İMAM GÜNEŞ
Türkiye’nin genel ihracatı geçen yılın seviyelerine yakın bir performans gösterirken, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü ise yılın 10 aylık döneminde yüzde 10’luk büyüme gösterdi. 10 milyar doları aşkın ihracatıyla Türkiye’nin toplam ihracatından aldığı payı da yüzde 4,8’e çıkardı. Yılsonunda ihracatta 14 milyar dolar seviyesine ulaşmak isteyen sektör, bu kapsamda yurt dışındaki fuarlara ve ticaret heyetlerine de ağırlık veriyor. İhracatta bu yıl yüzde 20 büyümeyle 3 milyar doları aşan İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği de (İHBİR) bu kapsamda 7-9 Kasım tarihlerinde Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) düzenlenen ISM Middle East Fuarı’na 41 firma ile katılım gösterdi. Dubai Ticaret Merkezi’nde gerçekleşen ISM Middle East ile eş zamanlı olarak Gulfood Manufacturing, The Speciality Food Festival ve Private Label Middle East Fuarları da yapıldı. Toplam 4 fuara katılan Türk şirketlerin sayısı ise 137 oldu.
Hedef pazarlarda istikrarlı büyüme
Türk şirketlerinin fuardan memnun ayrıldığını söyleyen İHBİR Başkanı Kazım Taycı, “BAE pazarında İran, Ürdün, Mısır, Doğu Avrupa, Uzak Doğu ülkeleri rakibimiz konumunda. Ama Türk ürünlerini daha çok tercih ediyorlar. Çünkü hem lezzet olarak iyiyiz hem de rekabetçiyiz. Dubai bizim Orta Asya, Orta Doğu ve Uzak Doğu ile buluşma noktamız. Türk gıda ürünleri dünyanın her yerinde her geçen gün daha fazla ilgi görmeye devam ediyor. Dünyada gıda ürünü satmanın en zor olduğu Japonya’da bile her yıl yüzde 16 ila yüzde 17’lik büyüme sergiliyoruz. Çin, bizden ciddi manada gıda ürünü almaya başladı. Güney Kore’de de çok iyi durumdayız. Küresel talebin zayıf olduğu ortamda her ay büyüme sağlıyoruz. Deprem bizim yılsonu hedefimiz olan 15 milyar doları yakalamamızı olumsuz olarak etkiledi. Yılı 14 milyar dolar seviyesinde kapatmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Avrupa ve Körfez şirketleri yatırım için nabız yokluyor
Sektörün düzenli büyüdüğünü ve dünyada stratejik hale geldiğine dikkat çeken Kazım Taycı, bu nedenle Avrupalı ve Körfez şirketlerin satın alma ilgisiyle karşılaştıklarını vurguladı. Özellikle cirosunun en az yüzde 50’si ihracat olan şirketlere yoğun ilgi olduğunu söyleyen Taycı, şu bilgileri verdi: “Kendi firmamıza da düzenli olarak 3-4 ayda bir Suudi Arabistan, İngiltere, İrlanda, BAE’den görüşme teklifl eri geliyor. Sektörü daha fazla büyüyecek. Yeni yatırımlar için büyük bir iştah var. Ancak uygun yatırım ortamı yok. Faiz oranları dövizde yüzde 11-12 seviyelerinde o da alabilene. TL olarak piyasada yüzde 50-55 seviyelerinde. Gıda sektörü bu marjları üretemez. Şu anda gıda sektörüne yatırım yapabilecek ortam oluşturulur, borçlanabilecek koşullar sağlanırsa önümüzdeki birkaç yıl içinde mevcutta ihracat rakamlarımızı çok kısa zamanda ciddi şekilde büyütebiliriz.”
Irak, ithalata tedbir hazırlığında, ihracatçılar, fırsat olarak görüyor
İHBİR Başkanı Kazım Taycı, Irak’ın ticarette yapılanma kararı aldığını, bazı ürünlerin ithalatı için ek vergi planladığını söyledi. Taycı şöyle devam etti; “Irak, ihracatımızda yüzde 14 yer tutuyor. Üreticilerimiz bu konuda kaygılı ama ben fırsat olarak görüyorum. Bizim pazar çeşitliliğini sağlamamız, kilogram ihraç fi yatımızı daha yukarılara çekmemiz lazım. Irak pazarı kapansa, Irak’a yaptığımız ihracatı 1,5-2 ay içinde başka pazarlara yönlendirecek potansiyelimiz var” ifadelerini kullandı.
Her ay kur hesabı yapılıyor
İHBİR Başkanı Kazım Taycı, Türkiye’de artık işçilik ucuz olmadığını söyledi. Taycı şöyle devam etti; “Beyaz yakalı çalışanların ücretleri Avrupadaki ücretlere yaklaştı. Eskiden bize en fazla cazibeyi işçilik yaratırdı, artık cazip değil. Enerji fi yatları çok yüksek. Dolayısıyla fi yat belirlemek de zor. Kurun enfl asyonla aynı oranda gitmiyor olması da fi yatlama yapmayı güçleştiriyor. İç piyasada bir fi rmayla anlaşma yaparken fi yatı bir aylık süreyle sabitleyebiliyoruz. Yurt dışında ise döviz kurunu ön görerek ortalama 6 aylık anlaşma yapıyoruz. Aslında risk alıyoruz.”