Duygu GÖKSU
Sürdürülebilirlik ve kapsayıcı büyümeyi ana stratejilerinden biri olarak gören Garanti BBVA, Türkiye’yi Avrupa Yeşil Mutabakatı uyum sürecinde desteklemek, sürdürülebilir yatırımların önünü açmak amacıyla başlattığı “İhracatta Sürdürülebilir Gelecek” etkinliklerinin üçüncüsünü İzmir’de gerçekleştirdi. Etkinlik kapsamında yapılan “Avrupa Yeşil Mutabakatına Hazırlanırken Türkiye Neler Yapmalı?” konulu panelin açılışında konuşan Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, Türkiye’nin bir dönüşüm sağlayabilmesi için, yaklaşık 100 milyar dolarlık bir enerji yatırımına ihtiyacı olduğunu söyledi.
Yapılması gereken 100 milyar dolarlık yatırımın yüzde 40’ının rüzgâr, yüzde 60’ının ise güneş enerjisi sektöründe olması gerektiğini dile getiren Baştuğ, “100 milyar dolarlık yatırım Türkiye açısından yapılabilir durumda. Teknik olarak Türkiye’nin bankaları bunu destekleyebilecek büyüklükte. Sanayicinin bu süreçte yaklaşık 30 milyar dolarlık sermayeyi koyabilmesi önemli. Türkiye’de şu an ciddi bir öz tüketim trendi var. Firmalar özellikle çatı güneş enerjisi santrallerinde yatırım süreçlerine girdiler. Firmalar öz tüketimle alakalı sürece girdikleri an 100 milyar doların üzerinde de bir yatırım yapabiliriz. Enerjideki dönüşümü sağlayabiliriz” diye konuştu.
‘İhracatta Sürdürülebilir Gelecek’ ismiyle başlattıkları bilinçlendirme toplantılarını; gelecekte oluşabilecek maddi ve manevi hasarlardan korunmak, Türkiye’nin bu süreçten başarıyla çıkmasına katkı sağlamak amacıyla hayata geçirdiklerini aktaran Baştuğ, “Bize göre acil aksiyon alınması gereken konuların başında Sınırda Karbon Düzenlemesi geliyor. İzmir, ülkemizin önemli ihracat kapılarından biri. İzmir’den ve Ege Bölgesi’nden ihracat yapan firmalarımızın Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’ndan etkilenip ihracat engelleriyle karşılaşmamaları çok önemli. Yeşil dönüşüm sürecinde Banka olarak tüm imkânlarımızı seferber ederek değerli paydaşlarımıza destek olmaya devam edeceğiz” dedi. Baştuğ, kömür ve kömürle ilgili faaliyetleri finanse etmeyeceklerini hatırlatarak, 2030 yılında kömürle ilgili bütün faaliyetleri sınırlamış ve 2040 yılında ise sıfırlamış olacaklarını söyledi.
“Konutlar güneş enerjisine teşvik edilmeli”
İklim değişikliğinin elimizdeki kaynakların sınırsız olmadığını gösterdiğini dile getiren Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar, “Artık atıklardan nasıl hammadde üreteceğimize bakmamız gerekiyor. Bazı durumlar gelecekle ilgili oyunları bozsa da hem üreticiler hem de yan tedarikçiler olarak bu konuya eğilmeliyiz” dedi.
Türkiye’nin daha fazla katma değerli ihracat yapması gerektiğini vurgulayan Yorgancılar, “Dövize bağlı üretim yapan bir ülke konumundayız. En büyük para da enerjiye gidiyor. Güneş enerjisi santralleri özellikte Batı Anadolu’da konutlarda teşvik edilmeli. Böylece, yaklaşık 50 milyar dolarlık enerji masrafından tasarruf edilirse önümüzü görebileceğimiz bir ekonomik sürecin içerisinde oluruz” diye konuştu.
Serra Tükel: Yeşil yakıtları beklerken altyapısal iyileştirmeler yapıyoruz
Arkas Denizcilik Grubu Sürdürülebilirlik Direktörü Serra Tükel, ortak projeler geliştirerek, uzun vadeli net sıfır gri koridorlarda inovatif çözümler üretmek için çalıştıklarını belirterek, “Deniz tarafındaki en büyük kısıtımız yeşil yakıtlar. Yeşil yakıt olabilmesi için üretim süreçleri de çok önemli. Şu anda Türkiye’de maalesef yok. Yeni yatırımlardan bahsedilirken, 25 sene sonrasını görüyor olmamız gerekiyor. Dolayısıyla, şu anda yapacağımız yeni yatırımların 25 sene sonra kullanabileceğimiz teknolojiyi öngörüyor olabilmemiz gerekiyor. Bunu beklerken de kendi içimizde altyapısal iyileştirmeleri yapmaya odaklandık” ifadelerini kullandı.
“Kökten değişikliklere ihtiyaç var”
İş yapma şekillerinin kökten değiştirilmesi gerektiği bir süreçte olduğumuzu ifade eden Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, “Yanlışın neresinden dönersek dönelim bu büyük bir kar. Şu anda Türkiye’de yeşil hidrojen üretimi sadece 2-3 litre civarında. Korkunç değişiklikler yapmamız gerekiyor. Herkese büyük sorumluluklar düşüyor” dedi.