MERVE YİĞİTCAN
Fuzul Holding şirketlerinden New Inn’in Genel Müdürü Engin Burnas, konutların turizm amaçlı kiralanmasına yönelik mevzuatın sektörü daha şeffaf hale getirdiğini, ancak operasyonel süreçlerde zorluklar yaşattığını söyledi. Burnas, bu noktada sertifikalandırma süreçlerini daha pratik hale getiren Dubai modelinin sektörde örnek olarak alınabileceğine işaret etti.
EKONOMİ’nin sorularını yanıtlayan New Inn Genel Müdürü Engin Burnas, şirketin gelecek hedefl erine ve sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Burnas, “Gelir paylaşımlı model ile mülk sahipleriyle yapılan anlaşma doğrultusunda, konutun turizm amaçlı ya da uzun dönem kiralanmasından elde edilen gelirin belirli bir yüzdesi mülk sahibine ödeniyor. Gelirler sezonluk dalgalanmalara bağlı olarak değişiklik gösterebilir ancak potansiyel olarak yüksek kazanç sağlıyor. Gelir korumalı modelde ise turizm/ gayrimenkul sezonlarının yoğunluğu veya boş günler fark etmeksizin, mülk sahibi rayiç bedeller civarında bir gelir koruması sağlıyor. İki modelde de eşya yatırımlı ve eşya yatırımsız seçeneklerimiz var” dedi. Turizm hareketliliğinin yüksek olduğu lokasyonlarda gelir paylaşımlı modelin daha fazla tercih edildiğini anlatan Burnas, New Inn olarak İstanbul başta olmak üzere, Antalya ve Sakarya’da faaliyetleri bulunduğunu, portföylerinde ise toplam 100 odanın üzerinde 2 otel ve 400 konutun yer aldığını dile getirdi.
Uluslararası oyuncu olmayı hedefliyor
Geçen yıl 300 milyonun üzerinde bir konaklama geliri elde ettiklerini, ortalama doluluklarının da yüzde 90 olarak gerçekleştiğini söyleyen Burnas, 2024’ün tamamında 35 binden fazla kişiye konaklama hizmeti sunduklarını aktardı. Bu yıl yurtdışında da operasyon başlatma hazırlığında olduklarını anlatan Burnas, kısa ve orta vadeli hedefl erine ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı: “Bu yıl portföyümüzü %40 büyütüyoruz. Bunu da eşyalı dairelerimizin sayısını arttırarak yapmayı hedefliyoruz. Üzerinde çalıştığımız yeni bir PMS (otel yönetim sistemi) var ve bunu daha da geliştirmek istiyoruz. Orta ve uzun vadedeyse global büyümeye odaklanarak sektörde uluslararası bir oyuncu olmayı hedefliyoruz.”
■ İzinler ve vergiler maliyeti artırdı
Konutların turizm amaçlı kiralanmasına yönelik mevzuatın sektörü daha şeffaf hale getirdiğini anlatan Burnas, operasyonel süreçlerde ise bazı zorluklar yarattığını vurguladı. Burnas, şöyle devam etti: "Dubai'de kısa ve uzun dönem kiralamalar, Turizm ve Ticaret Bakanlığı tarafından ayrı ayrı değerlendiriliyor. Bir aydan az günlük konaklamalar Turizm Bakanlığı'na tabi olup, yüksek nitelikli konutlarda muvafakat çoğunluk oyu ya da plan değişikliği gerekmeksizin, bakanlığın verdiği sertifika sayesinde kolaylıkla yapılabiliyor. Bu durum hem ülke ekonomisine katkı sağlıyor hem de iç güvenlik sorunlarının çözümüne hizmet ediyor. Bizim ülkemizde de güvenlik, temizlik ve yönetim gibi hizmetler yüksek nitelikli konutların tamamında kolaylıkla yerine getiriliyor. Ancak sertifikalandırma süreci, yönetim planı, muvafakatname, planlı imar yönetmeliği gibi pratikte çözümü mümkün olmayan sorunlar doğurabiliyor. Bu açıdan Dubai örneğini uygulanabilir buluyorum."