Şebnem TURHAN
Ekonomi yönetimi ve regülatör kurumlar bir süredir başta dolar kuru olmak üzere tahvil, kredi faizi gibi belli alanlarda belli seviyelerin aşılmamasına yönelik çaba gösteriyor. Uzmanların serbest piyasa ekonomisinden uzaklaşma riskini taşıdığı konusunda uyarıda bulunduğu bu adımlara en son Borsa İstanbul da eklendi. Deprem felaketi sonrasında atılan adımlarla düşüşün önüne geçilmeye çalışılırken son olarak da Türkiye Varlık Fonu’nun Ziraat Portföy üzerinden alım yapacağı haberi basına yansıdı. Geçen haftanın son işlem gününde 6’lı masanın dağılmasıyla yüzde 4’ün üzerinde sert düşen BİST100 endeksini Ziraat Portföy yaptığı 4.31 milyar liralık alımla tuttu. Uzmanlar BİST100’ün 4900-5000 seviyesinin altına düşürülmemesi için hamleler yapıldığını tıpkı dolar/ TL’de sürdürülen mantığın borsaya uygulandığını ifade etti.
Borsada alım hızlanırken Ziraat Portföy devreye girmedi
BİST100 endeksi geçen hafta cuma gününü gün içinde yüzde 4’ü geçen kaybına karşılık yüzde 0,93 düşüşle tamamladı. İşlem hacmi ise 120.8 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Yeni haftaya yüzde 0,61 yükselişle başlayan BİST100 endeksi özellikle bankacılık endeksinde yüzde 4’ü geçen yükselişlerin ve TCMB ile Suudi Arabistan arasında 5 milyar dolarlık depo mevduat hesabı anlaşmasının imzalanması haberiyle birlikte yüzde 2’yi aşan getiriye imza attı. Ardından geçen hafta 6’lı masanın dağılmasının ardından İstanbul ve Ankara büyükşehir belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın İYİ Parti ziyaretinin gerçekleşmesiyle Borsa İstanbul BİST100 endeksinde alımlar hızlandı ve yükseliş 3’ü bankacılık endeksinde ise yüzde 8’i aştı. Seçim fiyatlamalarının damga vurduğu dün uzmanlar TVF’nin de Ziraat Portföy aracılığıyla piyasada olmadığına vurgu yaptı. Ziraat Portföy’ün sadece düşüşlerde devre kesicinin etkinleşmesini önlemek için alım yaptığını ileri süren uzmanlar BİST100’ün 5000 puanın altına düşmesinin engellenmek istendiğine dikkat çekti.
Ziraat Portföy BYF’lerinde 4.14 milyar liralık yükseliş
Cuma günü Ziraat Portföy’ün borsa yatırım fonlarının değişimi incelendiğinde ise portföy büyüklüğünün 4.14 milyar lira arttığı görülüyor. TEFAS verilerine göre özellikle BİST30 endeksi ve likit banka endeksinde yoğunlaşan alımlarla dünün başlangıcında Ziraat Portföy’ün borsa yatırım fonlarının büyüklüğü 28.4 milyar liraya yükseldi. Deprem öncesinden yani 3 Şubat’tan itibaren incelendiğinde ise Ziraat Portföy’ün borsa yatırım fonlarının portföy büyüklüğündeki artış çok daha dikkat çekici. 3 Şubat kapanışta 10.7 milyar lira olan borsa yatırım fonlarının büyüklüğü tam 17.6 milyar liralık artış yaşadı. Ve yine en büyük artış yüzde 1681 ile BİST30 endeksi borsa yatırım fonu ile yüzde 869,2 ile BİST Likit Banka endeksinde yaşandı. Türkiye Varlık Fonu’nun Ziraat Portföy üzerinden borsadan alım hedefi ise 1 milyar dolar olarak basına yansıdı.
Kontrol edilemeyen tek ürün CDS kaldı
Piyasa uzmanlarının verdiği bilgiye göre, önce dolar/TL kurunda başlayan seviye tutma çabalarını ek menkul kıymet alımı zorunluluğu ile bankaların yönlendirildiği sabit kuponlu tahvil alım şartıyla tahvil faizleri izledi. Ve böylece piyasada serbest fiyatlamalarının önüne geçildi. Geçen yılın en gözde yatırım aracı Borsa İstanbul ise alternatifsiz kalmasının haricinde regülasyon veya müdahaleden uzak olarak görülüyordu. Ancak deprem felaketi sonrasında Borsa İstanbul’da da kontrollü dönemin kapısı açıldı. Konuya yakın bir kaynak “Önce kur sonra tahvil faizleri serbest piyasa ekonomisinden uzaklaşarak fiyatlanmaya başlamıştı. Geriye sadece borsa kalmıştı. Artık o da regülasyonlar ve TVF sayesinde serbest piyasa fiyatlamasından uzaklaşmaya başladı. İçinde TL olan her varlık sınıfı kontrol ediliyor. Kontrol edilemeyen tek ürün CDS. Çünkü tamamen döviz ile yurtdışı piyasada fiyatlanıyor” diye konuştu.