Evrim KÜÇÜK
Doğanın binlerce yılda büyük zahmetlerle büyüttüğü elmas etik, çevreci ve insan dostu yeni bir formda vücut buldu; laboratuvar elması. Doğal elmasların yerine nispeten uygun fiyatlı, daha sürdürülebilir bu mücevheri tercih eden bir tüketim dalgası dünyanın her yerine yayılıyor. 20 milyar dolarlık bu pazarın Türkiye’deki öncüleri arasında bulunan TopHills, yeni nesil elmasla koleksiyonlar yaratıyor. Şirketin kurucusu tasarımcı Hanzade Topaloğlu, yapay elması ‘mücevherde çığır açan buluş’ olarak niteliyor.
Doğaya zarar vermeden parlayın!
Hanzade Topaloğlu, “Dünyada her şey evriliyor. Elmas sektörü de öyle. Sürdürülebilir dünyada artık tüketici tercihleri farkındalıkla değişiyor” diyor. İşte bu farkındalığın tetiklediği evreni koruyan ve insana etik bir şekilde hizmet eden yeni nesil elmaslar kadınların ışıl ışıl parlamasını sağlıyor.
Yapay elmasın üretim ve avantajlarını anlatan Topaloğlu, “Aslında dünyadaki uygulamalarına bakıldığında laboratuvar elması çok da yeni değil. Ancak ülkemizde mücevher sektörü daha geleneksel bir bakış açısına sahip olduğundan, Türkiye’de mücevher sektöründe bu farkındalık Tophills tarafından yaratılmaya başlandı. Müşteri bilincinin hızla değiştiği ve sürdürülebilir mücevhere talebin artık ülkemizde giderek daha da güçlendiğini görüyoruz” diyor.
Yapay elmasın dünyadaki kullanımı hakkında Topaloğlu, “Özellikle ABD, Rusya ve birçok dünya mücevher markasının çıkış yeri olan İsviçre’de oldukça büyük bir payı olan Laboratuvar elmasları birçok mücevher markası tarafından kullanılmaya başlanmıştır” diye ekliyor. Doğal ve yapay madenin üretim süreciyle ilgili olarak da şu bilgileri veriyor:
Tüp bebekten hiçbir farkı yok
“Doğal elmas gibi Laboratuvar elmasları da yüzde 100 karbon ve yüksek ısıyla birleşen basınç sonrasında ortaya çıkıyor. Yani doğal üreme ortamı laboratuvarda sağlanmış oluyor. Buna en iyi örnek, tüp bebektir. Tüp bebek nasıl insansa, bu taş da yüzde 100 elmastır. Bir çocuğun tüp bebek yöntemiyle mi yoksa normal bir doğumla mı dünyaya geldiğini ancak hastane raporuyla anlarsınız. Yapay elması da ancak oluştuğu laboratuvardan kimliğinin çıkarıldığı uluslararası gemoloji sertifikasından anlayabilirsiniz.
‘Doğuştan kimlikli olan elmas‘ bir elmastan daha fazlasıdır
Laboratuvarda oluşturulan elmasların içinde ancak 30 kat büyüteçli mercekle görülebilen kimlik numaraları bulunuyor. Bu numaralardan taşın ne zaman üretildiğinden nasıl el değiştirdiğine kadar tüm bilgilere ulaşılabiliyor. Bu nedenle aslında ‘kimlikli’ olarak nitelendirilen etik bir ürün satın almış oluyorsunuz.
