Şebnem TURHAN
Türkiye’de cari denge mayısta 7 milyar 933 milyon dolar açık verdi ve 7,4 milyar dolar seviyesindeki beklentilerin üzerinde geldi. Merkez Bankası verilerine göre 5 aylık cari açık 37 milyar 696 milyon dolara, yıllıklandırılmış cari açık da mayıs itibariyle 59 milyar 961 milyon dolara yükseldi. Bu yılın tüm aylarında resmi rezervlerde kayıp yaşanırken mayısta 16 milyar 578 milyon dolar, ilk 5 ayda ise 39 milyar 23 milyon dolar kaybedildi. İlk 5 ay sadece 12,8 milyar dolar sermaye girişi gerçekleşti. Bu miktarın, 12,4 milyar doları Merkez Bankası’nın swap ve mevduat anlaşmalarından kaynaklandı. Net hata noksanın da bu yıl şubat hariç sürekli negatif olması ile sermaye girişlerinin kısıtlılığı cari açığın finansmanın da yıl boyu rezervlerden karşılanması sonucunu doğurdu.
Enerji ve altın hariç denge açık verdi
Verilere göre geçen yıl mayısta 5,8 milyar dolar olan cari açık bu yıl mayısta 7,93 milyar dolara çıktı. Altın hariç cari açık geçen yılkı 4,5 milyar dolar seviyesinden 5,3 milyar dolara yükselirken, enerji hariç cari açık ise 339 milyon dolardan 3,9 milyar dolara yükseldi. Geçen yıl mayısta 988 milyon dolar fazla veren altın ve enerji hariç cari denge ise bu yıl mayısta 1,3 milyar dolar açık verdi. Ödemeler dengesi tanımlı mal ihracatının geçen yıla göre yüzde 12,45, ithalatın ise yüzde 14,45 artması dış ticaret açığının yavaşlasa da artmasına neden oldu. Enerji fiyatlarındaki düşüşle enerji ithalatı gerilese de altın ithalatının artmaya devam etmesi dikkat çekti. Bu veriler ışığında ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı geçen yıl mayıstaki 8,8 milyar dolardan bu yıl mayısta 10,5 milyar dolara çıktı. Hizmet gelirleri yavaşlayarak da olsa mayısta artışını sürdürdü ancak hizmet giderlerinde artış daha hızlı oldu. Geçen yıl mayısa göre net taşımacılık gelirlerinde yüzde 0,1 geriledi, net seyahat gelirlerinde yüzde 1,9’luk sınırlı bir artış yaşandı. Ancak, fikri mülkiyet hakları ve telekomünikasyon, bilgisayar ve bilgi hizmetleri gibi kalemlerdeki bozulma yüzünden toplam hizmet gelirlerinde yüzde 2,2 gerileme oldu. 861 milyon dolar olan geçen yıl mayıstaki birincil gelir hesabından çıkış 2023’ün aynı ayında 1,3 milyar dolara ulaştı.
Doğrudan yatırımlar gayrimenkul alımı
Finansman kaleminde ise doğrudan yabancı yatırımdaki yavaşlama öne çıktı. Yabancı yatırımcıların doğrudan yatırımları sadece gayrimenkul alanında olurken bu kalem de önceki aylara göre ivme kaybetti. Verilere göre yurtdışı yerleşikler bu yıl mayıs ayında 356 milyon dolarlık gayrimenkul yatırımı yaptı. Toplamda doğrudan yabancı yatırım net girişi ise 89 milyon dolar oldu. Mayıs 2023’te yabancı yatırımcılar hisse senetlerinde 630 milyon dolar, devlet iç borçlanma senetlerinde 90 milyon dolarlık nette satış gerçekleştirdi. Portföy yatırımları kaleminden ise mayısta 1,4 milyar dolarlık çıkış oldu. Mayısta uzun vadeli borçlarda 208 milyon dolar, kısa vadelilerde 922 milyon dolarlık borçlanmaya gidildi.
Mayısta 1,2 milyar dolarlık sermaye çıkışı yaşandı. Mayısta resmi rezervler yaklaşık 16,6 milyar dolar azaldı. Net hata noksan kaleminden 7,4 milyar dolar çıkış meydana geldi. Yılın ilk 5 ayındaki rezerv kaybı 39 milyar dolar, net hata noksan kaleminden çıkış ise 13,7 milyar dolar oldu.
İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen, seçim öncesi dönemin son ödemeler dengesi verisinin sabit tutulan döviz kuru ve uygulanan aşırı genişleyici politikaların dış dengede yarattığı tahribatı gözler önüne serdiğini belirterek “Mayıs verileri cari denge, finansman ve net hata kalemlerinde üçü bir arada sert bozulma gösteriyor. Öncü veriler ise hazirandan itibaren dış ticaret, cari denge ve rezervlerde iyileşmeye işaret ediyor” dedi. Gürleyen şöyle devam etti: “7,9 milyar dolar cari açık, 1,2 milyar dolarlık finansman çıkışı ve 7,4 milyar dolarlık net hata noksan çıkışı toplandığında toplam 16,6 milyar dolar rezerv kaybı görülüyor. Bu 2020 Mart’tan bu yana en yüksek aylık rezerv kaybı. Haziranda rezerv kaybının yaklaşık seryüzde 60’ı geri alınacak. Haziranda 0,5 milyar dolar civarında cari fazla öngörüyoruz. Hisse senedi, DİBS ve eurobond ihraç, itfa ve yabancı hareketlerini netleştirdiğimizde portföyden 1,1 milyar dolar net giriş hesaplıyoruz. Yüksek frekanslı verilere göre haziranda TCMB’nin toplam rezervleri 10 milyar dolar artıyor. 2023 geneli için 45 milyar dolar olan cari açık tahminimizi 40 milyar dolara indiriyoruz.”
Mayısta 5 milyar dolar swaptan girdiği halde
Gedik Yatırım Baş Ekonomisti Serkan Gönençler, rezervlerdeki düşüşün mayısta daha da hız kazandığını belirterek şunları söyledi: “Mayısta 7,9 milyar dolarlık cari açığın üzerine konvansiyonel kanallardan 1,2 milyar dolarlık sermaye çıkışı ve bunun üzerine net-hata noksan kalemi üzerinden 7,4 milyar dolar daha çıkış yaşanmasıyla, resmi rezervlerde 16,6 milyar dolara varan bir kayıp yaşandığı görülüyor. Bu gerçekleşmenin TCMB’ye giren 5 milyar $ mevduat girişi olmasına rağmen oluştuğunu da eklemek lazım. Ocak-mayıs döneminde ise, cari açık 37,7 milyar $’a ulaşırken, konvansiyonel kanallardan 12,8 milyar dolar sermaye girişi, net-hata-venoksan üzerinden 14,1 milyar dolar sermaye çıkışı yaşanmasıyla, resmi rezervlerdeki kayıp 39,0 milyar dolara ulaştı. Bu dönemdeki 12,8 milyar dolarlık sermaye girişinin 12,4 milyar doları TCMB’nin yabancı merkez bankaları ile yaptığı swap/ mevduat anlaşmaları oluşturuyor. Bunun dışında, doğrudan yatırım kanalından girişlerin sadece 2,0 milyar dolar olduğu, bankaların ve şirketlerin net kredi borçlanmasının 0,8 milyar dolarla sınırlı kaldığı ve portföy kanalından ise Hazine’nin 3,7 milyar dolarlık net Eurobond ihracına rağmen 2,9 milyar dolarlık çıkış yaşandığı görülüyor.” Prof. Dr Erhan Aslanoğlu da bu yıl ilk 5 ayında cari açığın rezervlerden finansmanı eğiliminin artarak güçlendiğini belirterek “Haziran ile beraber yavaş yavaş dönüş başlayacaktır. Rezervlerden finansmanın bu kadar güçlenmesi politika değişimini de zaten kaçınılmaz kıldı. MB rezervlerinin kısa vadeli dış borç ile cari açığın toplamı olan 260 milyar dolar civarında olması gerekirken 100 milyar dolarlara gerilemesi sürdürülmesi çok zor bir durum yarattı. Finansman kalemleri yabancı ülkelerin doğrudan kredi ve mevduat kalemiyle kısmen desteklendi ama çok yetersiz kaldı. Piyasa dinamikleriyle, portföy yatırımı, doğrudan yatırım ve kredi girişlerini normalleştirecek, öngörülebilirliği yüksek ve kur riskini azaltan bir çerçeveyi yakalamamız gerekiyor” dedi.
Bakan Şimşek: Rezervlerde hızlı artış cesaret verici
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından Merkez Bankasının rezervleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Şimşek, önemli hedeflerinden birinin piyasa koşulları elverdiği ölçüde uluslararası rezerv birikimini sağlamak olduğunun altını çizerken; “26 Mayıs’ta 98.5 milyar dolar olan Merkez Bankası rezervleri, 30 Haziran’da 108.6 milyar dolar seviyesine çıkmıştır. Aynı dönemde net rezervler ise 14.2 milyar dolar iyileşme göstermiştir. Son dönemde rezervlerde gözlenen bu hızlı artış cesaret vericidir” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek aynı zamanda, rezerv artışına katkı sağlayacak dış kaynak sağlamaya yönelik çalışmaların da hızla devam ettiğine dikkat çekerek “İyileşmenin devamı için gereken adımları atmaya devam edeceğiz” dedi.