“Yeşil Dönüşüm Çıkmazı: Zorlukların Üstesinden Gelmek, Fırsatların Kilidini Açmak ve Tutarlılığı Sağlamak” (The Dilemma of Green Transition: Navigating Challenges, Unlocking Opportunities, and Ensuring Coherence) başlıklı panelde konuşan Dr. Birol, sözlerine “Hiçbir ülke ada değildir. Her ülke diğerini etkiler” diyerek başladı. Günümüzde bir ülkenin politikalarının diğerini etkilemeyeceğini zannetmenin miyop bir bakış açısı olduğunu; küresel enerji sisteminin çok hızla, hatta birçok insanın zannettiğinden de hızlı değiştiğini vurgulayan Birol, bu değişimi değişik alanlardan örneklerle açıkladı. 2023 yılında küresel enerji sistemine eklenen yeni kurulumların büyük bir kısmının yenilenebilir enerji alanlarından geldiğini belirten Birol benzer bir sürecin ulaşım sektöründe yaşandığını söyledi.
Halihazırda “bir elektrikli araç devrimi” yaşandığını vurgulayan Birol, “En muhafazakâr tahminle 2030’da trafikteki araçların yarısı elektrikli olacak” dedi. Bütün bu dönüşümü anlatmasının temel sebebinin, dünyanın gittiği yönü göstermek olduğunu belirten Birol, “Üzgünüm ama söylemek zorundayım, Türkiye bu konuda doğru yöne gitmiyor” dedi.
Enerji fiyatlarındaki artışı, enerji güvenliği konusundaki sorunları, iklim krizi ve AB Yeşil Mutabakatı’nın getirdiği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması gibi yeni gelişmelerin Türkiye’yi derinden etkileyeceğini vurgulayan IEA Başkanı, “Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yarısı AB ile. Dolayısıyla ticaretini yaptığımız bu ürünleri nasıl karbonsuzlaştıracağımızı şimdiden düşünmemiz lazım. Bu süreç geliyor, eğer siz uyum sağlayamazsanız, sizin yerinizi başkası alır. Başka bir ülke bu ticareti ele geçirir” dedi. Karbon fiyatlarının yükseldiğinin, bunun devam edeceğinin, hidrojen gibi yeni enerji teknolojilerinin büyük bir hızla geliştiğinin altını çizen Birol, Türkiye’nin önemli fırsatları olduğunu, bunları kullanması için zamanın daraldığını belirti. Türkiye’nin enerji dönüşümünü hızlıca gerçekleştirmesi gerektiğini söyleyen Birol, fosil yakıtlardan enerji üretimi konusunda dışarı bağımlı olduğumuzun da altını çizdi.
“Tek bir ülkeye veya birkaç ülkeye bağımlı bir enerji politikası doğru değil. Bunu çeşitlendirmemiz lazım. Ukrayna- Rusya arasındaki çatışma bu yaklaşımın ne kadar sorunlu olduğunun açık bir örneği” diyen Dr. Birol, “Yeşil enerji dönüşümü oyununun galiplerinden biri olmak ama aynı zamanda iyi bir dünya vatandaşı olabilmek için bu dönüşüme ihtiyacımız var” dedi. Türkiye’nin sorunlara son dakikada çözüm bulma geleneği olduğunu, kendisinin de böyle bir alışkanlığı bulunduğunu söyleyen Dr. Birol, bunu yine başarabileceğimizi belirtti ancak zamanın daraldığını da hatırlattı.