Şebnem TURHAN
Yurtiçinde ve yurtdışında artan getiri arayışı şirketlerin de finansman ihtiyacıyla birleşince özel sektör dümeni alternatif finansman kaynaklarına kırdı. Özellikle yeni ekonomi yönetimiyle birlikte parasal sıkılaştırma özel sektörün tahvil ihraçlarının artmasına neden olurken Sermaye Piyasası Kurulu haftalık bültenleri kira sertifikası ihraçlarında da paralel bir durum olduğunu ortaya koydu. Bu yıl ekim sonuna kadar 271 şirket 604 milyar 26 milyon 900 bin liralık 40 milyar 516 milyon 95 bin dolarlık, 1 milyar 250 milyon Euroluk tahvil ihraç izni aldı. Aynı şekilde 57 şirket de kira sertifikaları için yılın ilk 10 ayında 179 milyar 165 milyon 500 bin liralık ve 550 milyon dolarlık ihraç izni onayını kazandı.
Tıpkı tahvil ihraçlarında 502 milyar 622 milyon 550 bin liralık ve 15 milyar 166 milyon dolarlık kısmının haziran sonrasında olduğu gibi kira sertifikalarında da 179.2 milyar liralık rakamın 152 milyar 365 milyon 500 bin lira ve 500 milyon dolarlık kısmı haziran – ekim döneminde gerçekleşti. Sadece ekim ayında ise 105 milyar 710 milyon 400 bin liralık ve 500 milyon dolarlık kira sertifikası ihraç tavanı izni alındı. Ocak mayıs döneminde ise sadece 26 milyar 800 milyon liralık onay alınmıştı.
Yılın ilk 5 ayında sadece 10 şirket onay aldı
SPK bültenlerine göre bu yılın ilk ayında 4 şirket 21 milyar 100 milyar lira ve 50 milyon dolarlık kira sertifikası ihracı tavanı onayı aldı. Şubatta sadece Kayseri Şeker 2 milyar liralık kira sertifikası ihraç onay iznini alırken, mart ayında üç şirkete veriler onay 3.1 milyar lirayı buldu. Nisanda sadece Biotrend’in 100 milyon liralık, mayısta da Albaraka Türk’ün 500 milyon liralık ihraç iznini onayladı SPK.
Haziranla birlikte yeni ekonomi yönetimiyle devreye alınan sıkı para politikası kira sertifikası ihraçlarında da yavaş yavaş hareketlenmeye neden oldu. SPK bültenlerine göre haziranda 5 şirket 2.8 milyar liralık kira sertifikası ihracı tavanı için onayını aldı. Temmuzda şirket sayısı 6’ya ihraç tavanı izin miktarı da 6 milyar 435 milyon liraya yükseldi. En yüksek ihraç tavanı onay başvurusu 5 milyar lira ile temmuzda Kuveyt Türk’ten geldi.
Eylül ve ekimde ihraçlar gaza bastı
Ağustosta ayında da 6 şirketin başvurusu onaylandı. En yüksek onay başvurusu 14.5 milyar lira ile Albaraka Türk’ün oldu. Ağustosta verilen toplam kira sertifikası onayı 18.2 milyar lira hesaplandı. Eylül ayına gelindiğinde ise 11 şirket SPK’dan izin aldı. Alınan ihraç tavanı onayı 19 milyar 220 milyon liraya yükseldi. TMO’nun 10 milyar liralık onayı öne çıkarken özel sektör şirketlerinin ilgisinde artış gözlendi.
Geride bıraktığımız ekimde ise tam 19 şirket SPK’dan kira sertifikası ihracı için onay aldı. 18 tanesi TL cinsi, Ziraat Katılım ise 500 milyon dolarlık izin aldı. Toplam kira sertifikası ihraç miktarı da 105 milyar 710 milyon 400 bin liraya fırladı. Ziraat ve Vakıf Katılım’ın 30 milyar liralık, Emlak Katılım’ın 20 milyar liralık, Kuveyt Türk’ün de 10 milyar liralık kira sertifikası ihraç onay başvuruları ekimde rakamın geçen aylara göre katlanmasını da sağladı.
Ancak özel sektör şirketlerinin de 100 milyon lira ve üzeri ihraçları ekimde daha da çoğaldı.
Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) verileri de ilk 9 ay itibariyle katılım bankacılığı sektöründe 49.9 milyar liralık sukuk ihracı yapıldığını ortaya koydu. Geçen yılın toplamında 82.9 milyar liralık, 2021 yılında ise 96.9 milyar liralık sukuk ihracı gerçekleştirmişti katılım bankaları.
TÜRKİYE’DE SUKUK İHRACINA TALEP BÜYÜYOR
Servo Capital Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Kızıroğlu, tahvil ve bono dışında sukuk ihraçlarının da farklı yatırımcı kitlesine hitap ettiğini dile getirerek, şunları söyledi: “Sukuk ihracıyla kendini fonlayan katılım bankaları ve finansal kurumlar da var. Dünyada sukuk ihraç eden katılım bankalarının kağıtlarını alan fon yöneticilerinin sayısı da artıyor. Dünyada artan bir trend haline geldi. Türk şirketlerinin yurtdışından borçlanmalarında da Körfez Bölgesi’ne sukuk ihraçları öne çıkıyor. Türkiye’de de sukuk ihraçları dünyadaki genel trende uygun olarak artış gösteriyor.” Türkiye’de de sukuk ihraçlarına talep büyümesi yaşandığını vurgulayan Kızıroğlu, “ Esasında bir borç enstrümanı gibi görünmüyor. Sukuk ihraççısı bir varlığa sukuk ihracını dayıyor, o varlığa ihraççıyla birlikte yatırım yapılıyor. Ve yatırımcı vade sonunda o varlıktan gelen getiriyi alıyor. Faizsiz ve o nedenle faizsiz enstrüman ihtiyacı olan fon yöneticilerine sunuluyor. Faizsiz şekilde kendini fonlamak isteyen ihraççılar ve katılım bankaları bu ihraçlardan faydalanıyor” dedi.