İşletmelerin, onlara hizmet veren mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin son günlerdeki sıcak gündemlerinden biri de “Enflasyon Düzeltmesi Uygulaması”. Kamuoyunda “Enflasyon muhasebesi” olarak adlandırılan bu uygulama, paranın satın alma gücündeki değişmeler nedeniyle, gerçek durumu ifade edemeyen mali tabloların, gerçek durumu ifade eder hale gelmelerini sağlamak üzere, düzeltme işlemine tabi tutulmasını ifade ediyor.
Ülkemizde ilk defa 2003 ve 2004 yılı bilançoları bakımından uygulanan enflasyon düzeltmesi, 2005 yılından bu yana uygulanmıyor. Mevcut durumda, ilgili koşullar yeniden oluştuğundan, enflasyon düzeltmesi uygulaması yeniden zorunlu hale geldi. Enflasyon düzeltmesi uygulamasının, iş dünyasının genel olarak “İşletme karlarını azaltacağı”, “enflasyon nedeniyle oluşan fiktif karların vergilendirilmeyeceği” beklentisine kısmen cevap verebileceğini, bazı işletmeler için ise özellikle 2024 yılı içinde başlamak üzere, beklenmedik, enflasyon sonucu vergiye tabi kazanç tutarlarının artması sonucuna da yol açabileceğini değerlendiriyoruz. Enflasyon düzeltmesi uygulamasının temel amacı, işletmelerin bilançolarının tarihi değerinden, bilanço günü değerine göre güncellenmesi suretiyle, bir taraftan işletmelerin bilançolarında yer alan unsurların, günün reel değerlerine taşınması, diğer taraftan da varlıklarının maliyetinin artırması nedeniyle enflasyondan kaynaklanabilecek fiktif karlarının vergilendirilmemesini sağlamak olmalı.
Ancak, mevcut uygulama yöntemine bakıldığında, özellikle parasal olmayan varlıkların, parasal olmayan pasif kalem olan özkaynak yerine, parasal olan ve enflasyon düzeltmesine tabi tutulmayacak pasif kalem olan borçlarla finanse etmekte olan işletmelere, özellikle de KOBİ’lere, 2024 yılı içinde başlamak üzere enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşacak (fiktif ve henüz realize edilmemiş) karlar üzerinden vergi yükü oluşmaya başlayacak. Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in, geçtiğimiz günlerde “Enflasyon muhasebesinde finans kuruluşlarını belki kapsama almayacağız” şeklinde bir açıklaması oldu. Finans kuruluşlarının özkaynakları güçlü ve borçları az olduğundan, 2024 yılı içinde enflasyon düzeltmesi sonucunda zarar unsuru oluşacak ve bu işletmelerin vergi matrahlarının azalmasına yol açabilecektir.
Bu yönüyle, 2024 ve sonrası dönemlerde enflasyon düzeltmesi uygulaması, işletmelerin enflasyon düzeltmesi yapılmadığı duruma göre ilave kar veya zarar unsuru oluşturması ve bunun sonucunda da vergi yükünü de etkileyecek olması nedeniyle, işletmeler mevcut bilanço analizlerini yaparak, gelecekte nasıl bir durumla karşılaşabileceklerini şimdiden değerlendirmeye başladılar.
TÜRMOB olarak Enflasyon Düzeltmesi Genel Tebliğ Taslağı hakkında görüş ve önerilerimizi hazırlayarak GİB’e ilettik. Özetle baktığımızda; Belli bir aktif büyüklük ya da yıllık cironun altında kalan işletmeler için geçici vergi dönemi ya da yıl itibariyle enflasyon muhasebesi yapmama hakkı verilmeli, Aktif toplamı veya cirosu belli tutarın altında kalan işletmeler için enflasyon düzeltmesi uygulaması ihtiyari kılınmalı, Serbest meslek erbaplarının da özellikle duran varlıkları ile demirbaşlarını enflasyon düzeltmesine tabi tutarak, duran varlık maliyetlerini güncel değerlerine taşımalarına imkan verilmeli, Duran varlık kalemleri için de toplulaştırılmış yöntemlerin belirlenmesi ve buna göre düzeltme işlemlerinin yapılmasına imkan sağlanmalıdır.
Yoğun ve karmaşık hesaplamaları barındıran ve daha çok teknik bir yönü bulunan enflasyon düzeltmesi uygulamasına mali müşavirler hazır. Bu konuda tüm Türkiye’de eğitim ve sempozyumları TÜRMOB olarak düzenliyor ve işletmelerimizi bu sürece hızlı bir şekilde hazırlamaya gayret gösteriyoruz. Ayrıca bu konuda geliştirdiğimiz yazılımı, tüm mali müşavirlerin kullanımına ücretsiz olarak sunacak, mali müşavirlerin söz konusu çalışmaları yapmasını kolaylaştıracağız.