MUSTAFA KEMAL ÇOLAK
RÖNESANS’TAN modernist akımlara hemen hemen her dönemde moda ve sanatın yakın etkileşimini görmek mümkün. Geleneksel desenler, semboller, renkler, dokular… Bu iki kültürel ifade biçimi her zaman birbirini besledi, geniş kitlelere ulaşmada ilham kaynağı ve mihenk taşı oldu” diyor, Türkiye’de kendisini kanıtlayan, küresel coğrafyalarda emin adımlarla yol alan markaları bünyesinde barındıran Orka Holding’in yönetim kurulu başkanı Süleyman Orakçıoğlu. Ve devam ediyor:
“Bizim için de yenilikçi ve özgün bir marka yaratma yolculuğunda binlerce yıl medeniyetlere ev sahipliği yapan Anadolu’nun köklü mirası, zengin tarihi ve kültürel dokusundan etkilenmemek kaçınılmazdı. Üstelik bu birikim kendini günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası olan tekstil ve hazır giyim alanında da gösteriyorsa. Bu anlamda marka logolarımızı oluştururken gerek Anadolu ve Türk kültürünün tanıtımı ile sürdürülebilir modanın desteklenmesi adına gerekse tasarımlara özgünlük ve estetik bir derinlik kattığı için geleneksel Anadolu motiflerinden ilham aldık.”
Orakçıoğlu’nun yukarıdaki logo oluşturma biçimleriyle ilgili sözlerinin, aslında tüm yapının ortak değerlerini, kuruluş döneminden bu yana ana felsefelerini işaret ettiği düşünülmeli. Orakçıoğlu’nun yukarıdaki logo oluşturma biçimleriyle ilgili sözlerinin, aslında tüm yapının ortak değerlerini, kuruluş döneminden bu yana ana felsefelerini işaret ettiği düşünülmeli.
“Bu yıl modanın kalbi İtalya’da erkek giyimde dünyanın en güçlü oyuncularından biri olduğumuzu kanıtlar nitelikte iki stratejik yatırımımızı hayata geçirdik. Bologna’da Avrupa Genel Merkezimiz ve global showroomumuz olan Orka Global’i ve Avrupa Lojistik Merkezi’ni de açtık” diye anlatıyor Orakçıoğlu. 82 ülkede hizmet üreten global 400’ün üzerinde mağazaları bulunduğundan da bahsediyor. Bir taraftan küresel adımlar atılırken, 1986 yılında iki kardeş; Süleyman Orakçıoğlu ve Halidun Orakçıoğlu tarafından köklerini Elazığ’dan alan, temelleri İstanbul’da atılan Orka Holding, gücünü ülkesinden almayı sürdürüyor.
Modanın merkezleri kabul edilen ülkelerde hızlı yol alsa da üretim ve tasarım merkezi İtalya’da artık ev sahibi olarak bulunsa da çıkılan yolculuklarda Anadolu, ‘ana kara’ olmaya devam ediyor Orka Holding için. Süleyman Orakçıoğlu da bu durumu, “Bu toprakların kültürü, elbette ki sadece logolarımızda değil, tasarımlarımızda ve tanıtımlarımızda da kendine yer veriyor. Globalleşen dünyada yerel değerlerle farklılaşmak amacıyla kültürel kimliğimizi yansıtan temalara yer veriyoruz” diyor. Hatta bu konuda yıllar öncesi yaşadıkları bir deneyimi, ‘kıspet’ üzerinden aktarıyor:
“Dünyaca ünlü moda tasarımcılarından David Bradshaw ve John Kennedy’yle çalıştığımız bir dönemdi. İtalya’da dünyaca ünlü Pitti Uomo Fuarı’na bir kez kıspet ile katılmak istediler. İnanılmaz bir kurgu yaptılar ve tüm moda basınını davet ettiler. Sonra İstanbul’da Kırkpınar güreşlerini yaşatan bir kurguyla dünya moda basınını ağırladık ve GQ London’ın orta sayfalarında dönemin ünlü modellerinin birinin üzerinde ürünlerimizi gördüğümde bir dönüm noktasında olduğumuzu bir kez daha fark ettim. Onların yetiştirdiği, yanlarında çalışmış Türk tasarım asistanları da şu an Türkiye’de çok önemli yerlerde, onların da önünü açtık.”
