Ekonomist Ali Ağaoğlu ve gazeteci Hakan Güldağ bu hafta Şans Sohbetleri’nde, son kararların KKM, döviz hareketleri ve borsaya yansımalarını masaya yatırdı.
Güldağ: Merkez Bankası Başkanı, İSO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’nda “Artık TL’ye geçiş zamanı geldi” mesajı verdi. Arkasından KKM’ye ilişkin düzenleme geldi. TL’den dönüşümlü KKM’de belli bir çözülme oldu. Şimdi de dövizden dönüşümlü KKM’yi daha hızlı çözmeyi hedefleyen bir adım atılıyor.
Ağaoğlu: KKM’nin mutedil bir çözümü isteniyor. Sert bir şekilde de çözebilirsiniz ama artçı depremleri can yakıcı olabilir. O yüzden daha yumuşak çözmeniz gerekiyor. Başka enstrümanlar da kullanılabilir. Bankaların KKM’lere dövize endeksli kredi veren mekanizmalar oluşturduğunu da görebiliriz.
Güldağ: Ağustos’ta KKM 3.4 trilyon lirayla zirveydi. Bunun yaklaşık 1.2 trilyonu TL’den dönüşen KKM’ydi. KKM yaklaşık 700 milyar lira azaldı. Çoğu TL’den…
Ağaoğlu: Cazibesi olmayan faiz oranları uygulanınca çözülme oldu.
Güldağ: Şu sıralar TL KKM’ye verilen faiz yüzde 12-15 civarında. Mevduat faizi 50’de iken… Ne olur?
Ağaoğlu: Çözülme yine de kademeli olur. Radikal olmaz. Öyle de olmalı. Merkez’in rezervlerini güçlendirmesi, harcanabilir kaynak ayırması lazım. Faizi hızlı artırmak, KKM’yi ise yavaş çözmek lazım. Döviz KKM’de çözülme yavaş çünkü güven arayışı devam ediyor.
Güldağ: Gaye Erkan’ın “algı, kabul, itibar” üçlüsüne gelip dayanıyor iş. Ama o algı henüz tam oluşmadı.
Ağaoğlu: Arada dinlenebilirsiniz ama tökezlemeyeceksiniz. Güven artırıcı adım ihtiyacı sürüyor.
Güldağ: Doğrusu atıyor TCMB…
Ağaoğlu: Aslında TCMB’den gelen hamlelerle, yabancıların iki kritik sorusuna cevaplar da veriliyor.
Güldağ: Hangi sorulara?
Ağaoğlu: Bir, ‘KKM’yi nasıl çözeceksiniz?’ Buna cevabı, “Yavaş ve kademeli. Bunun için de değişik adımlar atacağız” yönünde verdik.
Güldağ: Yabancı başka ne diyor?
Ağaoğlu: Şimşek’in seçimden sonra kalıp kalmayacağını soruyor.
Güldağ: Son faiz artırımları ve açıklamalar, bu sorunun daha az sorulmasını da sağlayacak sanki. Yeni ekonomi yönetiminin ömrü uzadı.
Ağaoğlu: Bende de öyle bir kanaat oluştu. Bunun piyasalara sirayet edip etmediğini görmek zor ama kur tarafında görece istikrar var. ‘Haydi döviz alalım’ çabası da yok. İyi haber.
Güldağ: S&P durağandan pozitife çevirdi Türkiye’nin görünümünü. Önce Fitch’ten gelmişti Moody’s de bu ay açıklayacak. Ama hava döndü, TL’den yana esiyor gibi rüzgarlar.
Ağaoğlu: Moody’s’den de bankalara gelmişti. Şimdi S&P’nin de görünümü pozitife çevirmesi iyi haber.
Güldağ: Rutin dışında geldi not artırımı o da dikkat çekiciydi. Bir an önce durumu ilan etmek istemişler anlaşılan. Avrupa’nın en büyük varlık yöneticisi Amundi de fikir değiştirdi. TL’nin daha da değer kaybedeceği görüşünden vazgeçti. Şimdi diyorlar ki, “sınırlı da olsa TL’yi portföyümüze dahil etmeye başladık.”
