EMRE KARTALOĞLU – TÜRMOB GENEL BAŞKANI
Günümüzün hızla değişen dünyasında, teknolojinin etkisi her yönüyle hissediliyor. Bu değişimin en belirgin yansımalarından biri, gelişen meslekler arasında yer alan sosyal içerik üreticiliği ve mobil uygulama geliştiriciliği. İnternetin gücü ve yaygınlığı, bireylerin bu alanlarda kariyer yapmasına olanak tanıyor ve yeni gelir kapıları açıyor. Gelir Vergisi Kanunu’na 2021 yılında eklenen mükerrer madde 20/B ile sosyal içerik üreticileri ile mobil uygulama geliştiricilerinin elde ettikleri gelirler vergiden istisna edildi. Ancak bu istisnadan yararlanabilmek için belli şartlara dikkat etmek gerekiyor.
Öncelikle istisna kapsamındaki faaliyetlerden elde edilen hasılat toplamının, Gelir Vergisi Kanunu’nun 103’üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması gerekiyor. Bu tutar içinde bulunduğumuz yıl için, tarifede yüzde 35 oranına karşılık gelen 1 milyon 900 bin TL olarak belirlenmiş durumda.
Söz konusu istisnadan faydalanmak isteyenler için bir diğer şart ise Türkiye’de kurulu bir bankada hesap açtırmak. Bu hesap, bu tür faaliyetlerden elde edilen tüm hasılatın toplanması için kullanılmalıdır. İstisna hem tam mükellef hem de dar mükellef mükellefler için geçerli.
İstisna kapsamından faydalanmak isteyenler, ikamet ettikleri yerdeki yetkili vergi dairesine başvurarak “193 Sayılı Kanun’un mükerrer 20/B maddesi uygulamasına ilişkin istisna belgesi” almalıdır. Ardından bu belge ile banka şubesine giderek hesap açtırmalıdır. Var olan hesaplar da bu amaçla kullanılabilir, ancak vergi dairesinden alınan yazının bankaya ibraz edilmesi gereklidir. Ayrıca, banka hesap bilgileri, bir ay içinde bağlı bulunulan vergi dairesine bildirilmelidir. Bankalar, bu hesaplara aktarılan hasılat üzerinden yüzde 15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapar ve bu tutarı beyan edip ödemekle yükümlüdür. Döviz cinsinden bedellerin yatırılması durumunda ise, dövizin Türk lirası karşılığı hesaplanarak tevkifat matrahı belirlenir. Eğer bir yıl içinde elde edilen hasılat belirli bir sınırı aşarsa, bankalar hala hesaba aktarılan tutarlar üzerinden tevkifat yapmaya devam ederler. Ancak bu sınırların aşılıp aşılmadığını kontrol etmek bankaların sorumluluğunda değildir. İstisna şartlarını kaybeden veya ihlal eden mükellefler için geçici vergi beyannamesi verme yükümlülüğü bulunmaz.
Ayrıca, bu mükelleflerin defter tasdik ettirme, defter tutma ve belge düzenleme zorunlulukları da yoktur. Ancak Türkiye’deki bankalarda hesap açılmadığı, elde edilen hasılatın eksik yatırıldığı veya istisna şartlarının ihlal edildiği tespit edilen mükellefler, eksik tahakkuk etmiş olan vergileri ve vergi ziyaı cezası ile birlikte ödemek zorundadır.
Sonuç olarak, bu istisna, sosyal içerik üreticileri ve mobil uygulama geliştiricileri için önemli bir fırsat sunuyor. Ancak bu fırsattan tam anlamıyla yararlanmak için yasal düzenlemelere ve vergi kurallarına titizlikle uyum sağlamak gerekiyor.