Girişimci olarak Türkiye’de ve dünyada prestijli yarışmalarda ödüller alan, sivil toplum kuruluşlarında etkin sorumluluklarıyla öne çıkan Süleyman Orakçıoğlu’nun Mimar Sinan Üniversitesi’ndeki ‘hoca’lık görevide uzun süredir sürdürüyor. Orakçıoğlu, sorularımıza içtenlikle yanıt verirken, edebiyat ve sanat konularına ilişkin ‘başucu yapıtlara’ ilişkin de bilgilendirmelerde bulunuyor:
“KÜLTÜR, SANAT VE EĞITIME DESTEK DERIN ETKILEŞIM ALANIMIZI OLUŞTURUYOR”
KÜLTÜR, sanat ve eğitime destek, kuruluşumuzdan bu yana âdeta bir “nefes” alanı, varoluş biçimimiz ve derin etkileşim alanımız. Çünkü moda sadece bir “estetik kaygı” değil, sürdürülebilirlik, sosyal adalet, eşitlik gibi kilit kavramlar için bir toplumsal bilinçlendirme aracı aynı zamanda… Bu açıdan bu alanlardaki iş birliklerine kültürel mirasımızın korunması ve zenginleşmesi, aynı zamanda toplumumuzun sosyal ve ekonomik açıdan refahına ve kalkınmasına katkı sunması amacıyla büyük değer veriyoruz. Kültürel çeşitliliğimizin korunup gelecek nesillere aktarılması konusunda sürdürülebilir modadan sosyal sorumluluk projelerine çok fazla adımlar attık. Bazı örnekler vermem gerekirse;
MAĞAZADA SANAT GALERISİ
NİŞANTAŞI Damat Tween flag ship mağazamızda yaklaşık 10 yıl süresince iki katı, Art Galerim olarak sanata ve sanat tutkunlarının hizmetine açtık. Art Galerim işbirliği ile düzenlenen sergiler, müzik dinletileri ve seminerler; müşterilerimizin stiline, ölçüsüne ve beden yapısına uygun giysiler ile Damat Tailor Made Bölümü; çok özel kumaşlarla sınırlı sayıda hazırlanan gece giyim koleksiyonları ile Damat Ceremony Bölümü; iş yaşamının yüksek temposuna ayak uydurabilen, her adımında mükemmelliği arayan, her zaman değerini hisseden seçkin erkekler için Damat Bölümü; kendi moda kimliğini yaratan, stil sahibi erkekler için Tween Bölümü’nde uzun yıllar moda ve sanat severleri ağırladık.
TİYATRONUN BİRLEŞTİREN GÜCÜ TİYATRONUN
birleştiriciliğini, sınır tanımazlığını, enerjisini ve neşesini yaşatmak üzere tiyatro oyunlarına da desteğimiz sürüyor. Bu kapsamda geçen yıl Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu, Piu Entertainment ve Zorlu PSM ortaklığıyla Türkiye’de ilk kez gösterime başlanan Âşık Shakespeare’e sponsor olduk. Ayrıca Amadeus, Küheylan ve Timsah Ateşi gibi büyük beğeni kazanan oyunlara da desteğimiz sürüyor.
ISTANBUL MODERN ILE SANATÇI BULUŞMALARI
İSTANBUL Modern ile iş birliğinde Damat Tween sponsorluğunda hayata geçirilen Eco Art Lab projesinde döngüsel ekonomiye yönelik farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Doğa ve çevreyle kurulan bağı sanat yoluyla güçlendirmeye aracılık eden İstanbul Modern’deki Eco Art Lab öğrenme alanında her hafta bir sanatçıyı ağırlıyoruz. Damat Tween sponsorluğunda 12 yaş üzeri genç ve yetişkinler ücretsiz etkinliklerle buluşuyor. Sanatçılarla iş birliğinde, sürdürülebilir gelecek, herkes için yaşamın devamlılığı ve çevresel değişim gibi konuları işleyen ileri dönüşüm atölyeleri hizmet veriyor. Doğa ve çevreyle kurduğumuz bağı sanat yoluyla keşfetmeye davet ettiğimiz Eco Art Lab’te her hafta bir sanatçı ağırlıyor. Kâğıdın Dönüşümü, İleri Dönüşüm gibi programları deneyimleyen katılımcılarımızda geri dönüşüm bilincini artırmaya katkı sunuyoruz.