Tophills olarak biz müşterimize el değmemiş sıfır ürünü sertifikasıyla birlikte teslim ediyoruz. Bu taşı ilk siz kullanıyorsunuz. Ürünü her zaman müşterinin ismine kayıtlı tutuyoruz. Böylelikle kayıt dışı bir el değiştirme olayı olduğunda ürünün sahibi net bir şekilde kanıtlanabiliyor.“
Fiyatı doğal elmasın 3’te 1’i kadar
Yapay elmasın doğal elmastan ayırt eden belki de tek unsur fiyatı. Zira laboratuvar elmasları; elmasın en iyi kesimde ve en iyi renk ve berraklıkta üretilebilen halini tüketiciye karat özgürlüğü de sunarak 3’te 1’i fiyatına mal oluyor. Örneğin; 1 karat D rengi VVS1 özelliğindeki bir tektaş yüzük maden maliyetleri sebebiyle yaklaşık 10.000 dolara mal olurken; laboratuvar elmasında bu özelliklere sahip bir pırlanta 3500 dolar. Yapay elmasın sadece teknoloji maliyetinin olması, büyük madencilik faaliyetleriyle çıkarılan doğal taştan çok daha ucuza satılmasını sağlıyor. Elmasın artık eskisi kadar büyük bir yatırım aracı olarak görülmemesi nedeniyle doğal elmasın fiyatının da reel piyasada gerilemeye başladığı görülüyor. Fiyatların izlendiği Rapaport’ta hem doğal hem de laboratuvar elmaslarının fiyatlarının takip edildiğini belirten Topaloğlu, iki taş arasında önceki yıllardaki gibi fiyat uçurumu olmasa da, halen ciddi bir fiyat avantajı sunduklarını vurguluyor. Dahası yapay elmas yüzde 50 geri dönüştürülebilir olduğundan ‘sürdürülebilir’ bir mücevher bileşeni olarak karşımıza çıkıyor. Hanzade Topaloğlu, “Laboratuvar elmaslarının tüketiciye geri dönüşümü oranı dolar üzerinden kayıt edilerek tüm dünyada yüzde 50’dir. Bugün son teknoloji bir cep telefonuna bile binlerce dolar ödeyerek satın alıyoruz ve yeni versiyonu çıktığında eskisi bir işimize yaramıyor. Ancak elmas tarihten günümüze her zaman elmastır. ‘Yeni dünyanın’ mücevheri diyebileceğimiz bu bilim harikası elmaslar tüm özellikleriyle ömürlüktür” değerlendirmesinde bulunuyor.
1 karat elmas 3 haftada üretilebilir!
Binlerce yıl süren doğal üretim ortamı laboratuvar ortamına taşınıyor. Başlıca iki üretim yolundan bir tanesi ‘Yüksek Basınç Yüksek Isı metodu. Bu metotta, yerküre içerisinde elmasların doğal olarak şekillendiği ortamı canlandırmak için çok şiddetli basınçlar kullanılıyor. Bir diğer yöntem de Kimyasal Buhar Biriktirme yoludur. Bu da, çok yüksek ısılarda oluşan plazmadan karbon ayrıştırılması yöntemine dayanıyor. Örneğin 1 karatlık taş ortalama 3-4 hafta zarfında üretilebiliyor. Ayrıca istenilen karat ve renkte üretim yapma şansı da bulunuyor. Kendilerinde 14 karatlık bir taş bulunduğunu söyleyen Hanzade Topaloğlu, daha büyüklerinin de üretilebildiğini kaydediyor.
Kalitesi çok daha yüksek
Topaloğlu, laboratuvar elmasın daha yüksek kaliteye sahip olduğuna dikkati çekerek, “Bir diğer avantaj ise iyi işlendiğinde madenlerden gelen taşlara göre daha kaliteli olması. Çünkü kontrollü üretiliyor, kusursuz bir şekilde kesiliyor ve cilalanıyor. Bu nedenlerden ötürü daha iyi bir malzeme ortaya çıkıyor” diyor. Laboratuvar elmasları fiziksel, kimyasal ve optik olarak tüm özellikleriyle %100 elmaslar olarak yalnızca mücevher sektöründe kullanılmıyor. Uzay teknolojilerinde iletkenliği ve tıbbi teknolojide kesim ve benzeri fonksiyonlar için en iyi malzeme olarak karşımıza çıkıyor.
Küresel pazarın büyüklüğü 20 milyar $
Laboratuvarda üretilen elmasın küresel pazar büyüklüğe 20 milyar dolar olarak hesaplanıyor. Pazarın 2021-2030 döneminde ise yüzde 9.4’lik yıllık ortalama bileşik büyüme ile 50 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Birçok büyük mücevher markası koleksiyonunda laboratuvar elmaslarına yer verirken, dünyadaki en büyük elmas yataklarına sahip olan şirket De Beers de var. Lüks tüketimin öncülerinden LVMH, İsrail’in laboratuvarda yetiştirilen bir elmas girişiminde büyük bir hisse satın aldığında tüm mücevher endüstrisinin dikkatini çekmişti.