VEYSEL AĞDAR/İSTANBUL
Dün Resmî Gazete’de yayımlanan “Bazı Tüketici Ürünlerinde Uygunluk Denetimi Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ile artık ürün etiketlerinde hayvansal parçaların hangi hayvandan elde edildiğinin açıkça belirtilmesi zorunlu hale geldi. Yeni düzenlemeye göre; tekstil, ayakkabı gibi ürünlerde dana, koyun, keçi ya da başka hayvansal menşeli içerik varsa, bu bilgi ürün etiketinde, ambalajında veya doğrudan ürün üzerinde Türkçe, açık ve anlaşılır bir şekilde yer alacak. Düzenlemede üreticiler için 2 aylık geçiş süreci tanındı.
Doğa Deri Perre Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Dinç, geçiş sürecine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Şu anda üretimde olan siparişler, etiketleri önceden basılmış ürünler var. En az 6 aylık bir geçiş süreci tanınmalı.” dedi. Türkiye’de domuz derisinin ithalatla ülkeye giriş yapabildiğini söyleyen Dinç, bu düzenlemenin olası ithalat risklerine karşı da caydırıcı olabileceğini belirtti. Amerika ile ticaret konusunda ise Türkiye için büyük fırsatlar olduğunu savunan Dinç, “Altyapı ve kapasiteye yatırım yapılırsa, Türkiye bu fırsatı değerlendirebilir.” dedi.
“Vatandaş ne giydiğini bilmeli”
BATE Ayakkabı Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Yıldız da, yönetmeliği desteklediklerini belirterek, “Kimin ne kullandığı ortaya çıkar. Biz dana derisi kullanıyoruz ama bazı firmalar karışık derileri dana gibi göstererek tüketiciyi yanıltabiliyor” dedi. Yıldız, “Biz ucuzlukla değil, kaliteyle rekabet ediyoruz. Ama bazıları maliyet düşürmek için domuz derisi bile kullanıyor olabilir. Vatandaşın bunu bilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Zaten belirtiyoruz”
Yeni düzenlemenin daha çok ayakkabı sektörünü kapsadığına işaret eden Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Başkanı Cengiz Sarıgül de, “Bu yönetmelik tüketicinin ne giydiğini bilmesi açısından önemli. Bizim ürettiğimiz ürünlerde içerik zaten açık şekilde yer alıyor. Dana mı, kuzu mu, oğlak mı; hepsi belirtiliyor. Bazı yabancı markaların ürünlerinde domuz derisi kullanıldığı iddiaları olmuştu.” dedi. Sarıgül, ihracat sürecinde zaten her ürünün çipli takip sistemleriyle izlendiğini, içeriğin de faturaya göre otomatik olarak işlendiğini belirtti.
“Gecikmiş ama doğru bir adım”
Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, düzenlemenin arka planında toplumsal hassasiyetlerin yer aldığını belirtti. Geçtiğimiz aylarda bir İtalyan ayakkabı markasında tespit edilen domuz derisinin kamuoyunda rahatsızlık yarattığını hatırlatan İçten, “Tüketici, ne satın aldığını bilmeli. Domuzsa domuz, koyunsa koyun. Etikette açıkça belirtilmeli.” dedi.
Ek maliyet endişelerine ise, “Yalnızca etiket değişikliği olacak, ciddi bir yük getirmez.” sözleriyle yanıt verdi. İçten ayrıca, Amerika’nın Çin’e uyguladığı ek vergilerin Türkiye’ye ihracat fırsatları sunduğunu belirterek, “Ancak Çin agresif fiyat politikalarıyla pazara yüklenirse, biz bu ortamda daha da zorlanabiliriz. Hazırlıklı olmak şart.” uyarısında bulundu.