LOGD İLE DOĞA İÇIN İŞ BİRLİĞİ
LOGD iş birliğinde Milk Run Yönetim Sistemi’ne geçtik. Geri dönüştürülmüş ve taşıması kolay kutular, etiketler ve zeytin çekirdeğinden üretilen biyoplastik mühür kullanıyoruz. Böylece binlerce ağacın kesilmesinin önüne geçiyor ve karbon ayak izimizi azaltıyoruz. TED ILE DEPREM ÖNCELIĞI TÜRK Eğitim Derneği iş birliğinde ‘Çocuklar Bizim Her Şeyimiz, Eğitimleri Geleceğimiz’ mottosuyla yürüttüğümüz ürün satışlarından elde edilen geliri geçen yıl Kahramanmaraş merkezli yaşanan deprem felaketi nedeniyle afet bölgesine destek projemiz kapsamında Eğitim Derneği’ne (TED) bağışladık.
Spor modasına yön veren yüksek ilgi
AYNI zamanda bir partner olarak kulüplerin yanında yer aldığımız spor endüstrisi için şu ifadeyi kullanabilirim; Damat Tween ve D’S damat ile spor modasına yön veriyoruz.
Hepimizden bildiği üzere spor; küresel açıdan çok etkili bir birleştirici güç. Aynı zamanda toplumların sosyokültürel konularda gelişimine katkı sunma çabalarına da güçlü bir farkındalık yaratan eşsiz bir platform. Moda ve futbol arasında da dinamik bir bağ söz konusu. Bu açıdan baktığımızda, global bir moda kuruluşu olarak sürdürülebilirlik felsefesi ışığında “değer yaratma” vizyonumuz ve müşterilerimizle oluşturduğumuz güvenin karşılıklı etkileşimi olarak spor sponsorlukları bizim için çok önemli. Sahip olduğumuz güçlü sosyal bilinç ile uluslararası alanda sporun ve sporcunun desteklenmesi yönünde aktif sorumluluklar alıyoruz.
Bu durum Türkiye Cumhuriyeti’mizin dünya moda endüstrisinde bayrak taşıyıcısı bir kuruluşu olarak hem ülkemizin tanıtımına katkı sağlıyor hem de kalitemizi ve farkımızı yansıttığımız eşsiz bir alan yaratıyoruz. Çıkış noktamızın sporu ve sporcuları gönülden desteklemek olmasının da tüm müşterilerimizle aramızdaki güveni pekiştirdiğine ve marka sadakatini güçlendirdiğine tanık oluyoruz.
Sporda başarılı ve uzun soluklu iş birliklerimizde, grup olarak “Dürüstlük, Adalet, Tarafsızlık ve Saygı” gibi evrensel etik değerlerinin yerine getirilerek sporun gelişmesini teşvik eden lider mücadelemizin payı büyük. İş birliklerimizde “aynı takım ruhuyla konfor ve mükemmellik içeren yepyeni bir stil” anlayışı ortaya koyuyoruz. Bu da zafere giden yolculuklarda yerli ya da yabancı spor kulüpleri için değişmez yol arkadaşı olmamızı sağlıyor.
Örneğin sadece Türkiye Milli Futbol Takım ya da Süper Lig takımlarımız değil, geçen yıldan itibaren Damat Tween markamızla İspanya’nın köklü kulübü Atletico Madrid’in moda partneri olmamız da bu alandaki başarımızı gösteren en güçlü örneklerden biri. Sporda iki köklü mirasın ve azmin buluşması ile yepyeni ve yenilmez bir stil anlayışının doğuşuna tanıklık ediyor, aynı zamanda ülkemiz tanıtımına ve ekonomisine eşsiz bir değer kattığımıza inanıyoruz.
Sponsorluk kapsamında toplumumuzla karşılıklı etkileşimi içeren yeni adımlarımızdan biri de şu oldu; Türkiye Milli Futbol Takımı resmi giyim sponsoru olan Damat Tween markamızla MEB ve TFF iş birliğinde yürüttüğümüz ve çok güzel dönüşler aldığımız, hepimizi mutlu eden bir projeye imza attık.
