Haberlerde duymuş veya okumuşsunuzdur. Norveç Yol Federasyonu (OFV) 16 Eylül 2024 tarihi itibarıyla ülkede kayıtlı 2,8 milyon özel otomobilin 754 bin 303’ünün tam elektrikli, 753 bin 905’inin benzinli olduğunu, ülkenin yeni bir döneme girdiğini duyurmuştu.
Yine yıl sonu değerlendirmesinde ise Norveç’in 2024 yılı otomobil satışlarında elektrikli araçların payının %88,9 seviyesinde olduğunu öğrendik. Yani neredeyse satılan her 10 aracın 9’u elektrikli araç olduğunu anlıyoruz. Tabi bu oran, bir anda patlamadı, 2023 oranı da %82,4 idi. 2025 hedefi olarak %100 seviyesini çalışıyorlar. Buralara mesela 2019’daki %61’li oranlardan geldiler. Genel hedef, elektrikli araçların toplam araç parkındaki payının yüzde 50’ye ulaşmak ve ardından 2030 yılından itibaren fosil yakıtlı araçların trafikten silinmesi olarak öngörülüyor.
Bakalım, soğuk ve zorlu iklimine rağmen elektrikli araçları en çok benimseyen ülke konumunda olan Norveç buraya nasıl geldi?
Norveç’in her köşesinde elektrikli araçlar için araç şarj istasyonları bulunuyor.
Başkenti Oslo’da elektrikli ulaşımın geldiği noktayı görmek istersek her yerde araç şarj istasyonlarıyla donatılmış ücretsiz park yerleri görüldüğü ve hiç birinin boş kalmadığından başlayalım.
Biliyorsunuz ülkemizdeki elektrikli araçlar için şikâyet konularından birisi de şarj istasyonlarının yetersizliği ve bu şarj istasyonlarında ödenen birim bedellerin kendi mülkünüzde şarj etmeye göre 2-3 kat fazla oluşu geliyor. Hatta yerli marka elektrikli aracın yabancı marka elektrikli araçtan daha pahalı birim bedeli olduğu ifade ediliyor.
Fiyortlarla süslü bu ülkede araç trafiğinde bu kadar ileri bir konumda olmasının ardında kesinlikle devletin sunduğu teşvik programları yatıyor. Son 15 yıldır yürürlükte olan geniş teşviklerin vatandaşlarını gerçekten iyi motive ettiğini söyleyebiliriz.
Katma değer vergisinden muafiyet ve diğer vergi teşvikleri orta sınıf elektrikli araçların, aynı büyüklükteki benzinli araçlara kıyasla daha ucuz olmasına fırsat tanıyor. SUV kategorisinde ise elektrikli araçlar içten yanmalı emsallerine oranla ciddi anlamda daha ucuz olduğu ifade ediliyor.
Ayrıca Türkiye’de MTV diye kısalttığımız motorlu taşıt vergisinden muafiyet sağlanması, otobüslere özel şeritleri kullanımına izin verilmesi, fiyort kıyılarındaki feribotları ücretsiz kullanımı, Norveç’e özel kent merkezlerinde uygulanan yol ücreti muafiyeti, yine kent merkezlerinde ücretsiz park yerleri ve şarj istasyonlarının ücretsiz kullanımı da var.
Elektrikli araçların kullanılması ve dolaylı olarak elektrikli ulaşım sistemine devletin bu finansal desteğinin yarısı bir ülkede olsa o ülkenin elektrikli araç satış oranı % 50’leri bulur.
Elektrikli araçların kullanılması ve dolaylı olarak elektrikli ulaşım sistemine geçiş pahalı ve bedeli yüksek gibi düşünülebilir. Bir ülkenin ekonomik gücü, değişim sürecinin hızını belirleyebiliyor. Aslında Norveç hükümeti “teşviklerin yalnızca bir ivme kazandırma amacı taşıdığını” dile getiriyor ve bu doğrultuda yol/park ücretlerinin yanı sıra bazı muafiyetler ve indirimleri kısmen de olsa aşamalı olarak kaldırmaya başladığı ifade ediliyor. Kış aylarında soğuk havanın şarj sürelerini uzatsa da, çevreye olan katkıları ve düşük işletme maliyetlerini önemseyen elektrikli araç sahiplerinin en büyük beklentisi olan“ülkedeki şarj istasyonlarındaki artışın, elektrikli araç sayısı artışını yakalayamadığı” hususunda da hükümet, önümüzdeki üç yıl içinde yakıt pompaları kadar şarj istasyonu inşa etmeyi hedeflediğini söylemeden geçmeyelim.
Ne yazık ki ülkemizde istikrarlı bir elektrikli araca geçiş programı yok. Parça parça bakanlıklara bırakılmış inisiyatifler üzerinden çalışmalar var. Bazı bakanlıklar olabildiğince geçişi hızlandırmaya destek verirken kimi bakanlıklar geçiş sürecinde bakanlığı üzerinden nasıl bir kazanç sağlanacağına odaklanıyor. Mesela 2024 ün son çeyreğinde yapılan düzenleme ile evinde elektrikli araçları şarj edenler için 2025 yılından itibaren zamlı hatta belirsiz bir tarife ile baş başa bırakan bir düzenleme var. Merak ediyorum, gerçekten bir çalışma yapılsa son SKTT düzenlemesi ile radara giren ve % 1,5 olarak açıklanan kitleden ne kadarı elektrikli aracını evinde şarj eden aboneler, gerçekten merak ediyorum.
Bunun yanında elektrikli aracını sigorta veya kasko yaptırmak isteyen vatandaşların ödediği fahiş fiyatlar konuşulur oldu. Bu hususta gerçekten bir düzenleme veya bir denetleme var mı, bunu da merak ediyorum.
Özetle; konu önce zihinde bitiyor ve başlıyor. Bu zihin değişikliğini ülke olarak yapmadan yerimizde saymaya devam edeceğiz.