Avrupa Merkez Bankası (ECB) ekonomistlerin sıkılaştırmaya ara vereceği yönündeki beklentilerine rağmen geçtiğimiz haftaki para politikası kurulu toplantısında üç temel politika faizini 25 baz puan artırdı. Temmuz 2022’de başlayan faiz artırımlarına üst üste onuncu ayda da devam etmeyi seçen bankanın kararını her toplantı sonrasında olduğu gibi piyasa reaksiyonları izledi. En belirgin reaksiyonlardan biri ise euro/dolar paritesinden geldi. Euro ECB’nin faiz artırımının ardından dolar karşısında yüzde 0,89’luk kayıpla 17 Mart’tan bu yana görülen en düşük seviyeye geriledi. Normal koşullarda faiz artırımı sonrası değer kazanması beklenen Euro, kararın ardından 1,0629’a kadar düştü ve günü 1,0635 dolayında tamamladı. Sadece dolar karşısında değil, önde gelen ekonomilerin neredeyse tamamının para birimi karşısında değer kaybeden Euro için önümüzdeki haftalara ilişkin beklentiler de pek parlak değil. CIBC Capital Markets FX Baş Stratejisti Bipan Rai Euro’nun dolar karşısında kısa vadede 1,05’e kadar gerilemesini beklediklerini belirtiyor. Analist beklentilerine göre, üst üste dokuz haftadır değer kaybeden Euro’daki kan kaybı devam edecek. Bank of America stratejistleri geçen hafta yayınladıkları araştırma notunda, Euro’nun dolar karşısındaki seyriyle ilgili olarak yılın geri kalan kısmı için düşüş beklentisi içinde olduklarını belirttiler. Bank of America’ya göre, Euro için bu karamsar öngörünün en önemli nedeni zayıf seyreden ve daha da zayıflaması beklenen Euro bölgesi ekonomisine ilişkin makroekonomik veriler. Euro için tahmin aralığını aşağı çekenler arasında ABD’nin önde gelen bankacılık gruplarından Citigroup da bulunuyor. Adam Pickett liderliğindeki Citigroup analistleri, “Euro bölgesindeki durgunluk artık pek çok faktörün öncesinde geliyor” ifadesini kullandı. Euronun dolar karşısında bu yılın başında 1,0484’ü gördüğünü hatırlatan Nomura stratejisti Jordan Rochester da paritenin yıl sonundan önce 1,05’e gerileyeceğini söylüyor. En sert tahmin ise İngiliz bankacılık grubu HSBC’den geldi. HSBC analistleri ECB’nin faiz kararı sonrası yayınladıkları araştırma notunda, Euro’nun gelecek yılın ortalarına doğru dolar karşısında 1,02’ye kadar gerileyebileceğini ileri sürdüler.
Parite Türkiye için neden önemli?
Türkiye ihracatını ağırlıklı olarak euro, ithalatını ise ağırlıklı olarak dolar ile yapıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023’ün Ocak-Temmuz döneminde ihracatın yüzde 48’i euro, yüzde 45’i dolar ve yüzde 7’si diğer para birimleriyle yapılırken, ithalatın ise yüzde 28’i euro, yüzde 64’ü dolar ve yüzde 8’i diğer para birimleriyle yapıldı. Yani Türkiye ağırlıklı olarak dolar ile aldığı girdileri mamul ürüne çevirerek ağırlıklı olarak euro ile satıyor. Bu durum euro/dolar paritesi yükseldiğinde ihracatçılara avantaj sağlarken, parite düştüğünde ise dezavantaja neden oluyor.