Sistem Alüminyum İcra Kurulu Başkanı Ayhan Yerekaban, “Bu yıl dikey boyahane ve yüksek stoklama tesisi açılışlarımızı gerçekleştireceğiz. Dövme tesisimizde de kapasite artırımı yapmayı ve teknolojik yeniliklere yönelik adımlar atmayı planlıyoruz. Bu sayede üretim değerlerimizi daha üst seviyeye taşıyacağız” dedi.
Geçen yıl, 2023 yılında başlattıkları dijital dönüşüm projeleri kapsamında, ERP sistemine geçiş yaptıklarını dile getiren Yerekaban, “Dijitalleşme vizyonumuz kapsamında, tüm iş süreçlerimizi daha verimli, etkili ve yenilikçi bir şekilde yönetmeyi hedefliyoruz. Tüm bunlara ek olarak, yeni yapılanmamızla birlikte, mimari alanda sunduğumuz çözümlerimizi daha fazla geliştirmeye de odaklanacağız. Yatırımlarımız ve atılımlarımız neticesinde ise 2025 yılında 294 milyon dolara yakın bir ciroya ulaşacağımızı öngörüyoruz” diye konuştu.
120 bin metrekare kapalı alanda tam entegre üretim
Sistem Alüminyum olarak, alüminyum profil üretimi ve ilgili sektörlerdeki çözüm ortaklığıyla 30 yılı aşkın bir tecrübeye sahip olduklarını dile getiren Ayhan Yerekaban, “Yapı, otomotiv, enerji, beyaz eşya, havacılık, denizcilik ve aydınlatma gibi sektörlerde iş ortaklarımıza hizmet veriyoruz. Şubat 2025 itibarıyla, 120 bin metrekare kapalı alanda tam entegre üretim tesisimizle faaliyet gösteriyoruz. Bin 200’ü aşkın çalışanımızla; yılda 103 bin ton alüminyum profil, 9 milyon metrekare kompozit panel ve 7 bin ton alüminyum dövme üretimi yapıyoruz” bilgisini verdi.
4 kıtada, 75 ülkeye ihracat
Sektörde faaliyet gösterdikleri 30 yıl boyunca; 4 kıtada, 75 ülkeye ihracat yaptıklarını belirten Ayhan Yerekaban, şöyle devam etti: “Son 6 yılda ise ihracat rakamlarımızı 3 kat artırdık. En çok ihracat gerçekleştirdiğimiz pazarların başında Amerika, Batı Avrupa ve Almanya geliyor. 2024 yılında, Türk markalarının küresel rekabet gücünü artırmayı hedefleyen ‘Turquality Marka Destek Programı’na da katıldık. Yeni dönemde programın da desteğiyle ihracatta çok daha fazla başarılı olacağımıza inanıyoruz.”
“Türkiye, Avrupa’da Çin’e alternatif olabilir”
Çin menşeli alüminyum ürünlerine getirilen ek vergilerin, Avrupa pazarında Çin’in rekabet gücünü zayıflatırken, Türkiye gibi alternatif tedarikçilere ihracat avantajı sağlayabileceğini öngören Ayhan Yerekaban, “Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük ikinci tedarikçisi olması, pazardaki payını artırması için önemli bir fırsat yaratıyor. Bu süreçte kalite standartlarını karşılayan ve sürdürülebilir üretime odaklanan firmalar, Çin’in bıraktığı boşluğu doldurabilir” dedi. Yerekaban, Sistem Alüminyum olarak yeşil enerji kullanımı, Ar-Ge yatırımları ve katma değerli üretime odaklanarak bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeyi hedeflediklerini kaydetti.