Mahmut Aydoğmuş / Perihan İlke Demir
Vergi Avukatı
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), G20 ve Avrupa Birliği’nin (AB) vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi ile vergi uygulamalarında şeffaflığın sağlanmasına dönük çalışmaları sonucunda, “Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesini” oluşturmuştur.
AB üyesi ülkelerin tamamının yanı sıra toplam 147 ülkenin taraf olduğu sözleşme, 2011 yılında Türkiye tarafından da imzalanmış, kanunlaşma ve onay sürecini tamamlayarak 2018 yılında yürürlüğe girmiştir.
Bu sözleşmenin uygulama anlaşması niteliğini taşıyan ve 16 Mayıs 2023 itibarıyla toplam 120 ülkenin taraf olduğu “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine İlişkin Çok Taraflı Yetkili Makam Anlaşmasını” Türkiye, 2017 yılında imzalamış ve 2019 yılında onaylamıştır.
Anlaşmaya göre; taraf ülkeler, karşılıklılık temelinde, ilgili ülkelerin mukimlerine ait finansal hesap bilgilerini finansal kuruluşlardan toplayıp, otomatik olarak her yıl ilgili ülkeyle paylaşma yükümlülüğünü üstlenmiştir. Bu kapsamda, örneğin yerleşim yeri adresi Almanya’da olan bir şahsın Türkiye’deki bir bankadaki bilgilerinin karşılıklı olarak Almanya ile paylaşılması gerekmektedir.
Hangi bilgileri otomatik paylaşım kapsamındadır?
Anlaşma çerçevesinde mevduat, saklama ve yatırım kuruluşları ile belirli sigorta şirketleri nezdindeki;
- i) Mevduat hesapları,
- ii) Saklama hesapları,
iii) Ortaklık ve borç ilişkisi menfaati,
- iv) Nakdi değer sigorta sözleşmeleri,
- v) Düzenli ödeme sözleşmelerine ilişkin finansal hesap bilgilerinin paylaşılması gerekmektedir.
Türkiye neden bu düzenlemeye dâhil oldu?
Gerek kurucu üyeleri arasında yer aldığımız OECD ve G20 kapsamında 2013 yılından başlayarak alınan kararlar ve bunların devamı olarak hazırlanan uluslararası sözleşmeler kapsamındaki yükümlülükleri, gerek vergi kayıp ve kaçağının asgari düzeye düşürülmesinin ekonomik gelişimi için gerekli olması hasebiyle, Türkiye de bu düzenleme içinde yer almıştır.
Öte yandan aday ülke ilişkimizin bulunduğu ve dış ticaretimizde en büyük paya sahip olan AB, bu düzenlemelere dair gerekli adımları atmayan ülkeleri “Vergi Konularında İşbirliği Yapmayan Ülkeler Listesine” almış; bunlara karşı hem Birlik olarak hem de münferiden üye ülkeler tarafından vergi ve vergi dışı kimi tedbirler uygulanmaya başlanmıştır.
Bu tedbirler, listelenen ülkelerin dış ticaretleri ile doğrudan ve dolaylı yatırımlarını olumsuz etkileyecek, ayrıca AB fonlarından yararlanma imkânını da kısıtlayacak niteliktedir. 14/2/2023 itibarıyla bahse konu listede; Amerikan Samoa’sı, Anguilla, Bahamalar, Fiji, Guam, Palau, Panama, Samoa, Trinidad ve Tobago, ABD Virjin Adaları, İngiliz Virjin Adaları, Kosta Rika, Marshall Adaları, Rusya, Turks ve Caicos Adaları ile Vanuatu yer almaktadır. OECD Bilgi Değişimi Küresel Forumu’nun da benzer listeleme çalışmaları bulunmaktadır.
Türkiye, anlaşma kapsamında otomatik bilgi değişimine ne zaman başladı?
Anlaşma çerçevesinde, 2017 yılında bazı ülkelerce ilk bilgi değişimi yapılmaya başlanmış; 2020 itibarıyla da 100’den fazla ülke ve idare, Anlaşma veya ikili düzenlemeler çerçevesinde bilgi değişimi yapmıştır. Ülkemiz dışındaki tüm G20 ve OECD üyesi ülkeler de kendi aralarında hâlihazırda bilgi değişimi yapmaktadır. Türkiye ise ihtiyaç duyulan idari ve yasal çalışmaları tamamlamak ve vatandaşlarımızı bilgilendirmek saikiyle uzun bir geçiş dönemi öngören daha geç bir takvimi tercih etmiş; bu çerçevede, AB ile gerçekleştirdiği yoğun müzakereleri takiben otomatik bilgi değişimi takvimini daha ileri bir tarihe ertelemişti.
Türkiye’nin ilk otomatik bilgi değişimi, 2018 yılında Norveç ve Letonya ile başlamıştır. Anlaşma kapsamında ise karşılıklılık sağlanan ülkeler ile 2019 yılına ait bilgilerle başlamak üzere her yıl bilgi değişimi yapılmaktadır. Bu çerçevede uluslararası yükümlülüklerimize uygun olarak, ilgili yıla ilişkin bilgilerin karşılıklı olarak paylaşımı takip eden yılın Eylül ayı sonuna kadar gerçekleştirilmektedir.
Türkiye’de kurulu yabancı ortaklı şirketlerin durumu
Genel kural olarak Türkiye’de kurulmuş bir şirketin üretim ya da mal alım-satımı gibi aktif bir ticari faaliyetle uğraşması halinde ortağı yurtdışında yerleşik de olsa ortaklık payı kaç olursa olsun kurum hesabı otomatik bilgi değişimi kapsamına girmez. Fakat Türk vatandaşlarının yurtdışında kurdukları şirketler adına Türkiye’de açtıkları hesapların bildirimi söz konusu olabilir.
Örnek; Türkiye’de Kurulu ABC Limited Şirketi tekstil ürünleri imal etmektedir. Bu şirketin %51 hissesine sahip ortağı Bay (A) Norveç’te yerleşiktir. Norveç’e Bay (A)’nın ortağı olduğu şirketin Türkiye’deki finansal hesaplarına ilişkin bir bilgi gönderilmez.
Örnek; Norveç’te Kurulu NBC şirketinin sahibi Bay (A) Norveç’te yerleşiktir. Bay (A) şirketi adına Türkiye’deki bir bankada hesap açmıştır. Bu hesabın bilgileri hesabın açılış tarihi ve bakiyesine bağlı olarak Norveç ile paylaşılabilir.
Bildirimlerde tutar sınırlaması var mı?
01.07.2017 tarihinden önce açılmış kurumlara ait hesaplarda hesap bakiyesinin 30.06.2017 tarihinde ve müteakip yılların son günü itibarıyla 250 bin ABD Doları’nı geçmemesi halinde finansal kuruluşun bu hesabı Başkanlığa bildirmesi zorunlu değildir. Bireysel hesaplar için ise böyle bir eşik değer söz konusu değildir. 30.06.2017 tarihinden sonra açılan hem bireysel hesaplar hem de kurum hesapları bakiyesi ne olursa olsun bildirim kapsamındadır.
Ayrıca bildirimlerin hesapların tutulduğu para birimiyle yapılacağını belirtmek gerekir. Bununla birlikte bildirimler hesap ekstresini değil, kapsam dâhilindeki bilgileri kapsamaktadır.