MAHİR SOLMAZ
ERAY ŞEN
MEHMET NABİ BATUK
TALİP ÖZTÜRK
ADNAN AÇIKGÖZ
Ulusal Baklagil Konseyi (UBK) Başkanı Abdullah Özdemir’in verdiği bilgiye göre baklagillerde bu yıl 2022’deki üretim seviyesi korunacak. Bu da ortalama yeterlilik oranı olan yüzde 83 seviyesinin korunması demek. Kırmızı mercimek üretiminde yüzde 6 artış beklenirken nohutta yüzde 1, kuru fasulyede yüzde 10 azalış bekleniyor. Tarımda önde gelen üreteci illerde kritik bir değişme yok. Gaziantep Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Akıncı’ya göre hububat rekoltesi ihtiyacı karşılayacak düzeyde. Akıncı “Şu an depolarımızda 10 milyon tonun üzerinde hububatımız var” dedi. Gaziantep Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit de buğday ve arpada geçen seneye göre daha verimli bir hasat dönemi geçirildiğini söyledi. Kilis Ziraat Odası Başkanı İbrahim Kara, ”Tahıl üretimi yeterli. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) depoları ağzına kadar dolu” dedi. Adana’da kesin olmayan rakamlara göre buğday üretimi 500 bin ton civarında gerçekleşti, mısır üretimi artış göstererek 1 milyon tonun üzerine çıktı. Şanlıurfa Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Kaya, hububat üretiminde bir önceki yıla oranla artış beklediklerini söyledi. Kaya, “Ülke genelinde 2022 yılında buğday ve arpa üretimi oldukça yüksekti. Yaklaşık 19,8 milyon ton buğday, 8,5 milyon ton arpa ve 8,5 milyon ton mısır üretimi gerçekleşti. Bu yıl hububat üretim ve ihracat hedefleri daha iddialı. TÜİK, buğday üretiminin 21,8 milyon ton, arpa üretiminin 9 milyon ton olacağını tahmin ediyor. Bu hedeflere ulaşmak için çeşitli destek ve teşvik mekanizmaları devreye alındı” diye konuştu. Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil ise, “İlimizdeki lisanlı depoların hepsi buğday, arpa ve mısır tam kapasite dolu. Bu yıl tarımsal ürünlerdeki fiyat, beklentileri karşılamadığı için klasik depolarda bekletilen ürünler de var” şeklinde konuştu.
Oda ve borsa başkanları ne dedi?
GAZİANTEP TİCARET BORSASI BAŞKANI MEHMET AKINCI Kendi kendimize yetecek stokumuz var
Türkiye’nin kendi hububat rekoltesi nüfusunun ihtiyacını karşılar. Bizim hububat depolarımız, lisanslı depolarımız ağzına kadar dolu. Şu an depolarımızda 10 milyon tonun üzerinde hububatımız var. Soğanda fiyat düşüklüğü görüyoruz bu da üretim var demek. Bizim her sene bakliyat üretimimizde 2 milyon tona yakın fazlamız çıkıyor, kendi kendimize yetecek stokumuz mevcut. Sert buğdayımız ihracata gidiyor fiyatları dengelemek için, makarnalık buğdayı ihraç ediyoruz. Yaklaşık her sene 20 milyon ton hububat-baklagil üretiyoruz.
GAZİANTEP ZİRAAT ODASI BAŞKANI CUMA YİĞİT Maliyetler yüksek, çiftçi ekemeyebilir
Buğday ve arpada geçen seneye göre hasat dönemi çok verimli geçti. Çiftçi uzun bir aradan sonra ektiğini biçebildi. Hasat ettiği ürünü TMO’ya satan üreticiler hasat dönemini mutlu bir şekilde kapattı. Veremeyen üreticilerimiz de mutsuz. Ürünü az olanlar tüccara TMO’nun alım fiyatının altından satmak zorunda kaldı. Ekim dönemi de geldi. Şu an çiftçilerimizde sessizlik hâkim. Çünkü maliyetler çok yüksek. Bundan kaynaklı ekemeyen çiftçilerimiz olabilir. Bunun için de acil olarak destek verilmeli.
