YENER KARADENİZ/İSTANBUL
Dünyada sanayinin ilk örnekleri arasında yer alan tekstil sektörü, 1,8 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştı. 2030’da artan dünya nüfusu ve tüketime paralel olarak bu değerin 3 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Ancak söz konusu alan içinde bazı kategoriler var ki çok daha hızlı büyüme gösteriyor. Bu kategorilerden biri de teknik tekstil olarak öne çıkıyor. Tekstil ürünlerinin konvansiyonel alanlardan dışarı çıkarak birçok sektöre kompozit veya ana ürün olarak kullanılmak üzere geliştirilen emniyet kemeri, sporcu ürünleri gibi, ısıya dayanıklı tekstil ürünlerine teknik tekstil deniyor. Allied Market Research tarafından yayınlanan rapora göre; 2019 yılında 201,2 milyar dolar değerinde olan küresel teknik tekstil pazarı, 2022’de 214 milyar dolar, 2024 yılında ise yaklaşık olarak 230 milyar dolar büyüklüğe ulaştı. Sektörün, yıllık yüzde 5,1’lik bir büyüme ile 2027’de 274,1 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Küresel teknik tekstil ihracatı, 2023 yılında 5,6 oranında azalarak 116 milyar 642 milyon dolar olarak gerçekleşirken ithalat ise yüzde 7,7 oranında azalarak 109.1 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. İhracatta Çin, ithalatta ise ABD, yüzde 13,7 pay ile birinci sırada yer aldı.
Küresel pazardan yüzde 2 pay alıyoruz
Türkiye, geçen yıl tekstil söz konusu alanda 2023 yılında yüzde 2’lik paya karşılık gelen 2 milyar 192 milyon dolarlık teknik tekstil ihracatı ile dünya ihracat sıralamasında 14’üncü oldu. Geçen yıl ise tekstil sektörü ihracatı yüzde 1,3 gerilemesine rağmen teknik tekstil ihracatı, iplik ve konfeksiyon yan sanayi ile birlikte alt sektörler arasında ihracatını artıran 3 kategoriden biri oldu.
2024’te teknik tekstil ihracatı yüzde 3,3 artışla 2 milyar 264 milyon dolara yükseldi. Teknik tekstiller, fonksiyonel ve yüksek performanslı ürünleri ile savunma sanayisinden otomotive, medikalden inşaata kadar geniş bir sektör ağına hitap ediyor. Geleneksel tekstil anlayışın ötesine geçen ve sürekli bir gelişim içerisinde olan teknik tekstiller; sektörümüz ortalamasına göre yüksek katma değere sahip. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, özellikle pandemi döneminde yaşanan medikal tekstiller krizinin sektörün değişime olan adaptasyon gücü ve teknik tekstil sektöründeki altyapı sayesinde fırsata çevirdiğini hatırlattı. Öksüz, “Kişisel koruyucu ekipman üretimlerinde ön plana çıktık ve ciddi yatırımlara yaparak küresel ölçekte önemli bir oyuncu haline gelmeye başladık. Pandemi öncesinde küresel teknik tekstil ihracatından aldığımız pay olan yüzde 1,6’yı yüzde 2 seviyelerine kadar çıkardık.” dedi.
İlk beş pazarda yüzde 32’lik artış
Geçen yıl ise teknik tekstil sektörü ihracatının yüzde 3,3 oranında artışla 2,3 milyar dolar değerinde gerçekleştiğini dile getiren Öksüz, şöyle devam etti: “En büyük 5 ihracat pazarlarımız olan Almanya, İtalya, İngiltere ve İspanya’ya ihracatta yüzde 32’lere varan artışlar gerçekleştirdik. İhracatın yaklaşık yarısını AB ülkelerine yapıyoruz. AB Ülkelerine ihracat yüzde 8,7 artışla 1,1 milyar dolar değerinde gerçekleşti. 2025 yılında da yükseliş trendine devam eden teknik tekstiller ihracatı, ocak ayında yüzde 8,1 artışla 193 milyon dolar değerinde kaydedildi. 2025 yılında teknik tekstil sektörü ihracatında 2,5 milyar dolar, AB’ye ihracatta ise 1,2 milyar dolar seviyelerine ulaşmayı öngörüyoruz.”
■ ABD’deki pazar payını 3’e katlanacak
Küresel teknik tekstil ithalatında ilk sırada, yüzde 13,6 payı ve 15 milyar dolar ithalatı ile ABD yer alıyor. İTHİB Başkanı Öksüz, “ABD’nin Türkiye’den tedariki son 5 yılda yüzde 50 seviyelerinde artış gösterdi ve önümüzdeki dönemde yaşanması muhtemel ticaret savaşlarını fırsat olarak değerlendirerek; ABD pazarından aldığımız yüzde 1,5 payı yüzde 5 seviyelerine kadar çıkarmak istiyoruz” dedi. Öksüz, küresel arenada Türkiye’nin hedefl eri konusunda ise, “Teknik tekstiller özelinde son dönemde yapılan Ar-Ge yatırımlarıyla sektörümüz rekabet gücünü daha da artırdı. Üniversite-sanayi iş birlikleri, TÜBİTAK-KOSGEB ve AB Fonları kaynaklı projeler ile; sektörümüz, uluslararası standartlara uygun, katma değerli ve yüksek teknolojili ürünleri üretmeye devam ediyor. Bizler de sektörümüzün geleceğine yatırım yapmaya devam ederek, uluslararası alanda rekabet gücümüzü artırmaya ve ileri teknoloji ile tedarik sürecimizi geliştirmeye devam edeceğiz. Bu kapsamda orta-uzun vadede küresel teknik tekstil ihracatından aldığımız payı yüzde 5’e yükseltmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
■ Dokunmamış mensucat ilk sırada
Türkiye’nin teknik tekstil ihracatında ürün gruplarına bakıldığında 2024 yılında toplam ihracatın yüzde 33,5’inin dokunmamış mensucat ürün grubunun oluşturduğu gözlemlendi. Bu dönemde Türkiye’nin dokunmamış mensucat ihracatı yüzde 14,3 oranında artarak 758 milyon dolar değerinde gerçekleşti. Türkiye’nin teknik tekstil ihracatında ilk sırada ABD geliyor. Türkiye’nin toplam teknik tekstil ihracatından yüzde 8,4 oranında pay alan ABD’ye 2024 yılında teknik tekstil ihracatı yüzde 24,1 oranında artarak 191 milyon dolar değerinde gerçekleşti. 2024 yılında en fazla teknik tekstil ihracatı gerçekleştirilen ikinci ülke ise toplam ihracattan aldığı yüzde 7,9 pay ile Almanya oldu. Almanya’ya bu dönemde teknik tekstil ihracatı yüzde 14,4 oranında artarak 180 milyon dolar değerinde gerçekleşti. İtalya ise Türkiye’nin en fazla teknik tekstil ihracatı gerçekleştirdiği üçüncü ülke konumunda yer aldı ve ülkeye geçen sene 162 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirildi.