HİLAL SÖNMEZ/NEVŞEHİR
Tasarımı Studio Efe Aydar tarafından gerçekleştirilen otel, mağaradan ilham alan mimarisi ve tarihi binada yer alan 46 oda ve süitiyle dikkat çekiyor. Otelde ayrıca farklı konseptlerde tasarlanmış 12 ayrı mekân bulunuyor. Kapadokya’nın doğal atmosferini lüks ve sanatla buluşturmayı amaçlayan otel, kişiselleştirilmiş hizmet anlayışıyla konuklarına gastronomiden sanata, sağlıklı yaşamdan sürdürülebilirliğe kadar geniş bir yelpazede deneyimler sunmayı hedefliyor. Otel bünyesinde yer alan REA Well-Being Spa & Wellness merkezi ise beden ve zihin sağlığına odaklanan bütüncül hizmetler sunuyor. Otel, Artists&Collectors iş birliğiyle düzenlenen etkinliklerle bölgeyi uluslararası bir sanat destinasyonuna dönüştürmeyi amaçlıyor. Açık hava heykel parkı, dijital enstalasyonlar, sanatçı atölyeleri ve sinema gösterimleri gibi birçok etkinlik bu kapsamda ziyaretçilere sunulacak.
“Bölgenin ruhunu yansıtan sürdürülebilir bir iyi yaşam merkezi tasarladık”
Yeme-içme alanlarında ACE Restaurant, Courtyard Bar & Lounge, Hidden Gem, Serenity Garden ve The Refinery Room gibi farklı konseptler yer alıyor. Bu mekânlar, hem dinlenme hem de sosyalleşme alanları olarak çeşitli amaçlara hizmet ediyor. Otel ayrıca, sürdürülebilirlik ilkelerini benimseyen tesis, çevreye duyarlı turizm anlayışını benimsediğini belirterek GSTC (Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi) sertifikasının üçüncü seviyesine de sahip. Avantgarde Collection Lucis İnitiative Kurucusu İsmet Öztanık, “Son iki buçuk yılda geliştirilen Avantgarde Refined Caves of Cappadocia, yalnızca bir gayrimenkul projesi değil; Ürgüp’ün ve Kapadokya'nın kültürel ve arkeolojik mirasına karşı tarihsel bir sorumluluk bilinciyle şekillenen bir yaşam alanıdır. Proje, sadece konaklama veya yeme-içme hizmeti sunmanın ötesine geçerek, bölgenin ruhunu yansıtan, sürdürülebilir bir iyi yaşam merkezi olarak tasarlandı” dedi.
“Kapadokya için ortak sorumluluğumuz var”
Ürgüp’ün tarih boyunca “Başhisar” olarak anılan kimliğine yakışır şekilde, kamu ve özel sektörün el ele verdiği kalkınma sürecinde sorumluluk üstlenerek katkıda bulunmanın heyecanını yaşadıklarını aktaran Öztanık, “Her detayı global seyahat, sağlık, gastronomi ve konaklama trendlerini dikkate alarak, artizan bir anlayışla ve adeta terzi işi bir yaklaşımla hayata geçirdik. Projemiz, Kapadokya'nın geçmişine duyulan saygı kadar, geleceğe duyulan bağlılığın da bir ifadesi niteliğinde. Uluslararası pazarlama stratejilerimiz kapsamında, doğrudan hedef pazarlarda birçok yatırım gerçekleştirdik. Bugün yıllık yaklaşık 1.5 milyon ziyaretçi ağırlayan Kapadokya’nın, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) vizyoner çalışmaları ve özel sektörün katma değerli katkılarıyla çok daha geniş kitlelere ulaşması kaçınılmazdır. Türkiye’nin en nadide turizm destinasyonlarından olan Kapadokya, nitelikli turizmin geleceği adına hepimizin ortak sorumluluğunu taşıyor” ifadelerini kullandı.