Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayınlanan Net Sıfıra Geçişte Petrol ve Gaz Endüstrisi raporu, küresel petrol ve gaz sektörünün faaliyetlerini Paris Anlaşması’nın hedefl eriyle uyumlu hale getirmek için neler yapması gerektiğini ortaya koyuyor.
Rapora göre, petrol ve gaz üreticileri, büyük ölçüde temel ürünleri tarafından beslenen ve giderek kötüleşen bir iklim krizinin ortasında, küresel enerji sistemindeki rolleri konusunda çok önemli seçimlerle karşı karşıya.
IEA projeksiyonlarına göre, bugünkü politikalarla dahi, hem petrol hem de gaza yönelik küresel talep 2030 yılına kadar zirveye ulaşacak. İklim değişikliğiyle mücadelede daha güçlü adımlar atılması, her iki yakıta yönelik talepte de net düşüşler anlamına gelecek. Hükümetlerin ulusal enerji ve iklim taahhütlerini tam olarak yerine getirmeleri halinde, talep 2050 yılına kadar bugünkü seviyesinin yüzde 45 altına düşecek.
Ancak rapora göre, küresel enerji arzının yarısından fazlasını sağlayan ve dünya çapında yaklaşık 12 milyon kişiyi istihdam eden petrol ve gaz sektörü, temiz enerji sistemine geçişte marjinal bir güç konumunda. Petrol ve gaz şirketleri şu anda küresel temiz enerji yatırımlarının sadece yüzde 1’ini oluşturuyor ve bunun yüzde 60’ı sadece dört şirketten geliyor.
IEA Başkanı Dr. Fatih Birol’un yorumları şöyle: “Petrol ve gaz endüstrisi Dubai’deki COP28’de bir dönüm noktasıyla karşı karşıya. Dünya giderek kötüleşen bir iklim krizinin etkilerini yaşarken, her zamanki gibi iş yapmaya devam etmek ne sosyal ne de çevresel açıdan sorumlu bir yaklaşım. Dünyanın dört bir yanındaki petrol ve gaz üreticilerinin küresel enerji sektöründeki gelecekteki yerleri hakkında derin kararlar almaları gerekiyor. Sektörün, dünyanın enerji ihtiyaçlarını ve iklim hedefl erini karşılamasına gerçekten yardımcı olma taahhüdünde bulunması gerekiyor – bu da inanılmaz büyük miktarlarda karbon yakalamanın çözüm olduğu yanılsamasından vazgeçmek anlamına geliyor. Bu özel rapor, petrol ve gaz şirketlerinin temiz enerji ekonomisinde gerçek bir pay sahibi olurken, dünyanın iklim değişikliğinin en ciddi etkilerinden kaçınmasına yardımcı olacak adil ve uygulanabilir bir yol gösteriyor.”
Petrol şirketlerinin değeri hızla düşecek
Net sıfır emisyona geçişte petrol ve gaz üretimi büyük ölçüde azalsa da, 1,5 derece senaryosunda bile ortadan kalkmayacak.
Şu anda petrol ve gaz sektörüne her yıl yapılan 800 milyar dolar tutarındaki yatırım, ısınmayı 1,5 derece ile sınırlayan bir patikada 2030 yılında gerekli olanın iki katı.
et sıfıra geçişte, petrol ve gaz zaman içinde daha az kârlı ve daha riskli bir iş haline gelecek. Rapor, tüm ulusal enerji ve iklim hedefl erine ulaşılması halinde özel petrol ve gaz şirketlerinin bugünkü değerinin 6 trilyon dolardan yüzde 25, dünyanın küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlama yolunda ilerlemesi halinde ise yüzde 60’a varan oranda düşebileceğini ortaya koyuyor.
Temiz enerjideki ilerleme petrol ve gaz üreticileri olsa da olmasa da devam edecek
Bu zorluklara rağmen önümüzde fırsatlar var. Rapor, petrol ve gaz sektörünün temiz enerji geçişleri için bazı önemli teknolojileri ölçeklendirmek için iyi bir konumda olduğunu ortaya koyuyor.
2050 yılında karbondan arındırılmış bir enerji sisteminde tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 30’u, hidrojen, karbon yakalama, açık deniz rüzgârı ve sıvı biyoyakıtlar gibi sektörün beceri ve kaynaklarından faydalanabilecek teknolojilerden gelecek. Ancak bunun için sektörün finansal kaynaklarını tahsis etme biçiminde bir adım değişikliğe gidilmesi gerekiyor. Petrol ve gaz endüstrisi 2022 yılında temiz enerjiye yaklaşık 20 milyar dolar veya toplam sermaye harcamalarının yaklaşık yüzde 2,5’i oranında yatırım yaptı. Rapor, Paris Anlaşması’nın amaçlarına uyum sağlamak isteyen üreticilerin, kendi faaliyetlerinden kaynaklanan emisyonları azaltmak için gereken yatırıma ek olarak, 2030 yılına kadar sermaye harcamalarının yüzde 50’sini temiz enerji projelerine ayırmaları gerektiğini ortaya koyuyor.
Dr. Birol’un ifade ettiği gibi, “Fosil yakıt sektörü şimdi zor kararlar vermek zorunda ve bu seçimlerinin önümüzdeki on yıllar boyunca sonuçları olacak. Temiz enerjideki ilerleme petrol ve gaz üreticileri olsa da olmasa da devam edecek. Ancak, net sıfır emisyona giden yolculuk, sektörün bu yolda olmaması halinde daha maliyetli ve daha zor olacak.”