Mehmet KAYA
Bütçe, eylül ayında 129 milyar 218 milyon TL açık verdi. Yılın ilk yarısındaki düşük bütçe açığı, ağustostaki aylık bazda fazla verilmesiyle devam etmişti. Eylül itibariyle yüksek miktarlı ilk açık gerçekleşmiş oldu. Böylece Ocak-Eylül döneminde açık 512 milyar 602 milyon TL’ye ulaştı. Yıl sonu bütçe açığı, ek bütçede 659.4 milyar TL olarak hedeflenirken, OVP’de 1 trilyon 663 milyar TL olarak tahmin edildi.
Eylül ayında bütçe giderleri yüzde 99,8, giderler içinde faiz giderleri yüzde 113,7, faiz hariç giderler yüzde 97,9 arttı. Zamların etkisiyle personel giderleri yüzde 118,5 artarken, deprem harcamaları nedeniyle sermaye transferleri yüzde 1480,5 oranında yükseldi.
Bütçe gelirleri ise yüzde 113,2 arttı. Kurumlar vergisi tahsilatı aylık bazda yüzde 199,7 artış gösterse de dönemsel olarak düşük seyrini sürdürüyor. Eylül ayında dış ticaretteki gelişmelere de paralel olarak ithalde alınan KDV’deki yüzde 71 artış, düşük artış kalemlerinden biri oldu. Fiyat artışlarını hızla yansıtan dahilde alınan KDV eylül ayında önceki yıl aynı aya göre yüzde 248,5 ÖTV yüzde 161,5, oranında arttı. Böylece eylül ayı, temmuz ve ağustos ayındaki bütçe fazlaların ardından harcamaların yansımasıyla yüksek bütçe açığı verilen ay oldu.
9 aylık bütçe açığı 512.6 milyar TL
Temmuz ayında kabul edilen ek bütçe ile yılsonunda 659.4 milyar TL’lik bütçe açığı hedeflenmişti. Eylül ayı içinde açıklanan OVP’de ise yılsonu bütçe açık tahmini, ek bütçeden 1 trilyon TL’yi aşan bir ekle, 1 trilyon 663 milyar TL olarak yer aldı. Eylül ayındaki yüksek açıkla, ocak-eylül döneminde bütçe açığı yılsonu hedefine yaklaştı. Yine de OVP’deki tahminin altında gerçekleşti. Yılın kalan 3 ayında yüksek harcama beklense de, bütçe açığının OVP tahmininin altında kalma olasılığı bulunuyor.
Ocak-eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre bütçe giderleri yüzde 95,6, bütçe gelirleri yüzde 74,2 arttı. Giderler içinde faiz giderlerinin artışı 9 aylık dönemde yüzde 127,3 oldu. Faiz hariç giderler yüzde 92 arttı. Giderler içinde personel giderleri yüzde 117,8, sermaye transferleri yüzde 492,6 oranında arttı. Sermaye transferlerindeki artışın ana kaynağını deprem harcamaları oluşturdu.
Gelirler içinde gelir ve kurumlar vergisindeki sırasıyla yüzde 93,9 ve yüzde 31,4 oranındaki artışlar, vergi gelirlerindeki yüksek artışı sınırlayan kalemler olarak öne çıktı. Buna karşılık fiyat artışlarını hızlı yansıdan dahilde alınan KDV yüzde 175,5, ÖTV yüzde 119,3, BSMV yüzde 119,4 oranında arttı. İthalde alınan KDV de yüzde 54,9 ile düşük artış kaydeden kalemlerden oldu.
Gelirlerde gerçekleşme düşük kaldı
Eylül ayı sonu itibariyle yılın 9 aylık döneminde, gelir kalemlerindeki gerçekleşme ek bütçe ile hedeflenen tutarların altında kaldı. Genel olarak bütçe gelirlerindeki gerçekleşme hedefin yüzde 69,8’i, vergi gelirlerindeki gerçekleşme yine aynı oranda yüzde 69,8 oldu. Gelir vergisinde üç çeyreklik gerçekleşme yüzde 66,4, kurumlar vergisinde yüzde 62,4 olarak gerçekleşti.
TSKB Ekonomik Araştırmalar yayımladığı notta, eylül ayı verilerinin detaylarının hükümetin vergi artışlarının etkilerinin sürdüğünü teyit ettiği belirtilerek mülkiyet ve tüketim üzerinden alınan vergi tahsilatlarındaki yükselişlerin güçlü seyrettiği kaydedildi. Vergi dışı gelirler tarafında ise negatif faizli ihraç edilen enflasyona endeksli tahvillerden elde edilen gelirlerdeki düşüşün toplam bütçe gelirinin artırışı sınırladığına dikkat çekildi.
Vergi ayarlamalı gelirleri destekliyor
Notta şu noktalara işaret edildi: “Giderler eylül ayı itibariyle bir miktar hızlansa da artış hızının gelirlerin gerisinde kaldığı gözleniyor. Geçen yıl aynı dönemde 161.6 milyar lira fazla veren faiz dışı denge ise 41.7 milyar lira açık verir konuma geldi. Temmuz ayı itibariyle hayata geçen vergi ayarlamaları gelirleri desteklemeyi sürdürecek bir unsur iken iç talepteki yavaşlamanın boyutunun toplam vergi tahsilatlarının performansı açısından önemli olacağını düşünüyoruz. Giderler tarafında ise deprem sonrası yeniden inşaat faaliyetlerinden dolayı artışlar sürse de, hayata geçirilebilecek tasarruf tedbirlerinin performansının toplamda bütçedeki bozulmanın boyutunu belirleyeceğini değerlendiriyoruz.”
Açığın OVP tahminin altında kalma ihtimali yüksek
Garanti Yatırım’ın notunda da Orta Vadeli Program’a göre 2023 ve 2024 yılında merkezi bütçe açık/GSYH oranı tahmininin her iki yıl için de yüzde 6,4 olduğu hatırlatılarak, yılın üçüncü çeyreğinde bütçe performansında iyileşme olsa ad OVP’de yer alan merkezi bütçe açık tahminlerinin yılın son çeyreğinde bütçe performansının belirgin kötüleşeceğine işaret ettiği kaydedildi. 2023 merkezi bütçe açık tahmini olan 1 trilyon 633 milyar lira dikkate alındığında son çeyrekte bütçe açığı beklentisinin 1 trilyon 120 milyar lira ile oldukça yüksek olduğu vurgulanan notta, geçen yıl son çeyrekte merkezi bütçe açığının 93.6 milyar lira olduğu düşünüldüğünde OVP’ye göre yılın son aylarında bütçe açığının çok hızlı genişleyeceği öngörüldüğü ifade edildi. Notta ancak ocak eylül bütçe performansı dikkate alındığında 2023 bütçe açık gerçekleşmesinin OVP tahmininin altında kalma ihtimalinin yüksek olduğu vurgulandı.