Dörtyol’dan Milli Takım’a uzanan sıcak mesajlar
HATAY’ın Dörtyol ilçesindeki Kuzuculu Fevzi Çakmak İlkokulu öğrencilerinin hayalini gerçeğe dönüştürmek, sponsorluk emeklerimizi taçlandıran eşsiz bir ödül niteliği taşıyor. Projemiz kapsamında öncelikle Hataylı öğrencilerden Türkiye Milli Futbol Takımı’na iletilmek üzere hayranı oldukları oyuncular için mektup yazmalarını ve resim yapmalarını istedik. Okulun 4B ve 4C sınıfından öğrenciler, öğretmenleri Ahmet Vergili ve Mümtaz Zülkadiroğlu önderliğinde Türkiye Milli Futbol Takımındaki 40 oyuncu ile Teknik Direktör Vincenzo Montella ve TFF Milli Takımlardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Altıntop için hem birbirinden değerli mesajlar içeren mektuplar yazdı hem de resimler çizdi. Biz de hem bunları hem de öğrencilerin resimlerinin yer aldığı baskılı Damat Tween tişörtlerimizi Milli Takım futbolcularımıza Euro 2024 kapsamında Avusturya ile karşılaşmadan önce teslim ettik. Hem futbolcuları hem minik öğrencilerimizi hem de hepimizi çok mutlu eden ve duygulandıran anlara tanık olduk. İnanıyoruz ki Hataylı minik öğrencilerimiz nezdinde ülke olarak hepimizin güçlü sevgi ve desteği, Milli Takımımızın başarılarında çok büyük bir moral ve motivasyon aşıladı.
11 kulüp sponsorluğu var
TÜRKIYE Milli Futbol Takımları x Damat Tween, Atletico Madrid x Damat Tween, Beşiktaş x Damat Tween, Trabzonspor x Damat Tween, Darüşşafaka Basketbol Takımı x D’S damat, Avrupa Üniversite Sporları Derneği (EUSA) x Damat Tween, Neftçi Bakü x D’S damat Bahçeşehir Basketbol x D’S damat, Çağdaş Bodrum Basketbol x D’S damat, Bodrum Kadın Basketbol x D’S damat, Milli Kadın Binici Sude Tanyıldızı x Damat Tween, Çağrı Kızıl Tekvando kulübü x Damat Tween.
“İlham kaynağım Atatürk”
VİZYONERLİK, cesaret, kararlılık, stratejik zekâ, yenilikçilik, birlik ve beraberlik sağlama, akılcı yaklaşım açısından ilham kaynağım, gerçek bir kahraman ve dünya lideri olan Atatürk.
Başucu kitapları…
HAYAL gücünü geliştiren ve psikolojik anlayışı derinleştiren mitoloji kitaplarını seviyorum. Bir klasik olarak Antik Yunan’ı en şekilde yansıtan ve dünya edebiyatına ışık tutan başyapıtlardan Homeros’un epik şiirleri; İlyada ve Odysseia. Her iki destana yönelik ağır ama mitolojik derinlik içeren eserler kitaplığımın favorileri arasında. Yine uzun süren araştırmaların ardından Truva savaşının çarpıcı hikâyesini anlatan Madeline Miller’ın Akhilleus’un Şarkısı kitabını, Zeus’tan Odysseus’a, Helena’dan Apollon’a mitolojik karakterlerin sürükleyici hikayeleri eşliğinde derinlemesine bir Mitolojik eser olarak görüyorum. Bunlar dışında Ömer Hayyam, Orhan Türkdoğan’ın eserlerini, Mevlânâ’nın Mesnevi kitabını etkileyici buluyorum. Hatta sözüme Mevlânâ’nın çok hoşuma giden şu sözü ile devam etmek isterim; “Dün dünde kaldı cancağızım, artık yeni şeyler söylemek lazım.” Yine Geraldine Pinch’in Mısır mitolojisinin daha derinlemesine incelenmesine odaklandığı, kozmolojik inançları da detaylı şekilde ele aldığı Mısır Mitolojisi: Tanrılar, Dinler ve Kozmik Mitler kitabı ile Fransız Türkolog Jean-Paul Roux’nun “Türklerin ve Moğolların Eski Dini” adlı eseri, eski Türk ve Moğol mitolojisini karşılaştırmalı olarak inceleyen zengin bakış açısı ile sevdiğim eserler arasında yer alıyor. podcast merakı ALİ İhsan Varol – Kelimenin Ham Anlamıyla, TED Talks Daily, HBR IdeaCast, Masters of Scale, The Tim Ferriss Show, How I Built This.