Ağaoğlu: Sendeki bu iyimser yaklaşımlar bana da bulaştı galiba. Üstümüze düşenleri yapmaya devam edersek S&P’den bir sonraki hamle not artışı olur. 3 seviye var. Durağandaysanız bir şey yapmayacağım demektir, eğer pozitifse bir sonraki değerlendirmede ya durağana çevirecek ya da not artışına gidecek. Negatife almışsa da sonraki hamlenin not indirimi olacağı anlamına geliyor. Şu andaki haberler ekonomi yönetimine kredibilite kazandıran şeyler.
Güldağ: Piyasayı da etkiler…
Ağaoğlu: Dövizde beklenen yukarı yönlü bir hareket var. Onun boyunun kısa kalmasına ve TL’ye olan güvenin daha hızlı inşa edilmesine bir katkıda bulunur. Borsada doping etkisi yapmasa da pozitif bir hava yarattı. Özellikle bankalar tarafında daha pozitif bir hava yarattı. Ben çok önemli bir para girişine yol açmayacağı için borsada hareketin görece sınırlı kalacağını düşünüyorum.
Güldağ: Özellikle ihracatçının, sanayicinin beklediği hareketin boyu kısa kalabilir. Eylülden beri kontrollü sabit artışlı kur rejimi var. Her gün küçük küçük ama sürekli yükseltiliyor kur. Eğer beklendiği gibi para girişi hızlanırsa -ki sinyaller geliyor, TL değer alır. Seçimden sonra yukarı yönlü sıçramanın düzeyi de 40-45 TL’ye çıkmaz.
Ağaoğlu: Kabul ediyorum ki, dövizde bir düzeltme ihtiyacı var. İhracatçılar fiyat yapamıyoruz diyor.
Güldağ: Big Mac Endeksi de öyle diyor. ABD’deki Big Macle Türkiye’deki Big Mac aynı düzeye geldi.
2030 sonrası petrolde ‘alıcı piyasası’ olacak
Güldağ: OPEC toplantıyı yaptı, petrol düştü.
Ağaoğlu: Kalıcı bir düşüş yok ama OPEC’te bir problem var. Petrol üreticisi ülkelerin atladıkları önemli bir durum var. Çin’den resmi açıklama bekliyorum 2024’ün yılın ilk yarısında.
‘Tarihimizdeki en yüksek petrol talebini gördük, şimdi düşüşe geçiyoruz’ diye… OPEC toplantısı öncesi 84 dolara kadar çıkan petrol bu hafta 80 dolara geldi.
Güldağ: Bundan kim faydalanıyor?
Ağaoğlu: Amerika. Rusya ve Suudi Arabistan petrol fi yatlarını artırmak için üretimlerini 10 milyonun altına çekti. Amerika günde 13 milyon varil üretiyor artık.
Güldağ: ABD hala petrolden para yapıyor…
Ağaoğlu: Amerika’nın da bunu yapmasının sebebi petrol çağının 2040-2050 yıllarında biteceği varsayımı. Önümüzde büyük yükselişler yok artık. Tahminim 2024 için 65- 75 dolar bandı. Bu yılı da 75 dolarla kapatırız. Bizim için iyi çünkü bundan bizim gibi gelişmekte olan ülkeler faydalanacak.
Güldağ: Ana trend düşüş o zaman…
Ağaoğlu: OPEC artı Rusya ile satıcı ağırlıklı şekillenen petrol piyasası 2030’dan sonra alıcı ağırlıklı oluşacak. Trend bu yönde.
Bu kez yükselişte altın belirleyici konumda
Güldağ: Ons altın hızla yükseldi. Ne olur?
Ağaoğlu: Gümüş ve altın özellikle ayrışıyor. Bakır eşlik eder gibi yaptı ama edemedi. Diğer endüstriyel metaller de öyle.
