NBE Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ moderatörlüğünde TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç ‘Dönüşümün Finansmanı’ başlığında bir asansör konuşması gerçekleştirdi.
TSKB Genel Müdürü Murat Bilgiç:
Kredi vereceğimiz projeleri değerlendirirken artık geri dönüşünden ziyade çevreye verdiği zararlar ya da insan kaynakları yönetiminde adillik şeffaflık gibi konular çok daha önemli hale geldi. Yeşil Mutabakat 2026’da alüminyum, demirçelik, çimento gibi sektörlerde başlayacak. 2 yıl o kadar da uzun bir önem değil. Burada tehditler kadar fırsatlar da var. Düzenlemenin zorluyor olması tehdit ama zaten yapılması gerekenlerden biri… Burada en önemlisi de finansman. Biz yeşil dönüşümü rekabet dezavantajı yaratacak maliyet gibi değil ileriye dönük bir yatırım gibi görüyoruz. Greenwashing (Yeşil Aklama) çok önemli bir kavram. Sürdürülebilir olmayan projeleri, şirketleri sürdürülebilir gibi sunmak anlamına geliyor. Özellikle raporlamadan kaçarak faaliyetleri gizleme yöntemi var. Bunu önlemenin yolu, raporlama standardı olması. AB’deki kurallar bize de geliyor. Düzenleme yolda, raporlama kritik olduğu için standart haline gelecek. Artık kredilerde finansal sonuçlarınız kadar finansal olmayan sonuçlarınız da önemli. Çevreye verdiğiniz zarar kadar insan kaynakları yönetiminiz de önemli. Türkiye Yeşil Fonu, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası tarafından idare edilecek bir finansal destek mekanizması. Türkiye Yeşil Fonu 9 Kasım’da Dünya Bankası Yönetim Kurulu’nda onaylandı. TSKB’ye kredi olarak verilecek ama biz kredi olarak vermeyeceğiz. Kredi yerine sermaye vereceğiz. Yeşil Yatırım Fonu ile yeşil dönüşüm sürecine katılan işletmelerin sermaye ihtiyacı karşılanacak. Dünyada bir ilk. Kredi olarak verdiğimizde sermaye piyasalarını harekete geçiremiyoruz. Bu şekilde 5 katı etki yaratacağız. İlk etapta 155 milyon dolarlık kredi alacağız. Türkiye sermayedarlarının da bu fona katılmaları ile 405 milyon dolara çıkacak ve 2 milyar dolarlık çarpan etkisi yaratacak. Örneklerin de çoğalacağını düşünüyoruz. Sermayeyi içine katmak gerekiyor.