ALİ ESKALEN / KAHRAMANMARAŞ
Kahramanmaraş merkezli olarak faaliyet gösteren İSKUR Holding bünyesinde faaliyet gösteren İskur Tekstil, 2024 yılında yaşanan tüm zorluklara rağmen büyümesini sürdürdü. Firma, günlük 135 ton iplik üretimi gerçekleştirerek 170 milyon dolar ciroya ulaştı. 2025 yılı hedefi ise kapasiteyi günlük 300 tona çıkararak 250 milyon dolarlık ciroya erişmek.
2023’te yaşanan deprem felaketi, bölgedeki sanayi kuruluşlarını olumsuz etkilerken, İskur Tekstil de üretim kapasitesinde kayıplar yaşadı. Ancak, firma hızlı bir toparlanma sürecine girerek hem iç pazardaki siparişleri tamamladı hem de ihracatta önemli bir ivme yakaladı. 2024 yılı itibarıyla 38 ülkeye 48 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren şirket, yeni yatırımlarla ihracat hacmini artırmayı hedefliyor.
Üretim depreme rağmen arttı
2023’te yaşanan büyük depremin üretim tesislerinde ciddi kapasite kaybına neden olduğunu ifade eden İskur Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kurtul, bu süreci hızla aşarak önce mevcut siparişleri yerine getirmeye, ardından üretimi artırmaya odaklandıklarını belirtti. Kurtul, “İhracat açısından 2024 yılında 48 milyon dolara ulaştık. Bu süreçte direnç göstererek hızlı toparlanmamız, gelecekte daha sağlam adımlar atmamızı sağlayacak” dedi. Kurtul, 2025 hedeflerini şöyle açıkladı: “Diyarbakır ve Kahramanmaraş’taki yeni yatırımlarımızla üretim kapasitemizi artırıyoruz. 2025’te günlük iplik üretimimizi 300 tona çıkararak yıl sonunda da topamda 250 milyon dolarlık ciroya ulaşmayı hedefliyoruz.”
İsmail Kurtul, “İSKUR DNACotton projemizle tekstil ürünlerinin izlenebilirliğini artırarak tedarik zinciri güvenilirliğini sağlamayı hedefliyoruz. İSKUR DNACotton, kimya endüstrisinde döngüsel ekonomi, atık yönetimi, karbon ayak izi azaltımı ve yeşil kimya gibi alanlarda önemli çalışmalar yürüten Almanya’nın Frankfurt şehrindeki ISC3 İnovasyon Yarışması’nda finalistler arasında yer aldı ve Kasım 2024 itibarıyla, 55 ülke arasından ‘ISC3 Ayın Start-up Projesi’ olarak seçildi” dedi.
3 maddelik çözüm önerisi
Sektörün en büyük sorunları arasında talep daralması, artan maliyetler ve düşük kur nedeniyle ihracatta yaşanan kayıpların bulunduğunu belirten Kurtul, çözüm önerilerini modern teknoloji yatırımlarıyla birim maliyetlerin minimize edilmesi, GES yatırımlarıyla enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve katma değerli ürün gruplarına yönelik Ar-Ge çalışmalarının artırılması olarak sıraladı.
Kurtul, “Personel ve yatırım teşviklerinin artırılması, ihracatçıyı destekleyen rekabetçi kur politikalarının benimsenmesi, deprem bölgesindeki işletmelere yönelik SGK ve vergi borçlarının faizsiz ve teminatsız olarak uzun vadeye yayılması gerekiyor” dedi. Kurtul, Eximbank kaynaklarının artırılması ve düşük faizli döviz kredileri sağlanmasının sürdürülebilir büyüme açısından kritik öneme sahip olduğunu ifade etti.