İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, haklarında soruşturma başlatılan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Ömer Aras önceki gece İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi ekiplerince ifadelerinin alınması için İstanbul Adliyesi’ne götürülmüştü. Nöbetçi sulh ceza hakimliğinde ifade veren Turan ve Aras, yurt dışına çıkış yasağıyla serbest bırakıldı.
Başsavcılık, Aras ve Turan hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlarından resen soruşturma başlatmıştı. İfadesinde yurt dışına yoğun ihracat gerçekleştirdiğini ve mart ve nisan aylarında yurt dışına seyahat edeceğini belirten Orhan Turan “Adresim bellidir, iş insanıyım, yurt dışı çıkış yasağı adli kontrol tedbirinin reddine karar verilmesini talep ederim” dedi.
Ömer Arif Aras da ifadesinde banka yönetim kurulu başkanı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Benim konuşmamın ana teması Türkiye ekonomisinin daha ileriye gitmesi için neler yapmamız gerektiği konusunda bir metindir. Eğitim dili ve hukuk üstünlüğü, ekonomide alınması gereken tedbirler, ülkemizin kalkınması için kadın hakları, girişimcilik ekosisteminin geliştirilmesi ve birçok ekonomik ile finansal konularda Türkiye’nin önünün açılması için birtakım örnekler vererek toplumun genel olarak hassasiyetini dile getirmeye çalıştım. Konuşmada kamuyu yanıltıcı herhangi bir bilgi vermedim. Bütün yaklaşım ve anlatımların ekonomiye etkilerinin yorumlanması şeklindedir. Türkiye’nin yatırım ortamının geliştirilmesi amacına yönelik bu konuşmaları yaptım.” Aras da uluslararası bir bankanın yönetim kurulu başkanı olması nedeniyle yurt dışı seyahatlerinin yoğun olduğunu, yurt dışı çıkış yasağı uygulanmamasını istedi.
“İçeriğini bilmeden konuştular”
Nöbetçi sulh ceza hakimliğinin karar yazısında, “Şüphelilerin yaptıkları konuşma içeriği ve savunmalarında da belirttikleri üzere yalnızca basın aracılığıyla bilgi sahibi oldukları ve içeriğini bilmedikleri olaylara ilişkin yargıyı telkin ve yönlendirme ile gerçeğe aykırı dezenformasyon içerikli beyanlarda bulundukları” aktarıldı.
Yazıda, şüpheliler Turan ve Aras’ın, sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak amacıyla, Türkiye’nin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığıyla ilgili gerçeğe aykırı bilgileri kamu barışını bozmaya elverişli şekilde yaydıkları ve “yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçunu işlediklerine ilişkin somut deliller olduğu kaydedildi. Karar yazısında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının şüpheliler hakkında uygulanmasını istediği yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol tedbiri talebinin kabulüne karar verildiği ifade edildi.
■ Adalet Bakanı Tunç: İfadeye götürme Cumhurbaşkanımızın konuşmasına denk geldi
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir TV kanalına yaptığı açıklamada Orhan Turan ile Ömer Aras’ın polis gözetiminde ifadeye götürülmesine ilişkin, “TÜSİAD başkanlarına gözaltı kararı olmadı. Ayrıca soruşturma dün başlamadı, Cumhurbaşkanımızın konuşmasından önce başlamıştı. İfade alma, düne denk geldi. Soruşturma devam edecek. Cumhurbaşkanımız da konuya detaylıca değindi. Sivil toplum kuruluşları fi kirlerini özgürce ifade edebilir. TÜSİAD mevcut soruşturmaları etkilemeyi amaçladı. Cumhurbaşkanımız bu konuya değindi, tepkisini de ortaya koydu. TÜSİAD yöneticilerin konuşmalarındaki hususları Türkiye’nin hak etmediğini vurguluyoruz” dedi.
■ Uluslararası basında ‘eleştiriye sorgu’ yorumu
Soruşturma yabancı basında da yankı buldu. Uluslararası haber ajansları; siyasi liderler, gazeteciler ve sanat dünyasından isimlerin tutuklanması üzerine iki iş insanının değerlendirmelerinin Erdoğan yönetimine yönelik “nadir” eleştirilerden olduğuna işaret etti. ABD merkezli Associated Press “Türkiye’de iki iş lideri hükümeti eleştirdikten sonra sorguya çekildi” başlığıyla gelişmeyi servis ederken, Reuters, “Erdoğan, üst düzey Türk iş çevrelerini siyasi müdahaleyle suçladı” dedi.
Bloomberg’den paylaşılan haberdeyse “İş dünyasına yönelik soruşturma, tartışmaya Erdoğan’ın katılmasıyla genişletiliyor” ifadeleri yer aldı. ABD ve Avrupa’nın önde gelen finans medyası Marketscreener’ın geçtiği haberde, “Erdoğan’ın Türk iş dünyasıyla kavgası ekonomik kaygılara yol açıyor” denilirken, gelecek seçimlerde Erdoğan’a karşı potansiyel aday olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve muhalefet belediyelerini hedef alan soruşturmalara da dikkat çekiliyor.