KİLİS ZİRAAT ODASI BAŞKANI İBRAHİM KARA Fiyatlar düşük, çiftçi zarar ediyor
Şu an ülkemizin kendi kendine yetecek kadar tahıl üretimi ve mahsulü var. Ancak fiyatlar çok düşük, çiftçi hububattan zarar ediyor. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin depoları ağzına kadar dolu. Hükümetin çiftçiye yatırım yapması lazım, üretici zor durumda. Depolarımızda buğday, arpa, bakliyat ürünleri yeterince var. Soğan üretimimiz de devam ediyor ancak kilosu 5 liradan gidince üretici ondan da zarar ediyor.
ULUSAL BAKLAGİL KONSEYİ (UBK) BAŞKANI ABDULLAH ÖZDEMİR Baklagilde kendimize yetmiyoruz
2022’de 1 milyon 308 bin ton üretim yapıldı. 1 milyon 225 bin ton ithalat, 1 milyon 211 bin ton ihracat gerçekleşti. Yeterlilik oranları incelendiğinde, sadece kuru fasulyede yüzde 107 ile kendi kendimize yetebiliyoruz. Bu oran nohut için yüzde 96, kırmızı mercimek için yüzde 57, yeşil mercimek için yüzde 51 seviyesinde. Tüm bakliyat ürünleri olarak bakıldığında ise bu oran yüzde 83’e geliyor. TÜİK tarafından 27 Ekim’de açıklanan bitkisel üretim ikinci tahminlerine göre Türkiye bakliyat üretiminin 2022’ye kıyasla seviyesini koruyarak 1 milyon 305 bin ton olması öngörülüyor. En önemli üretim kalemi olan nohudun yüzde 1 azalışla 575 bin ton, kırmızı mercimeğin yüzde 6 artışla 424 bin ton, kuru fasulyenin yüzde 10 azalış ile 242 bin ton olması tahmin ediliyor. Bu yıl şimdiye kadar 1 milyon 169 bin ton bakliyat ithal ederken, 692 bin ton ihracat yaptık. İhracat yerli üretimden ziyade, DİR kapsamında getirilen kırmızı mercimek ve kuru bezelyeye dayanıyor. Bu yıl da 2022’de olduğu gibi kendi kendine yeterli olmayacağımızı söyleyebiliriz. Bunun çözümü ise üretimi artırmaktan geçiyor. Şu an 31 milyon dekar nadas alanı ve yaklaşık 25 milyon dekar işlenmeyen arazinin yüzde 10’u bakliyat üretimine yönlendirilmesi ile kendi kendine yeterlilik sorunu ortadan kalkabilir, ülkemiz 80’li yıllarda olduğu gibi 2 milyon tonu aşkın seviyelere erişerek net ihracatçı olabilir.
ŞANLIURFA TİCARET BORSASI BAŞKANI MEHMET KAYA Hububatta yeni destek metotları geliştirmeliyiz
Hububat üretiminde bu yıl bir önceki yıla oranla artış bekliyoruz. Hububat stoklarımızı hem yurt içi tüketim hem de yurt dışına ihracat taleplerine yanıt vermek amacıyla dengeli bir şekilde yönetiyoruz. 2022 yılında ülkemizde buğday ve arpa üretimi oldukça yüksekti. Yaklaşık olarak 19,8 milyon ton buğday, 8,5 milyon ton arpa ve 8,5 milyon ton mısır üretimi gerçekleşti. 2023 yılında ise Türkiye’nin hububat üretim ve ihracat hedefleri ise daha iddialı hale geldi. TUİK verilerine göre, 2023 yılında buğday üretiminin 21,8 milyon ton, arpa üretiminin 9 milyon ton olacağı tahmin ediliyor. Bu hedeflere ulaşmak için çeşitli destek ve teşvik mekanizmaları devreye alındı. Hububatların gıda güvencesi ve ekonomik istikrar açısından kritik bir rol oynadığı unutulmamalı. Bizler ancak tarımın ihyasıyla güçlü bir ekonomi inşa edebiliriz. Bu farkındalıkla hem çiftçimiz hem de tüccarımız için fayda sağlayacak yeni destek metotları geliştirmelidir. Özellikle stratejik tarım ürünlerimizi uygun tarım politikalarıyla geleceğimiz için muhafaza altına almalıyız. Böylece hem üretim hem de ihracat rakamlarımız daha sürdürülebilir olarak yükselecektir.
