Dünyanın iki büyük çatışmasında, Ukrayna ve Gazze’de barışın ucu göründü, ancak bu barışın “nasıl olacağı” hâlâ tam belli değil.
ABD Başkanı’nın “Filistinliler’i sürüp, Gazze’yi Ortadoğu’nun Rivierası yapma” planına karşı Araplar atağa geçti. Arap basınındaki haberlere göre, Ürdün Kralı Abdullah, Beyaz Saray’da görüştüğü Trump’ı, Gazze’deki Filistinliler’in sürülmesinin bölgede aşırı İslamcı hareketleri körükleyeceğine, bunun da “Amerikan yanlısı ülkelerde” ciddi sıkıntı yaşanmasına yol açacağına ikna etti.
Nitekim Araplar’ın Gazze için “karşı planı” da oluşmaya başladı bile; 4 Mart’ta Kahire’deki Arap zirvesinde açıklanması beklenen plan, şu unsurlardan oluşuyor;
* Gazze’nin yönetimini Hamas ve El Fetih dışlanarak oluşturulacak “Ulusal Filistin Komitesi” üstlenecek
* Gazze’nin yeniden imarı için ilk üç senelik safhada, zengin Arap ülkelerinin fonlayacağı 20 milyar dolarla yeniden inşa faaliyetlerine girişilecek. bu ilk safhada Filistinliler için 3 farklı yerde yaşam alanları oluşturulacak. İnşaat faaliyetlerinde de Filistinliler görev alacak.
* Gazze’nin güvenliğinin nasıl sağlanacağı ise hala çalışılıyor; Öne çıkan öneriler Hamas’ın dışlanarak, Filistinliler’den bir polis gücü oluşturulması, Arap ülkeleri askerlerinin ise “gözlemci” olarak görev yapmaları.
Arap planında Türkiye’nin adı hiç geçmiyor. Yeniden inşa sürecinde ana rolü Mısır firmalarının üstlenmeleri üzerinde duruluyor.
Ankara’nın dışlanmasında İsrail’in rolü de var; İsrail Dışişleri Bakanı Saar, Türkiye’yi, İran’la birlikte “Hizbullah’ı diriltmeye çalışmakla” suçladı. Yaratılmaya çalışılan bu imaja Ankara’nın Hamas’la yakınlığı da eklenince, Türkiye’nin Gazze’deki rolü minimuma inecek gibi duruyor.
UKRAYNA’DA DA DURUM BENZER: Türkiye’nin Ukrayna meselesinden de uzaklaştırıldığının ipuçları geliyor.
Riyad’daki Rusya-ABD toplantısı Washington’un nasıl bir “barış” istediğini ortaya koydu; Rusya’nın Kırım dahil, işgal ettiği topraklardan çekilmemesi, Ukrayna’nın NATO üyelik hayalinin sonlandırılması, ABD’nin Avrupa’dan asker çekmesi aslında Putin’in ümit edip de bulamadığı şartlar.
Üstelik tıpkı Putin gibi, Trump yönetimi de Zelensky’nin Devlet Başkanlığı’nın “meşruiyetinin” artık tartışmalı olduğunu, ülkede bir an önce seçime gidilmesi gerektiğini savunuyor.
Trump’ın Ukrayna meselesinde “dışladığı” Avrupalılar’ın gönlünü ise ABD Dışişleri Bakanı Rubio aldı; Rus mevkidaşı Lavrov’la yaptığı görüşme sonrasında Avrupa ülkelerinin Dışişleri Bakanları’na bizzat bilgi verdi. Ankara bu resimde de yine hiç yoktu.
Nitekim Riyad’daki Ukrayna barış masasından “dışlanan” Zelensky’nin Türkiye’ye gelmesi boşuna değil; “dışlanmışları” bir araya getirmeye çalışıyor Ukrayna Lideri.
NATO Genel Sekreteri’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aramasını da bu açıdan okumak mümkün; Avrupalılar da “dışlanmışlığın” verdiği telaşla, yeniden söz sahibi olmaya çalışıyorlar.
Türkiye’ye biçilen rol, Ukrayna’da “askerlik” gibi duruyor…