Duygu GÖKSU
Turizm sektörü bir yandan Kahramanmaraş merkezli depremin yaralarına merhem olabilmek için kapılarını depremzedelere açarken, bir yandan da yaklaşan turizm sezonu için hazırlıklara başladı. Almanya’nın en büyük turizm şirketlerinden Touristik Union International’ın (TUI) CEO’su Sebastian Ebel, depremden sonra Türkiye’ye tatil rezervasyonları yavaşlasa da bunun geçici bir durum olduğunu ifade etmişti. Türkiye turizm sektörünün temsilcileri de 6 Şubat tarihinde durma noktasına gelen rezervasyonların iki hafta sonra canlanacağını, özellikle nisan ayı içerisinde normale döneceğini öngörüyor.
Tüm Türkiye’de giriş rezervasyonları yavaşlasa da iptal durumunun söz konusu olmadığını söyleyen Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, “Talepler tekrar hareketlenmeye başladı. Bunun nedenlerinden ilki, müşteri memnuniyeti nedeniyle tekrar Türkiye’yi tercih eden misafirlerimizin tutumu. İkincisi ise özellikle Avrupalı tur operatörlerinin, yaşanan afetin yaralarını sarmak, dayanışmak için rezervasyonları Türkiye’ye yönlendirmesi. Avrupalı turist Türkiye’nin acılarını paylaşmak için hassas ve naif bir duruş sergiliyor. Rezervasyonlarını başka ülkelere kaydırmak yerine, yine ülkemizde tatil yapmayı tercih ediyor” diye konuştu.
“İşletmeler depreme uygunluk belgelerini aldı”
ETİK olarak Ege Bölgesi’ndeki işletmelerin depreme dayanıklılık testi yaptırmalarını ve Depreme Güvenli Tesis Belgesi almalarını yakından takip ve teşvik ettiklerini aktaran Mehmet İşler, “Resmi kurumlardan alınan test belgelerini işletmelerimizde uygun yerlere asarak dileyenin bilgi sahibi olmasını sağlıyoruz. Bu testleri misafirlerimizin, konaklayacağı yerlerin güvenli olduğunu görmelerinin yanı sıra işletmelerde çalışan personelimizin güven içinde işlerine odaklanması için de gerekli sayıyoruz. Yurtdışı tur operatörleri de bu belgeleri istiyor ve rezervasyon yaparken müşterilerine arz ediyor. Diğer taraftan binalarımız için yıllık olarak DASK (Doğal Afet Sigortalar Kurumu) sigortası yaptırılıyor. Bu sigorta yaptırılırken de kurum depreme dayanıklılık test sonuçlarını talep ediyor. Bu testleri sadece sigorta gereklilikleri ve pazarlama için değil, insan sağlığı ve can güvenliği için yaptırıyoruz. Turizm sektörü bu alanda proaktif bir rol üstlendi. İşletmelerimizin hemen hepsi bu testlerden geçirildi ve depreme uygunluk raporunu aldı” açıklamalarında bulundu.
Hem iç pazarda hem de dış pazarda depremin etkilerinin sürdüğünü söyleyen Hizmet İhracatçılar Birliği Turizm ve Seyahat ile İlgili Hizmetler Komitesi Üyesi Bülent Bülbüloğlu, “Yurt dışındaki rezervasyonlarımız yavaşladı. Başta İngiltere olmak üzere Benelux pazarında depremlerin gerçekleştiği tarihten itibaren rezervasyonlar zayıfl adı. İç pazarda da neredeyse hiç rezervasyon yok. Türkiye’nin tüm turistik bölgelerinde durum böyle olsa da iki hafta sonra normale döneceğini öngörüyoruz. Şu anda rezervasyon akışını çok önemsemiyoruz, önceliğimiz depremzedelere yardımcı olabilmek” diye konuştu.
Kuşadası Otelciler Derneği (KODER) Yönetim Kurulu Başkanı Tacettin Özden de bilimin yolunda hem bireysel hem de kurumsal olarak depreme karşı gerekli tedbirlerin alınacağını ve şu anda 5 bine yakın depremzede ağırlayan Kuşadası’nın rezervasyonlarının da Nisan’da normale döneceğini ifade etti.
DOKTOB, dayanıklılık testinde kararlı
Ciddi bir deprem kuşağında olmayan Muğla için rezervasyonlarda büyük bir sıkıntı yaşanmayacağını belirten Dalaman Ortaca Köyceğiz Otelcileri ve Turistik işletmeler Birliği (DOKTOB) Başkanı Yücel Okutur, “Nisan ayına kadar rezervasyonların toparlanacağını düşünüyorum. Muğla faal bir fay hattında olmadığından zaten çok etkilenmeyecektir. Turizm birlik başkanları ve bölge turizmcileri olarak, bölgedeki turistik işletmelerin depreme dayanıklılık belgesi almasının faydalı olacağını düşünüyorum. DOKTOB olarak bölgemizdeki turistik tesisleri gerekli incelemelerini yaptırarak belgelerini almasını öneriyoruz” diye konuştu.
Okutur, “Bu belgelerin işletmelere gelen misafi rlerin gönül rahatlığıyla konaklaması ve tercih etmesi açısından çok faydalı olacağına inanıyorum. İlerleyen zamanlarda bu belgeyi görmek isteyen misafi rlerimiz de olabilir. Yağmurun yağması kadar doğal bir hadise olan depremde bütün mesele, dayanıklı dirençli binalarımızın olması. Bir problem çıkarsa diye tereddütleri olan işletmeler güçlendirme yapılabileceğini unutmasın. İşletmelere dayanıklılık testi yapılması konusunda kararlıyız” ifadelerini kullandı.