DİYARBAKIR TİCARET BORSASI BAŞKANI ENGİN YEŞİL Lisanslı depolarımız tamamen dolu
Bizde yetiştirilen başlıca ürünler, buğday, arpa, mercimek, dane mısır ve kütlü pamuktur. Lisanlı depoculuğun gelişmesiyle ürünlerin uzun süreli güvenli bir şekilde depolanma imkânı attı. Ancak halen lisanslı depo kapasitesi yeterli değildir. İlimizde buğday, arpa ve mısır lisanlı depolarda korunmakta, diğer ürünler ise ya başka illere sevk edilmekte veya iptidai koşullarda ki depo/silolarda depolanmaktadır. Buralarda depolanan ürün miktarını tespit etmek kolay değil. Ama Diyarbakır’da 764.300 ton kapasiteye sahip lisanlı depoların hepsi buğday, arpa ve mısır tam kapasite doludur. Kırmızı mercimek Mersin’de depolanıyor. Bu yıl tarımsal ürünlerdeki fiyat, beklentileri karşılamadığı için klasik depolarda bekletilen ürünler de mevcuttur. Ancak bunun miktarını bilinmemektedir. Aslında hasat sezonu öncesinde bölgedeki tüm lisanslı depolarda ürün olduğu bu sebeple hasat döneminde ürün alımında ciddi sıkıntılar oluştu. Diyarbakır’da 2022 yılında 799.210 ton buğday üretilmiş, 2023 yılında hem ekim alanı hem de dönüm başına verim artışıyla net veriler belirlenmemiş ama 1.300.000 ton civarında ürün elde edildiği tahmin edilmektedir. Arpa üretiminde de artış olmuş ancak özelikle ilk hasada bakıldığında mısır veriminde oldukça yüksek verim elde edilecektir.
Adana’da buğdayda üretim azaldı, mısırda arttı
Adana’da hububat olarak öne çıkan iki üründen buğday üretimi 500 bin tona gerilerken, mısırda 1 milyon tonu geçti. Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre; 2022 yılında 1 milyon 397 bin 811 dekar alanda 537 bin 941 ton buğday; 866 bin 983 dekar arazide 888 bin 348 ton mısır üretildi. Bu yılın rakamları kesinleşmemiş olmakla birlikte; buğday üretimi 500 bin ton civarında gerçekleşti, mısır üretimi ise artış göstererek 1 milyon tonun üzerine çıktı. Ayrıca Tufanbeyli ilçesinde de kuru fasulye ve nohut üretiliyor. Buğday ve dane mısırda ülke genelinde Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) ile birlikte son yıllarda özel lisanslı depolarda stoklama yapılıyor ve hem kamu hem özel sektöre ait depoların ‘dolu’ olduğu belirtiliyor. Adana’da üretim miktarı ve stoklama açısından bu yıl herhangi bir sorun beklenmiyor. Adana Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, “Türkiye geneli üretim ve tüketimi ile ilgili bir değerlendirme uygun olmaz. Ancak bu ürünlerle ilgili gerek üretimde gerekse tüketimde ilimizde herhangi bir sıkıntı yok” dedi.