Güldağ: Nedir bunun arkasındaki sebep?
Ağaoğlu: İki majör sebep var. Biri ABD’de 10 yıllık tahvil getirisi ekim sonunda 5,02’lere kadar gelmişti, 4,24’lere kadar geriledi.
Güldağ: Yani bu bize ne söylüyor?
Ağaoğlu: İki şey söylüyor: Merkez bankalarının faiz artış döneminin artık sonuna gelmişiz. Fed Başkanı’nın da ‘olması gereken seviye’ olarak hesapladıkları bir modele göre, ‘son 25 yılın en sıkı dönemine geldik’ diye bir saptaması var. Doğal oran dedikleri bir şey bu. Öyleyse, Fed faizinde yeni bir artış olmayacak düşüncesi herkese hakim. Faiz artışı olmayacaksa bir sonraki hamle faizi indirimi olur düşüncesi hakim. O zaman geriye ne kaldı, neye bakalım deyince, değerli metaller enflasyon dönemde artmamıştı. ‘Faizler düşecek buraya gidelim’ dediler.
Güldağ: Bizim ihracatçıların dövizdeki boşluğu almamız lazım dedikleri gibi…
Ağaoğlu: Aynen. Bizim ihracatçının yaşadığı durumu değerli metal üreticileri de yaşıyor. Aradaki enflasyon farkını almak istiyorlar. Faiz artışında daha fazla devam etmediği durumda Euro-dolar arasındaki faiz makası Euro lehine daha uzun süre devam edecek düşüncesi -ki ben katılmıyorum- Euro’yu da artırdı. O da 1.10.19’a çıkmış.
Güldağ: Sen neden katılmıyorsun?
Ağaoğlu: Yeni bir rekor beklemiyorum Euroda zaten kaldı bir ay yılsonuna…
Güldağ: Altın ve gümüşe ne diyorsun?
Ağaoğlu: Gümüş altına göre daha fazla yukarı çıktı. Gümüşün hareketi 4 Ekim’deki 20,80’lerden 25,47 dolar ile rekor gördü. Çok sert ve hızlı yükseliş. Dolar bazında yüzde 22,89’luk bir hareket demek. Altındaki hareket aynı dönemde yüzde 11,1.
Güldağ: Bundan sonra ne olur altında?
Ağaoğlu: Altının zirvesi 2.075 seviyesi. Ben halen daha altında yeni bir zirve beklemiyorum. Gümüşte de yeni zirve görülmesini beklemiyorum. Gümüşte yeni zirve 30 dolarlarda olur. Gümüşteki sert yükselişin bir yerde kendisini düzeltmeye bırakması lazım, bu kar cebe yakışacak kadar büyük kar. Bu kez altın belirleyici olacak. 2.070’e giden altın görürsek gümüş de 30 dolara gider. Kısa sürede yeni zirveye gidecek gibi görünmüyor. Altında yeni kritik eşik 2075-2095 bandı. Ben beklemiyorum.
Borsada Noel baba rallisi görürüz ama…
Güldağ: Noel baba rallisi gelir mi bu ay?
Ağaoğlu: Noel baba rallisi dediğimiz, yani 8 bin 562 puanın üzerine çıkar mıyız? Belki yaklaşırız ama bu seviyenin üzerine çıkılmasını beklemiyorum bu yıl. Faiz artışı gerek değerlemelerde, gerek portföy tercihlerinde kendini gösterecektir. Bunun yansımasını en çok piyasa değerleri orta ve küçük şirketlerde ciddi değer kayıpları olarak görüyoruz. Endeks, hafif düşüyor hafif yükseliyor diye görüyoruz ama düşük faizden değerlenen hisse grubu bu işten olumsuz etkilenmeye başladı bile. Endeks bazında bir Noel baba rallisi çabası olacaktır. Ama Borsa İstanbul’u yeni rekora götürecek bir ralli olmaz.