Sadi ÖZDEMİR
Türkiye genelinde yüksek deprem riski nedeniyle kentsel dönüşümün hızlandırılması için çalışmalar yoğunlaşıyor. Ancak, Türkiye’nin en büyük vilayeti İstanbul’da 600 bine yakın çok riskli konut bulunuyor.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul’da olası bir depreme yakalanmadan önce kentsel dönüşümü tamamlamanın Türkiye’nin tamamı için çok önemli olduğunu belirterek, “Daha önce sözünü ettiğimiz ‘İstanbul için özel yasa’ üzerinde çalışmalarımız yoğunlaştı. Tüm belediyelerimizin de katılımı ile kentsel dönüşüm için şu ana kadar ne tür engeller çıktıysa hepsini bertaraf edecek bir yasa tasarısı hazırlıyoruz. Tüm tarafların katkısına açığız ve tamamlarsak yaz döneminde Meclis’i sadece bunun için toplanmaya davet edebiliriz” dedi.
Yüzde 50 çoğunluk yeterli olmalı
Özhaseki, bu yasanın dönüşüm için yüzde 50 çoğunluk esasını getirmesini istediklerini belirtti. İstanbul’a özel yasa konusunun siyaset üstü bir anlayışla ele alındığını ve bütün taraflara açık olduğunu anlatan Bakan Özhaseki, şöyle konuştu: “Bakanlık nezdinde çok iyi uzmanlarımız var. İstanbul’da bu konuda kim varsa onlar da katılsın. Yasayı çıkaralım ve bir an önce dönüşüme başlayalım. Allah kurusun bu yapı stokuyla bir depremin altından kalkmamız çok zor olur. İnşallah yasa yetiştirir ve bir an önce başlarız. İstanbul’da, 2012’den beri 800 bine yakın konut ve bağımsız birim yenilendi ama halen 1,5 milyona yakın riskli konut var ve bunların 600 bine yakını çok riskli ve acilen yenilenmeli. Hazreti Mevlana, ‘akıl sonradan ah çekmek için değil ibret almak içindir’ demiş. İstanbul deprem riski en yüksek şehirler arasında yer alıyor. Bilim insanları da sürekli uyarıyor.”
İstanbul’da iki yakada çoğu kamu mülkiyetinde olan arazilerde ‘rezerv alanları’ belirlediklerini söyleyen Mehmet Özhaseki, Kanal İstanbul’un inşası ile yapılacak konutların bir kısmının da ‘kentsel dönüşüm için rezerv konut’ olarak kullanılabileceğini belirtti.
Topu taca atmadan çalışalım ve yapalım
Bakan Özhaseki, kenstel dönüşümü sadece bakanlığın ve TOKİ’nin yapmasının beklenemeyeceğini vurguladı. Özhaseki, “Bakanlık bu konuda yoğun çalışıyor, önlemler alıyor ve vatandaşın kirasını ödüyor. Ancak meselenin ikinci ayağında belediyelerimiz var. Onların da vatandaşlarla görüşmeleri gerekiyor. ‘Bakanlık, TOKİ gelsin yapsın’ deniyor. Binlerce noktada yapılacak kentsel dönüşümü Bakanlık yapamaz. İl ve ilçe belediyelerimiz var ki onlar kendi mahallelerini daha iyi bilir ve vatandaşlarımızla görüşebilirler. Artık topu taca atmadan bu işi yapalım. Belediyelerimiz ilk görüşmeleri başlatmalı ve sonra bize ‘hadi’ demeli. İşin üçüncü ayağın da vatandaştır. Eğer vatandaş razı olmazsa direnmeye başlarsa yapacak bir şey kalmıyor. Türkiye bir deprem ülkesidir ve direnmek yanlıştır. Hatırlayın Fikirtepe’de ortada kalmış bir evi bayraklaştırdılar. Binlerce insanın hakkını engellemek çok yanlış bir davranıştır.”
Deprem bölgesindeki yaraları sarıyoruz
Bakanlık olarak iki konuya yoğunlaştıklarını belirten Özhaseki, bunlardan birisinin ‘İstanbul ve deprem riski’, ikincisinin ise 6 Şubat depremlerinden etkilenen tüm vatandaşların yaralarını sarmak olduğunu söyledi. Özhaseki, “6 Şubat depremlerinde 680 bin konut, 170 bin de iş yeri, depo idari birim vs. yıkıldı. Her halükarda yaklaşık 100 milyar doların üzerinde hasar hesaplanıyor. En çok etkilenen ilimiz Hatay, ikinci sırada Kahramanmaraş, Malatya ve Adıyaman şeklinde devam ediyor. Gece gündüz o bölgedeyiz ve yaraları sarıyoruz. 1,3 milyon vatandaşımız kira yardımı alıyor ve 1,9 milyon vatandaşımız maalesef evlerinin dışında. Biz Onları rahat ettirme gayretindeyiz” dedi. Bu bölgelerde yerinde dönüşüm konusuna da önem verdiklerini anlatan Özhaseki, şöyle devam etti:
“Yerinde dönüşümde vatandaşa konut için 500 bin lira hibe, 800 bin liraya kadar hak edişe göre kredi sağlıyoruz. Bu kredi iki sene ödemesiz ve faizsiz 10 yıl vadeli oluyor. İşyerleri içinde de yeni hibe ve krediler başlattık talep çok yüksek. Bu sabah 162 bin 500’ü aştı. Bu şehirlerimizi böyle tekrar canlandıracağız. Daha kaliteli yapılaşma olacak. Bölgede 25 belediyede merkezdeki imar yetkisini aldık, kendileriyle konuşarak aldık. Merkezler inşa edilene kadar yetki bizde olacak. Şehir merkezlerinde meydanların tamamını biz inşa edeceğiz.”