SELÇUK ALTUN
Almanya’da her yıl bu zamanlarda gerçekleşen, Avrupa’nın reasürans yenilemelerinin görüşüldüğü, sigorta sektörünün en önemli konferanslarından “Baden Baden” devam ediyor. Türkiye Sigorta Birliği (TSB), Türk sigorta sektörünün de yoğun bir katılım gösterdiği, ikili reasürans görüşmelerinin de yapıldığı bu buluşmaya özel “Kahramanmaraş Depremi Sonrası Türk Sigorta Sektörü” başlıklı bir bilgi kitapçığı hazırladı. Türk sigorta piyasasını uluslararası uzmanlara anlatmak, yüzyılın felaketi olarak adlandırılan depremden sonra atılan adımları paylaşmak için hazırlanan bilgi kitapçığında şu başlıklar altında içerikler sunuldu: 1. 2024 Yılı Gelişmeleri, 2. Kahramanmaraş Depremi Sonrası Alınan Başlıca Aksiyonlar, 3. Zorunlu Deprem Sigortası’ndan Zorunlu Afet Sigortası’na Geçiş, 4. Türkiye Sigorta Birliği Deprem Reformu Ajandası, 5. Türk Reasürans Piyasasında Risk Yönetimi ve 2025 Yılı Beklentileri.
Kitapçıkta, özellikle Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem ve bu depremlerden sonra atılan adımlar anlatıldı. İki büyük deprem sonrasında risk algısının ve doğal afetlere karşı duyarlılığın arttığı belirtilen bilgi kitapçığında, toplumda farkındalığın artırılması yoluyla deprem öncesi ve sonrası süreçlere yönelik tespit edilen ihtiyaçlara yönelik önerilecek yeni reform maddeleri ile sigorta sektörünün hem etki alanının hem de ülke için yaratacağı katma değerin artacağı vurgulandı. Müşteriler ve iletişim, ürün ve servisler, fiyatlama ve underwriting, dağıtım kanalları ile ekosistem ve ortaklıklar temel başlıklarıyla ilgili aksiyonların tanımlandığı kaydedildi. Sonuç olarak, ekonomi, enflasyon ve sigorta maliyetleri dikkate alındığında önümüzdeki dönemde kapasite ihtiyacı olacağı, bu nedenle ek kapasite yaratacak araçların değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
2025 YILI BEKLENTİLERİ
Türkiye Sigorta Birliği’nin hazırladığı bilgi kitapçığında “Türk Reasürans Piyasasında Risk Yönetimi ve 2025 Yılı Beklentileri” başlığı altında şu ifadelere yer verildi:
● Enflasyon, kur etkisi ve PML nedeniyle Türkiye’nin 2025 yılında daha fazla CAT korumasına ihtiyacı olması bekleniyor.
● Deprem stres testlerine bağlı olarak 2025 yılında 2-3 milyar dolar ek reasürans korumasına ihtiyaç duyulması öngörülüyor.
● ILS şirketleri ve parametrik sigorta kurumları 2024 yılında Türkiye’ye yüksek miktarda teminat sağlamaya başlamıştır.
● 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinden sonra, beklenen İstanbul depremi ve kentsel dönüşüm ihtiyacı, Bina Tamamlama Sigortasına olan talebi artırmıştır. Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) ile ilgili Bakanlıklarla yapılan istişareler sonucunda, yeniden düzenlenen genel şartlar SEDDK tarafından Temmuz ayında yayımlanmış ve yürürlüğe girmiştir. Bu güncelleme ile Bina Tamamlama Sigortasının kapsamı, ön ödemeli konut satış sözleşmeleri de dahil olmak üzere tüm inşaat projelerini kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu kapsamda, tüketiciler gibi arsa sahipleri de evlerini dönüştürmek için anlaştıkları müteahhitlerden bu sigortayı talep edebilecektir. Bu bağlamda, yeni genel şartlarla yapılan değişiklikler ile daha fazla kentsel dönüşüm projesinin Bina Tamamlama Sigortası kapsamına alınması ve stabil olan konut satışlarının canlanmasıyla birlikte, orta ve uzun vadede söz konusu sigorta penetrasyonunun artması beklenmektedir. Tüm ülkenin deprem bölgesi içinde yer aldığı ve Marmara depreminin olasılığı göz önünde bulundurulduğunda, güvenli binalara erişim sağlayan kentsel dönüşüm projeleri ve Bina Tamamlama Sigortası büyük önem taşımaktadır.
