Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye için yayınladığı Kredi Görüşü raporunda, “Türkiye’de kurumsal kapasitede toparlanmanın, pozitif senaryoda dahi zaman alacağı” yorumuna yer verildi ve büyümede olası sert yavaşlamanın, yeni bir politika değişimi riskini artırabileceği uyarısı yapıldı. Abonelerle paylaşılan periyodik raporda, “Kredi görüşümüz, olumlu bir senaryoda bile toparlanması zaman alacak kurumsal ve yönetişim gücündeki erozyona karşı ekonomik gücü ve ılımlı borcu yansıtmaktadır” denildi. Geçtiğimiz hafta yayınlanması beklenen Türkiye raporunu pas geçen Moody’s, Türkiye’yi en düşük seviyede notlayan kredi kuruluşu olarak görünüyor. Kuruluş halen, Türkiye’nin kredi notunu “B3” ve not görünümünü “durağan” olarak değerlendiriyor.
Moody’s: Politika değişikliği olumlu, toparlanma zaman alacak
Ortodoks para politikasına dönüşün kesinlikle olumlu olduğunu belirten Moody’s, talep kaynaklı enflasyonist baskıları daha da artırabilecek ücret artışlarının yakın vadedeki önemli bir risk unsuru olduğuna dikkat çekti. Görünümde yükseliş sağlayabilecek faktörler başlığında “Sıkı parasal duruşun sürdürülmesi ve ücret anlaşmalarının TCMB’nin enflasyon hedefiyle uyumlu olması halinde görünüm pozitife dönebilir” şeklinde bir ifadeye yer verilen raporda; ortodoks politikalara geçişin 2021’in başlarında olduğu gibi kısa ömürlü olması ve daha fazla makroekonomik stresin ortaya çıkması halinde not görünümünün de kredi notunun da aşağı çekilebileceği ifadesine de yer verildi. Güçlü bir demografiye sahip, büyük ve çeşitlendirilmiş orta gelirli ekonomi olması; orta düzeyde kamu borç yükü ve bankacılık sektörünün kur oynaklığını yönetme konusunda iyi sicili Türkiye ekonomisine ilişkin güçlü taraflar şeklinde özetleyen Moody’s; ülkeyi kur stresine ve yüksek riske maruz bırakan öngörülemeyen politika yapımı, kurumsal ve yönetim gücünde erozyon ve çalkantılı jeopolitik ortam ile artan siyasi riski ise Türkiye ekonomisinin önündeki güçlükler olarak tanımladı. Kredi notu görünümü başlığı altındaki bölümde Türkiye’nin görünümünün durağan olduğunu hatırlatan Moody’s, TCMB’nin politika faizinin %8,5 seviyesinden %40 seviyesine geldiğini ve ortodoks para politikasına dönüşün kesinlikle olumlu olduğunu belirtti. Raporda manşet enflasyonun yakın vadede daha da artmasının muhtemel olduğuna ve enflasyon beklentilerinin oldukça yüksek kalmaya devam ettiğine de dikkat çekildi. Büyümede keskin bir yavaşlamanın da başka bir önemli risk oluşturduğunu belirten Moody’s bunun mevcut Ortodoks politikalardan, geleneksel olmayan politikalara geri dönüş riskini yükselteceği uyarısında bulunuyor. Görünümde yükseliş sağlayabilecek faktörler başlığı altında “Sıkı parasal duruşun sürdürülmesi ve ücret anlaşmalarının TCMB’nin enflasyon hedefiyle uyumlu olması halinde görünüm pozitife dönebilir” şeklinde bir ifadeye yer verilen raporda, cari açığın azaldığına ve döviz rezervlerinin arttığına dair daha fazla işaret gelmesinin de not açısından olumlu olacağı belirtildi. Görünümde düşüşe yol açacak faktörler başlığı altında ise, Ortodoks politikalara geçişin 2021’in başlarında olduğu gibi kısa ömürlü olması ve daha fazla makroekonomik stresin ortaya çıkması halinde not görünümünün de kredi notunun da aşağı çekilebileceği ifadesine yer verildi.