Dizi ve sinema…
GERÇEK hikâyeden uyarlanan, dönem filmleri: Oppenheimer, Piyanist, Zoraki Kral, Hachi: A Dog’s Tale, Gandhi, The Social Network, Schindlers’s List, Gladyatör Fantastik: Star Wars/Yıldız Savaşları, Yüzüklerin Efendisi Müzikal: Singin’in the Rain, West Side Story, Bohemian Rhapsody, Chicago Türk yapımları: Kuru Otlar Üstüne, Sürü, Devrim Arabaları Dizi: Black Mirror.
Sürdürülebilir moda için alternatif alan yaratıyoruz
TÜRKİYE’nin en büyük ihracat pazarı AB’nin iki büyük regülasyonu olan sürdürülebilirlik ve dijitalleşme konusuna tam uyum için yapılanmamız sürüyor. Küresel rekabette varoluşun ana belirleyicisi olan ikiz dönüşüm konusunda çok yüksek hedeflerimiz var. Koleksiyon üretimimizin yüzde 90’ını 2026 sonu itibariyle geri dönüşüm ile yapmayı planlıyoruz.
Bu doğrultuda, Giresun’da, Avrupa’nın en yüksek teknoloji ile donatılan ve üretiminin yüzde 85’in ihraç eden Giteks üretim tesislerimizde tamamen yenilenebilir enerji kaynakları kullanıyoruz. Yeşil üretim sertifikasına sahip Giteks’in hava ve su kirliliğine karşı filtreleme işlemi, yağmur sularının depolanması, güneş paneli kullanımı gibi çok önemli uygulamaları bulunuyor. Ekosistemi korumaya yönelik ve geri dönüşümü teşvik eden sistemler doğrultusunda ürünlerimizi düzenli ve çeşitli ekolojik testlere tabi tutuyoruz. OEKO-TEX ve GOTS gibi uluslararası sertifikalara sahibiz.
Akıllı Gardırop, hem yüksek teknoloji ürünü hem de hibrit ürünler üreterek müşterilerimizin yaşam performansını artırıyoruz. Tekrar kullanıma öncülük eden Davet Çok Elbisem Yok ile iş birliği yaparak sürdürülebilir moda için alternatif alan yaratıyoruz.
Mimar Sinan Üniversitesi’nde 17 yıldır marka yönetim dersinin ‘hoca’sı
HER şeyden önce üniversitede bir eğitimci olmak benim için tam anlamıyla bir tutku. Öğrencilerimin bana “Hocam” diye seslenmesi, belki de meslek hayatımda beni en çok onurlandıran sözdür. Mimar Sinan Üniversitesi’nde, 2007 yılından bu yana verdiğim Marka Yönetimi dersinin yanı sıra birçok üniversitenin kariyer günleri söyleşilerine de katılarak girişimcilik tecrübelerimi genç arkadaşlar ile paylaşıyorum.
Ben her şeyden önce “marka” kavramına ülkelerin refah ve kalkınma yolculuğunda dikkate alınması gereken stratejik bir unsur olarak bakıyorum. Markalar, “yumuşak güç” olarak ait olduğu ülkelerin küresel etkisini artıran bir büyüye sahip. Bir ülkenin sahip olduğu imajla, o ülkeden çıkan markaların imajının karşılıklı olarak birbirlerinin algısına etkisi çok büyük… Tıpkı İsviçre denince akıllara kalite, güvenilirlik, hassasiyet, Japonya için teknolojik yenilikler, Fransa için lüks moda algısının geldiği gibi… Dolayısıyla bu derin ve karmaşık ilişkinin -algıyı doğrudan etkilediği için – çok iyi yönetilmesi gerekiyor. Bir bütün halinde tüm sektörlerdeki markalarımızın gücü, kalitesi ve güvenilirliği ülkemiz için büyük önem taşıyor.
Damat Tween ve D’S damat ile tek gayemiz sadece dünyaca ünlü moda markaları yaratmak olmadı. Kök vizyonumuzda üstün kalite, şıklık ve konfor ile müşterilerimiz için değer yaratmak ve yaşam stillerinde 7/24 vazgeçilmez yol arkadaşı olmak kadar, ülkemizin uluslararası tanıtımına, algısına ve refahına çok güçlü katkı sağlamak ve dünyamızın geleceği için değer yaratmak da var. Bu açıdan Marka Yönetimi dersi, bilhassa pazarlama, iletişim ve strateji alanlarına ilgi duyan öğrenciler için çok kıymetli bir alan. Ben de gençlerden yeni jenerasyonun yaşam biçimi ve hayata bakışına yönelik çok şey öğreniyorum.