● Ayrıca, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) yıl boyunca sigorta penetrasyonunu artırmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlemiştir. Bu yılki Sigorta Zirvesi’nin ana teması ‘Koruma Açığı’ olmuş ve piyasadaki sigortalanma sorunu ele alınmıştır.
● Türkiye’de uygulanan ekonomik politikalar, maliyet kontrol önlemleri ve OVP'de açıklanan yeni sigorta ürünleri, sigorta sektörünün şekillenmesinde önemli rol oynamıştır. Sektörün gelişimini etkileyebilecek ve OVP’ye de dahil edilmiş olan en önemli konulardan biri, inşaat kalitesini güvence altına alma amacıyla Yapı Denetim Sigortasının hayata geçirilmesidir. Türkiye’de bu sigortanın uygulanmasına ilişkin öneriler, kamu otoriteleri ile paylaşılmıştır. Sigorta sektörünün inşaat denetim sürecindeki rolünün, birincil denetim mekanizması olarak değil, asıl düzenleyici bir mekanizma ve risk paylaşım sistemi olarak tasarlanması gerektiği vurgulanmıştır.
● Bununla birlikte, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), sigorta şirketlerinde mali dayanıklılığı artırmak ve sermaye artırımı sağlamak amacıyla çalışmalar yürütmektedir. SEDDK, yakın zamanda sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri için sermaye yeterliliğini güçlendirmek üzere önemli değişiklikler getirmiştir. Bu değişikliklerin en önemlisi, sermaye yeterliliğinin nasıl ölçüldüğünün yeniden düzenlenmesi, özellikle şirketlerin sahip olduğu bazı varlık kategorilerine atanan risk ağırlıklarının ayarlanmasını içermektedir. Bu ayarlamalar, şirketlerin karşılaştığı gerçek riskleri daha iyi yansıtmayı ve sermaye yeterliliği hesaplamalarının daha doğru olmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Revize edilen düzenlemeler 2024 yılı sonuna kadar tam olarak yürürlüğe girecek ve şirketlere yeni standartlarla uyum sağlamak için zaman tanınacaktır. Bu değişiklikler, sektörün finansal istikrarını artırma çabasının bir parçasıdır ve şirketlerin yükümlülüklerini ve risklerini karşılayacak yeterli sermayeyi sürdürmelerini sağlamayı amaçlamaktadır.
● Öte yandan, Milli Reasürans TAŞ’nin ‘En İyi Şartlar’ uygulamasının olumlu etkileri de piyasa dinamiklerini iyileştirmeye katkıda bulunmuştur. Yaşanan depremlerin ağırlıklı etkisiyle bölüşmeli yangın tretelerindeki deprem komisyon oranı %20’den %15’e inmiştir. Bölüşmeli yangın anlaşmaları ile ilgili prim dengesinin sağlanması amacıyla yangın ve ek teminat prim gelirini artırmaya yönelik bir anlaşma şartı piyasa genelinde uygulama alanı bulmuştur. Bu kapsamda doğal afetler/yangın primi dengesinin %65/%35 olması sağlanmıştır. Diğer bir önemli gelişme ise, kapalı koasüransın bölüşmeli tretelerin tamamında istisna bırakılması olmuştur. Bu olumlu etkinin 2025’te de devam etmesi beklenmektedir.
● Kahramanmaraş depremlerinin ardından Hükümet, kentsel dönüşüm için teşvikler sağlayarak etkilenen bölgelerde yeni yerleşim alanlarının inşasını desteklemiştir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre, Eylül 2024 itibariyle deprem bölgesinde 305 bin 227 konut ve 88 bin 101 köy evi tamamlanmış ya da yapım aşamasındadır. Toplamda 680 bin konut ve 170 bin köy evi inşa edilmesi planlanmaktadır ve bu da bölge genelinde devam eden önemli kentsel dönüşüm çabalarının altını çizmektedir.
● Bakanlık ayrıca ülke genelinde 3.3 milyon konutun dönüştürüldüğünü ya da dönüştürülme sürecinde olduğunu açıklamıştır. Bakanlık 2035'e kadar 6,7 milyon konutun dönüşümünü tamamlamayı hedefl emektedir. Bu çalışmalar hem deprem riski taşıyan yapıların yenilenmesine hem de şehirlerin afetlere karşı hazırlıklı olmasına odaklanmaktadır. Bu kapsamda deprem bölgesi dışındaki illerde de kentsel dönüşüm projeleri devam etmekte olup, özellikle İstanbul ve çevre illerde olası Marmara Depremine hazırlık amacıyla alınan önlemlere ağırlık verilmektedir.