatlayacak. Yıl karamsar başlayacak ama sonunda ferahlık var. Tablo öngördüğümüz şekilde gerçekleşirse 2025’ten itibaren önümüzü daha rahat görürüz, orta vadeli plan sonundaki 302 milyar dolarlık ihracat hedefi daha rahat gerçekleşir” dedi.
“Asgari ücret hiçbir kesimi memnun etmeyecek”
Halihazırda herkes için olduğu gibi ihracatçılar için de en önemli konunun enflasyonun kontrol altına alınması olduğunu anlatan Eskinazi, “Enflasyonun kuyruğunu kaçırdığınız zaman diğer unsurların hiçbir önemi kalmıyor. Çünkü sosyal dengeyi kontrol etmek zorlaşıyor. Şu an asgari ücret görüşmeleri sürüyor. Belirlenecek rakamın 25 bin lira olmayacağını biliyoruz. 15 ile 18 bin lira arasında olacak ve bu aralık kimseyi memnun etmeyecek. Bunun çok iyi dengelenmesi lazım. Ekonominin doktorluğu burada. Çok iyi teşhis koyup, çok iyi uygulanırsa ekonomiyi rayına sokarız. Orta vadeli planda enfl asyon hedefl eri tutarsa asgari ücretin yılda iki kere belirlenmesine gerek yok. Yüzde 50’yi aştığı durumlarda iki kere, yüzde 100’ü aştığı durumlarda yılda 4 kere belirlenebilir. Emekliye asgari ücret düzeyinde rakamları veremeyeceklerine göre. Orada zaten ciddi bir handikap var. Türkiye’deki sosyal güvenlik politikaları nedeniyle neredeyse 1.5 çalışan 1 emekliye bakıyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir rakam yok. Gelecek karşılığı olmadığı için emekli maaşı daha fazla artırılamıyor. Böyle bir ikilem içinde 2024 senesine giriyoruz” diye konuştu.
“STA olmadan uzak ülkelere ihracat hayal”
Bakanlık tarafından yürütülen yeni pazarlar stratejisinin söz konusu ülkelerle serbest ticaret anlaşması yoksa sonuç vermediğini vurgulayan Jak Eskinazi, “Yeni bir pazara gittiğimizde alıcılar malımızı ve fiyatınızı çok beğeniyorlar ama bir de bakıyorlar ki o malı alırlarsa dünya kadar vergi ödeyecekler. O ülkelerdeki vergi duvarlarını aşamadığımız müddetçe, ne kadar güzel mal yapsak, ne kadar avantajlı fiyat da versek oralara mal satamıyoruz. AB ile yaptığımız Gümrük Birliği Sözleşmesi’nin en eksik ve yanlış noktası AB’ye teslim olmamız, serbest ticaret anlaşmalarında yer almayışımız. Bunu değiştiremediğimiz müddetçe AB bünyesinde kalmamıza ihtiyaç dahi yok” görüşünü savundu.
“Yatırımların sürmesi için destekleme şart”
Bazı işlerde ekonominin durumundan bağımsız olarak yatırım yapılmak zorunda olduğunu anlatan Jak Eskinazi, şunları söyledi: “Yoksa işinizi sürdüremezsiniz. Devlette bu yatırımların finansmanını sağlayacak bir enstrümanın bulunması lazım. Özellikle tarımda yatırıma çok ihtiyaç var. Bu sene ihracatı en çok artan sektör tarım ama seneye ne olur bilemiyoruz. Çünkü örneğin yaş meyve – sebzede pek çok yetiştirici ağaçlarını sökmeye başladı. Maliyetler ve ürün fi yatları daldaki meyvenin toplanmasını engelliyor. Ticaret Bakanlığı’nın söylemlerine göre önümüzdeki yıl, bu yılın iki misline yakın destekleme yapılacak. Ama bunun nasıl uygulanacağını bilemiyoruz. KOBİ’leri ihracata yöneltmek için başka enstrümanlara ihtiyaç var. Fuarlara katılımları, pazarlama faaliyetleri, sistemlerini güncelleştirip Avrupa ve dünya standartlarına getirmeleri için yatırım yapmaları lazım ama bunlar onların sermayeleriyle yapılabilecek işler değil. Bunları mutlaka bir şekilde desteklemek lazım.” EİB olarak küçük ihracatçıları yurtdışındaki fuarlara götürmek için bir proje hazırladıklarını belirten Jak Eskinazi, “Şu an yurtdışı fuarlarda 9 m2’nin altındaki stantlara destek verilmiyor. Bizim projemiz ihracatçı birlikleri standı şemsiyesi altında açılacak 3-5 metrelik stantların da desteklenmesini öngörüyor. Projeye son halini vererek bakanlığa sunacağız. Çünkü öyle KOBİ’ler var ki, dünyada ses getirecek ürünler yapıyorlar ama sermayeleri olmadığından pazarlayamıyorlar. İhracatı tabana yaymak istiyoruz. İç piyasada durum çok parlak değil. Asgari ücret artınca insanlar her şey pahalanacak kaygısıyla 1-2 ay boyunca harcamalarını artıracaklar ama sonra durgunluk yaşanacak. Yüksek enflasyon dönemlerinde hep böyle olmuştur” dedi.