15 Temmuz’dan bir gün sonra İstanbul’da bayiler buluşması
COVID döneminde insanlar sanki dünyanın sonu gelmiş ve bu durum bitmeyecekmiş gibi psikolojik problemler yaşamaya başladılar. Bu durumlarda hem kendi moralinizi hem ekibin moralini bir şekilde diri tutmak ve bu dönemleri minimum hasarla atlatmak kesinlikle çok önemli.
15 Temmuz döneminde yaşadığımız tecrübeyi sizlerle paylaşayım. Ekibimizin üzerinde altı aydır çalıştığı geleneksel Yurt Dışı Bayi Toplantısı 18 Temmuz’da başlıyordu. Bizler, 15 Temmuz darbe kalkışmasından sonra 16 Temmuz’da bir araya geldik ve organizasyona devam kararı aldık. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları kırmak için daha fazla çalışmak, daha çok ihracat yapıp, ülke ekonomisine katma değer sağlamamız gerekiyordu. Arkadaşlarımız dünyanın her yerinden müşterilerimizi getirmek için yoğun bir çalışma içine girdi. Ve İstanbul’a 70 ülkeden 150’ye yakın müşterimizi getirdik. Moral ve enerjimiz sayesinde yakın tarihimizin en zor döneminde hedeflerimizi tutturduk.
Koruncuk Vakfı ile “Kadın Eli Değerse Dünya Değişir” projesi
KORUNCUK vakfı ile yaptığımız bu projede yaşadığımız toprakların güçlü kadınları kamera karşısına geçerek kendi başarı hikãyelerini anlattılar. Kadına, gücün ve iktidarın sembolü olan smokinin ne denli yakıştığını gösterdiler. Bu proje birçok kişinin aylar süren emeği sonucunda ortaya çıktı.
Bu proje için kardeşim ve iş ortağım Halidun Orakçıoğlu’na, projeyi fotoğraflara dönüştüren sevgili Tamer Yılmaz ve ekibine, eşim Ahu Orakçıoğlu’na ve projede yer alan Büşra Orakçıoğlu, Ayşe Arman, Ayten Alpün, Balçiçek İlter, Deniz Ülke Arıboğan, Didem Soydan, Ece Sükan, Esra Oflaz Güvenkaya, Fatoş Yalın Arkun, Gonca Vuslateri, Gül Gölge Saygı, Hülya Koçyiğit, Jehan Barbur, Jülide Ateş, Nebahat Çehre, Neslihan Demir, Serra Yılmaz, Şahika Ercümen, Yonca Ebüzziya, Zeynep Özbatur Atakan ve Zeynep Tanbay’a teşekkür ederim.
İtalya’daki global showroom ülke kültürünü daha iyi anlamamızı sağladı
BİR ülkeyi sadece turist olarak görmektense, o ülkedeki lezzetleri ve günlük yaşamı yerinde deneyimlemek, o kültürü gerçekten anlamanın en keyifli ve derin yolu. O ülkede yaşamanın, sokaklarını, pazarlarını, restoranlarını keşfetmenin, yerel halkla etkileşimde bulunmanın, farklı bir perspektif kazanmak açısından çok daha değerli olduğuna inanıyorum.
Bu konuda gerçekten avantajlı bir konumda olduğumuzu söyleyebilirim. İtalya’daki global showroomumuz, İspanya ve Romanya’daki önemli bağlantılarımız, bizim sadece iş dünyasında değil, aynı zamanda bu ülkelerin kültürlerini daha iyi anlama ve orada yaşayanların hayatını deneyimleme konusunda da bir köprü işlevi görmemizi sağlıyor. Artık, oraya giden arkadaşlarımıza rehberlik yapacak kadar kültür elçileri haline geldik diyebilirim. Bu bağlamda, yerel mutfaklar, günlük yaşam pratikleri ve gelenekler üzerine yaptığımız sohbetler, hem işimizi hem de bu ülkelerle olan bağımızı güçlendiriyor.