Hilal SARI
Gelişmekte olan ülkelerde dış borçlanmanın 2023’e rekor bir hızda başladığını bildiren Hollanda merkezli finans kuruluşu ING, yılın geri kalan kısmında bankacılık sistemindeki çalkantılar durulsa bile bu borçlanmanın hız keseceği görüşünde.
Dolar-euro cinsi tahvil ihracı ilk çeyrekte rekor kırdı
ING’nin perşembe günü yayınladığı rapora göre gelişen ülkelerde devlet tahvili ihraçları özellikle Orta ve Doğu Avrupa (CEE) ülkeleri ve yüksek faizli ülkelerin ihraçlarıyla rekor hıza ulaştı. Dolar ve euro cinsi devlet tahvili ihracı 2023’ün ilk çeyreğinde rekor düzeye ulaşmış durumda. 29 Mart itibariyle 90,8 milyar dolar değerinde euro ve dolar cinsi devlet tahvili ihracı yapıldı. Sadece üç ayda yapılan bu dış borçlanma 2022 yılının toplamının yüzde 70’ine, son 10 yılın ortalamasının ise yüzde 55’ine denk geliyor. Şubat ayı ocak ayına göre bir yavaşlama olmasına rağmen 21,1 milyar dolar tahvil ihracıyla kayıtlardaki en yüksek dış borçlanma yapılan şubat ayı oldu. Ancak ING raporunda “Tahvil ihraçlarının hızının finansman ihtiyaçları için yapılan önden yüklemeleri ihraçların ardından yavaşlamasını bekliyoruz” değerlendirmesi yapılıyor.
CEE rekor kırılan ilk çeyrekte başı çekiyor
Rapora göre Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri Covid öncesine göre ve son bir kaç yıla göre dış borçlanmada en fazla artış görülen ülkeler oldu. Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Sırbistan ve Kuzey Makedonya’nın da aralarında olduğu bölge ülkeleri ilk çeyrekte toplam 30,4 milyar dolar tutarında dolar ve euro cinsi devlet tahvili ihraç etti. 2019 yılının tamamında bu bölgenin toplam dolar ve euro cinsi tahvil ihracı 18,5 milyar dolardı. CEE’nin ardından en fazla dış borçlanma yapılan bölge 27,4 milyar dolar devlet tahvili ihracıyla Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) Bölgesi oldu. Bu borçlanmada ise aslan payı Suudi Arabistan ve Türkiye’nin. Suudi Arabistan’da devlet ve devlete ait varlık fonu Kamu Yatırım Fonu toplam 15,5 milyar dolarlık ihraç yaptı. Türkiye’de ise devlet ve Eximbank toplamda 5,5 milyar dolarlık tahvil ihraç etti. ING, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve Bahreyn’in tahvil ihraçlarının çok daha düşük düzeyde olduğunu, yükselen petrol fiyatlarının bu ülkelerin kamu gelirlerini artırarak dış borçlanma ihtiyaçlarını azalttığını belirtiyor. Latin Amerika’da aynı dönemde 9,8 milyar dolarlık dolar ve euro cinsi tahvil ihracı gerçekleşirken, Asya’da ise toplam ihraç 23,2 milyar dolara ulaştı.
Vadesi dolan tahvilin yarısı Türkiye’nin
Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) Bölgesi oldu. Bu borçlanmada ise aslan payı Suudi Arabistan ve Türkiye’nin. Suudi Arabistan’da devlet ve devlete ait varlık fonu Kamu Yatırım Fonu toplam 15,5 milyar dolarlık ihraç yaptı. Türkiye’de ise devlet ve Eximbank toplamda 5,5 milyar dolarlık tahvil ihraç etti. ING, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve Bahreyn’in tahvil ihraçlarının çok daha düşük düzeyde olduğunu, yükselen petrol fiyatlarının bu ülkelerin kamu gelirlerini artırarak dış borçlanma ihtiyaçlarını azalttığını belirtiyor. Latin Amerika’da aynı dönemde 9,8 milyar dolarlık dolar ve euro cinsi tahvil ihracı gerçekleşirken, Asya’da ise toplam ihraç 23,2 milyar dolara ulaştı. Raporda bu yıl vadesi dolacak dolar ve euro cinsi devlet tahvillerinin 10 milyar dolara yakın olduğu ve bunun yarısının bu yıl şimdiden 5 milyar dolar ihraç gerçekleştirmiş olan Türkiye’ye ait olduğu belirtiliyor. Bir kaç ay içinde seçim gerçekleşecek olmasına rağmen Türkiye’nin piyasa erişiminin devam ettiğine de dikkat çekiliyor ancak 2024 ve 2025’te vadesi dolacak tahvillerin daha da artacağı, bu nedenle borçlanmanın düşük kredi notlu ülkeler için daha da zorlaşabileceği belirtiliyor. ABD’li yatırım bankası JPMorgan, gelişmekte olan ülkelerin ABD Merkez Bankası’nın sıkılaşma döngüsünden nasıl etkileneceğine dair görüşlerini paylaştığı raporunda ABD’den gelecek her kötü verinin gelişmekte olan ülkeler için iyi haber olacağı yorumu yapılıyor. Yavaşlayan bir ABD ekonomisinin gelişmekte olan ülkelerin ihracatını baskılayabileceği de belirtilen raporda gelişen ülke tahvilleri için genel bir yorum yapılamayacağı vurgulanıyor ve “Mevcut makro gelişmelerden istikrarlı veya politika patikası iyileşen Güney Afrika, Meksika ve Endonezya gibi ülkeler fayda sağlayabilir. Türkiye, Brezilya ve Polonya gibi daha zayıf politika çıpaları olan ve riskleri yüksek olan ülkelerin aynı derecede faydalanamayacağı görüşündeyiz” değerlendirmesi yapılıyor. Bu nedenle de dolar ve euro cinsi tahvillere yatırımlarda BB düzeyi devlet tahvillerini ve seçilmiş şirket tahvillerini tercih etmek istedikleri belirtiliyor.
Borçlanmanın yarısından fazlası kredi notu yüksek ülkelerden
ING raporunda yıl başından bu yana yapılan devlet tahvili ihraçlarının yarısından fazlasının kredi notu yüksek ülkelerden (A, AA veya AAA) geldiğine dikkat çekiyor. Kredi derecelendirme kuruluşları S&P, Moody’s ve Fitch verilerinden de faydalanılan rapora göre göre dolar ve euro cinsi tahvil ihraçlarının 47,6 milyar doları ‘yüksek kalite’ olarak da görülen devlet tahvilleri. BBB düzeyi tahvil ihracı ise 26,1 milyar dolarla toplam borçlanmanın üçte birinden fazlasını oluşturuyor. Kolombiya, Dominik Cumhuriyeti, Sırbistan, Kuzey Makedonya ve Fas BB düzeyi tahvil ihracı yapan ülkeler ve bu kalitede tahvil ihracının toplamı ilk çeyrek için 7,3 milyar dolar. Türkiye ise “ekonomik ve finansal koşullara karşı çok hassas” olarak görülen B düzeyi tahvil ihraçlarının büyük kısmını oluşturuyor. Kosta Rika ve Mısır da rapora göre bu kategoride. Bu düşük notlu ülkeler için refinansmanın hala aşırı pahalı olduğu belirtilen raporda B düzeyi dolar cinsi devlet tahvillerinde ortalama faizin yüzde 10 civarında olduğu, bu nedenle yılın geri kalanında bü ülkelerden tahvil ihraçlarının sınırlı kalmasının beklendiği belirtiliyor.