AYSEL YÜCEL
Demiryolu taşımacılığında bu yıla yönelik büyüme hedefleri de hayal oldu. Depremde hasar gören demiryolu hatları henüz faaliyete geçemezken, Mersin-Yenice hattının da Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesi nedeniyle kapatılması demiryolu yük taşımacılığını büyük sekteye uğrattı. Büyüme umutlarını 2025’e öteleyen sektör yetkilileri, altyapı çalışmalarının hızlanmasını istiyor. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremden etkilenen iller demiryolu taşımacılığında önemli bir yer tutuyor. Maden başta olmak üzere bölgedeki birçok sektör, ihracat yükünü demiryoluyla limanlara indiriyor.
Ancak Malatya’dan Toprakdere’ye inen hatta 1.5 yılı aşkın süredir onarım çalışmaları olduğundan, trenler Kayseri üzerinden dolanarak Güney’e inebiliyor. Yolun uzaması mesafeyi iki katına çıkarırken, kapasitenin de önemli oranda azalmasına neden oluyor. Öte yandan, geçen nisan ayında başlatılan Mersin-Yenice Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesi nedeniyle de güney illerindeki ihracat yükü Mersin Limanı’na demiryoluyla indirilemiyor.
Demiryolu Taşımacılığı Derneği (DTD) Başkanı Onur Küçükakdere, sektör olarak daha fazla kayıp yaşamamak için altyapı çalışmalarının bir an önce tamamlanmasını beklediklerini vurguladı. Tüm bu altyapı sorunları nedeniyle 2024 yılının demiryolu taşımacılığı açısından oldukça verimsiz geçtiğini belirten DTD Başkan Yardımcısı Ercan Güleç, hatlardaki onarım ve altyapı çalışmalarının ihracatta da darbe vurduğunu dile getirdi.
Güleç, “Demiryolu taşımacılığında yük hacmimiz artması gereken yerde giderek azalıyor. Depremden hasar gören hatlardaki onarım çalışmalarının nisan ayında tamamlanacağı söylenmişti. Daha sonra hatların yeniden faaliyete geçeceği tarihin haziran olacağı bildirildi. Ancak nedenini bilmediğimiz sebeplerle bu hatlarda onarım çalışmaları bir türlü tamamlanamıyor. Sınırlı kapasiteden dolayı bu yüklerin sadece bir kısmı karayoluna aktarılabildi” diye konuştu.
Güleç, sanayi tesislerinden demiryoluyla limanlara indirilen yükün ihracat taşımalarında büyük bir paya sahip olduğunu vurgulayarak şu bilgileri verdi: “2023 yılında direkt demiryolundan yapılan ihracat 1,9 milyon ton iken, demiryoluyla limana gelip denizyoluyla devam eden ihracat yükü 6.6 milyon ton. Bu rakamlar bize sanayi bölgeleriyle limanlar arasındaki hatların önemini gösteriyor. Bizim aslında ağırlık vermemiz gereken yer burası” dedi.
Hedeflere ulaşmak için özel sektörü teşvik şart
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, karayolu yolcu ve yük taşımacılığı payını yüzde 72’den yüzde 57’ye düşürürken, demiryolu yük taşımacılığı payını ise yüzde 5’ten yüzde 22’ye çıkarmayı planladıklarını açıklamıştı. Bakanlığın 2053 yılına kadar yıllık ortalama 32 milyon ton olan demiryolu yük taşımacılığını 448 milyon tona yükseltme hedefi var.
Ancak sektör temsilcilerine göre, bu hedeflere ancak özel sektör yatırımlarının teşvik edilmesiyle mümkün. 10 yıl önce ‘demiryolunda serbestleşme kanunu’ çıkmış olmasına rağmen eşit rekabet şartları sağlanamadığı için özel sektörün bu alana yatırım yapma iştahı henüz yeterli seviyede değil.
Özel sektörün yatırım iştahının artması ise mevzuatlardaki eksikliklerin giderilmesi, finansman destekleri ve altyapı çalışmalarının tamamlanmasıyla mümkün görülüyor. DTD’nin raporuna göre, özel sektörün demiryoluna yapacağı 21 milyar dolarlık yatırım, sektöre büyüteceği gibi, Türkiye ekonomisine 10 yılda en az 10 milyar Euro karbon tasarruf sağlayabilir.