Barış ERKAYA
Özellikle ihracat cephesinde bir yandan durgun talep, diğer yandan ise Türkiye’nin teoride serbest fakat pratikte kontrollü kur politikası nedeniyle ihracatçı açısından dışarıya mal satmanın giderek daha da zarar üretir hale gelmesi nedeniyle tüm gözler biraz iç piyasaya çevrilmişti.
Fakat tüm dengeleri değiştiren en önemli gelişme maalesef on binlerce canımızı enkaz altında bırakan deprem oldu. Demir-çelik, çimento, konteyner üretimleri vesilesiyle metal yan sanayii, plastik sanayii gibi birçok sektör açısından artık 2023 başka bir senaryoyla değerlendiriliyor.
Tüm bunların yanında 2022’de zaten talebin ve karlılığın zirve yaptığı yenilenebilir enerji sektörü 2023’te de yeni zirvelere aday bir sektör olarak gösteriliyordu. Tüm bu beklentiler arasında 2022 yıl sonu finansal tablo dönemini de artık tamamlamak üzereyiz. Yani geçmiş bir veriye ilişkin beklentileri borsada satın alma ve satma açısından artık son günler diyebiliriz.
Sonra? Elbette seçim senaryoları ilk gündem olarak karşımızda. Fakat siyasetin dış etkileyen olarak rolünün ötesinde önümüzdeki haftalardan itibaren artık 2023 ilk çeyrek beklentileriyle birlikte içinde bulunduğumuz yılın fiyatlamalarına geçeceğimiz kesin.
2023’e hızlı girenler var
Biz de geçmişi bir kenara koyup geleceğe odaklanmak açısından 2023’te hem yeni ihaleler kazanan hem de yeni iş bağlantıları açıklayan şirketleri inceledik. 1 Ocak 2023’ten bugüne kadar yeni bir ihale kazandığını veya yeni bir iş bağlantısı kurduğunu, rakamlarıyla KAP’a bildiren şirketleri tek tek listeledik. Burada kriter, şirketlerin açıkladıkları ihale veya yeni iş bağlantısına ilişkin teslimleri 2023 yılı içerisinde başlatması oldu. Daha açık bir örnekle izah etmek gerekirse, örneğin Aselsan bir çok yeni iş bağlantısı bildirimi yapmış olmasına rağmen en yakın teslimatını 2024’ten itibaren yapacak olması nedeniyle bu sıralamalara giremedi. Yani araştırmamızda baz alınan nokta, elde edilecek satış hacminin 2023 bilançolarına yansımaları oldu. Bazı şirketler ise iş bağlantısı kurdukları şirketlerin gizlilik kararları gereği sadece yeni iş ilişkisini açıkladıkları fakat bu işe konu hacmi açıklayamadıkları için onlar da değerlendirmeye alınamadı.
Şimdi gelelim verilere…
İhale şampiyonu Kontrolmatik
1 Ocak 2023’ten bu yana KAP’a yapılan bildirimlere göre en yüksek hacimli ihale alan borsa şirketi açık ara Kontrolmatik. Kontrolmatik üç şirketten aldığı toplam yedi ihale ile 1 milyar 171 milyon 56 bin 147 TL’lik iş hacmini garantiye almış durumda. Onu aldığı tek ihalede 594 milyon TL’lik hacimle Yayla Agro Gıda, yine aldığı tek ihale ve 592 milyon TL hacimle Borusan Boru, tek ihale ve 528 milyon TL hacimle Erciyes Boru, dört ihale ve 226 milyon TL hacimle Gesan Elektrik izliyor. 2023 için ihale kazandığını KAP’a bildiren diğer şirketler Prysmian Kablo, Ulusoy Un, Astor Enerji, Yünsa, Fonet, Kafein Yazılım ve Meditera. Bu 13 şirketin toplam 25 ihalede yarattığı ciro 3.9 milyar TL’yi buluyor.
Yine aynı dönemde yani 1 Ocak 2023’ten bu yana KAP’a yeni bir iş ilişkisi açıklayan şirketlere baktığımızda enerji şirketlerinin resmen şov yaptığını görüyoruz.
Bu veriye dikkat: yurt içine ihracat gibi!
İhale veya yeni iş bağlantısı verilerinde gözden kaçmaması gereken çok kritik bir nokta var. Aslında Türkiye, dolarizasyon konusunda son dönemde ciddi tartışmalar yaşamış bir ülke. Hatta Merkez Bankası, dolar talebi yaratabilecek olan her türlü riski ortadan kaldırabilmek için zaman zaman sanayi cephesinin isyan ettiği bazı önlemleri bile taviz vermeden uyguluyor. Amaç olarak da doları ticari iş hayatı içerisindeki rolünün dışında bir para birimi olmaktan çıkarmak. Hatta bu uygulamalar nedeniyle ihtiyat için döviz tutmak zorunda olan şirketlerin de alternatif çözümlerle döviz ihtiyaçlarını giderme yoluna gittiğine yönelik çok sık örnekler de duyuluyor. Buna karşılık Türkiye içerisinde gerçekleşen ihale veya kurulan yeni iş ilişkilerine bakıldığında, alıcısı da satıcısı da Türk veya Türkiye içinden olan sözleşmelerin döviz bazlı açıklanması oldukça çarpıcı bir noktayı öne çıkartıyor. Kamu şirketlerinden ihale alan bazı şirketlerin bile bu ihalelerde döviz bazlı kontrat açıklamaları oldukça ilginç. Hele ki mesele yeni iş bağlantılarına geldiğinde toplam 96 yeni iş bağlantısının sadece 28 tanesi Türk Lirası ile KAP’a bildirilmiş durumda. Geri kalan 68 iş bağlantısı ya döviz cinsi bir kontrat büyüklüğüyle ya da hem TL hem de döviz tarafı bulunan bir kontrat büyüklüğüyle bildirilmiş durumda. Bu da genelleme yapmak pek doğru olmasa da örnekleme üzerinden gidildiğinde her 100 işin 70’inde kontratın bir yerinde döviz işlemi olduğu anlamına geliyor. Ciro bazında ise döviz bazlı kontratlar bu 96 ayrı yeni iş ilişkisinde yüzde 48’lik bir hacim yaratıyor. Yani sadece bizim listelerimize giren 200 milyon dolardan fazla bir yurt içi iş bağlantısı döviz riski taşıyor.
Yeni iş bağlantısında Smart Güneş Enerjisi zirvede
Burada Smart Güneş Enerjisi, toplam 16 yeni iş bağlantısı ve 3 milyar 88 milyon 410 bin TL ciro ile zirvede yer alıyor. Onu 11 yeni iş bağlantısı ve bu bağlantılardan 1 milyar 892 milyon 962 bin TL ciro ile Gesan Elektrik, üç ayrı iş bağlantısı ve 1 milyar 93 milyon TL ciro ile Kimpur Poliüretan, tek bağlantıda 1 milyar TL ciro ile Qua Granit, 7 ayrı bağlantıda 914 milyon TL ciro ile YEO Teknoloji, 8 ayrı bağlantıda 443 milyon TL ciro ile Panelsan izliyor. Toplamda 26 ayrı şirketin yılbaşından bugüne yeni bir iş bağlantısı açıkladığı gözden kaçmıyor. İhracat bağlantılarına bakıldığında ise zirvede (bugünkü serbest piyasa kuruyla) 1.2 milyar TL’lik iş hacmi yaratan Gesan Elektrik oturuyor. 26 şirketin (bağlı ortaklıklarıyla beraber) 96 yeni iş bağlantısından yaratacağı toplam ciro ise 11 milyar 269 milyon TL.