Teknoloji şirketi Epson’un 2021 yılından bu yana hazırladığı İklim Gerçekliği Barometresi’nin 2023 sonuçları açıklandı. Bu yılki Barometre, iklim krizinin gelişimi sırasında tutumların nasıl değiştiğine dair güncellemeler ve yeni iç görüler sunuyor. 2022 yılında 26 bin kişi ile gerçekleştirilen Barometre, bu yıl 30 binden fazla kişiyle düzenlendi.
Türkiye’de ankete katılanların yüzde 65,2’si iklim değişikliğinin dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük sorunlardan biri olduğunu düşünüyor ve bu nedenle bu konuyu dünyanın en büyük sorunu olarak görüyor. Bu oran, Türkiye dahil olmak üzere G20 dışındaki pazarlarda yüzde 54,1 oldu. İklim endişesi, “yükselen fiyatlar” (%49,5) ve “sığınmacılar ve insan göçleri” (%42,8) gibi diğer sorunları geride bırakarak ilk sıraya çıkıyor.
Türkiye, diğer ülkelerden daha iyimser
Türkiye’deki insanların yüzde 44,9’u, bir iklim felaketini kendi yaşamları boyunca önleyebileceğimize dair iyimserliklerini koruyor. Bu oran, küresel ortalama olan %47’nin altında görünüyor. Türkiye’deki insanların yüzde 31,9’u, bir iklim felaketini kendi yaşamları boyunca önleyemeyeceğine dair kötümserler. Bu oran, küresel ortalama olan yüzde 26,6 seviyesinde bulunuyor.
Global sonuçlara göre ‘İklim Değişikliği’ (%55) diğer tüm küresel sorunlardan daha fazla endişe yaratıyor. İklim konusunu “Yükselen Fiyatlar” (%53), “Yoksulluk” (%37) ve “Çatışma” (%23) gibi sorunlar takip ediyor.
“İklim değişikliği ömür boyu sürecek bir gerçeklik”
Epson Global Başkanı Yasunori Ogawa, barometre hakkında şu görüşleri paylaştı: “Olumsuz etkiler hızlandıkça, iklim değişikliğiyle ilgili tutumları anlamamıza daha fazla ihtiyaç var. Epson, Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 13’ü olumlu iklim eylemi aracılığıyla başarma taahhüdünde bulunuyor. Hayatları zenginleştiren ve daha iyi bir dünya inşa eden çözümler sunuyor. İklim Gerçekliği Barometresi, coğrafyalar, nesiller ve ekonomiler arasında köprü kurmamıza ve iklim değişikliğinin yaşam tarzlarımızı nasıl değiştirdiğine dair iç görüler sağlamamıza olanak tanıdı. Bununla nasıl mücadele edebileceğimize dair fikirler de edinebileceğiz. Genç nesli dinlemenin, hükümetlerin, toplumların ve şirketlerin iklim değişikliğiyle mücadeleyi desteklemek için olumlu eylemlerini daha iyi anlamalarına yardımcı olacağına inanıyoruz. Çünkü iklim değişikliği, bazıları için ömür boyu sürecek bir gerçeklik oldu.”
Epson Avrupa Sürdürülebilirlik Direktörü Henning Ohlsson da Barometre’nin dünya iklim değişikliği ile mücadele etmeye yönelirken genellikle göz ardı edilen COP kuşağı dahil tüm seslerin duyulmasını sağladığını belirterek, “İklim krizini çözmek istiyorsak, bir olarak hareket etmeliyiz. Epson’un Barometresi ayrıca insanların yeşil geçiş konusunda liderlik yapmak için şirketlere baktığı şekli gösteriyor. Epson, teknolojiyi bir araç olarak görüyor, üretim ve kullanımda daha az kaynak kullanan, daha uzun süre dayanan, daha kolay tamir edilen, yeniden kullanılabilir ve daha kolay geri dönüştürülebilir ürünler tasarlıyor” dedi.
En etkili silah olarak teknoloji görünüyor
Barometre katılımcıları, teknolojiyi felakete yol açan iklim değişikliği ile mücadeledeki en önemli silah olarak görüyor. Bir işletmenin krizi ele almak için yapabileceği en önemli şeyin ne olduğuna dair sorulduğunda, katılımcıların %48’i çevresel teknolojilere yatırım yapmayı gösteriyor. Bu, ürünlerin geri dönüşüm ve yeniden kullanımında iyileştirmeleri (%45) yakından takip ederken, kaynak kullanımında azalmalar (%28), çalışanları çevresel faaliyetlere katılmaya teşvik etmeleri (%21) ve karbon ve plastik etkilerini dengeleme (%21) ilk beşi oluşturur.
Nasıl önlem alınacak?
İklim felaketinin farkında olan birçok insan iklim acil durumunu hafifl etmek için bazı şeyler yapıyor. Türkiye’de katılımcıların bildirdikleri en yaygın eylemler ise şöyle:
- Geri dönüşüm alışkanlıklarını iyileştirme (%68)
- Daha fazla tekrar kullanılabilir malzeme kullanma, yani tekrar kullanılabilir alışveriş torbaları kullanma (%67,9)
Plastik kullanımını azaltma (%67) Gelecekte yapmayı planladıkları en yaygın eylemler ise şunlar olarak sıralanıyor:
- Elektrikli araca geçiş (%68,6)
- Yenilenebilir enerjiye geçiş (%61)
- İş sahibi olanlar için işyerinin net sıfır stratejisine taahhüt etmesini / genişletmesini teşvik etme (%52,8)