Messe Münih BAUMA iş makinaları fuarında Türk makinacıları boy gösteriyor. Ancak yapay zekânın makinaları de akıllandırdığı dönemde kopyacılıktan özgün üretime geçmemiz kaçınılmaz…
İş makinaları ve madencilik alanında dünyanın sayılı fuarlarından Bauma 2025 için Münih’teyiz. Türkiye, bu fuara en fazla katılım gösteren 4’üncü ülke... Neredeyse her yerde bir Türk makine üreticisi, Türk Malı eserleriyle boy gösteriyor. 246 firmamızın görücüye çıktığı alan burası…
Makine sektörü, ülkemizin gözde kabiliyet alanı… Tasarımından teknolojisine dek küresel rakiplerden aşağı kalır yanımız yok. Nitekim ihracatın lokomotiflerinden olması ve savunma, otomotiv gibi alanlarda gösterdikleri varlık, küresel arenada bizleri “çetin ceviz” algısına taşımış durumda.
YERLİSİ VARKEN YABANCI NEDEN
Ancak bir sorun var ki kendi ülkemizde Çin ürünlerine daha fazla rağbet ediyoruz. Oysa küresel başarı arenasına çıkacak noktaya taşıdığımız makinacılarımıza satın alma desteği vermeli, onların ar-ge, inovasyon süreçlerinde destekçisi olmalıyız. Kısaca, yerlisi varken yabancı neden tercih edilsin ki…
Fuarda dolaşırken gözüme çarpan, yapay zekânın artık doğal katılımcı hale gelmesi oldu. İş makineleri de madencilik ekipmanları da YZ mutlaka kendine bir uygulama alanı buluyor. Üretken yapay zekâ aşamasında bile daha verimli makinalar tasarlanmış, YZ fiyakasıyla pazarlanır olmuşlar.
İKİ SORU İKİ CEVAP / Makinaya dair…
Yapay zekanın farkı ne?
Aslında mekatron adlı bölümlerimde makine ve elektronik ittifakı kurulmuş, üniversitelerin tercih edilen bölümleri haline gelmişti. Elektronik varsa yazılım da gelmiş ve yazılımlar yapay zekâ becerisi kazanır hale gelmiş. Şu anda üretken olmayan bir makine, akıldan eksik gibi algılanıyor.
Türkiye’nin şansı var mı?
Elbette var. 90’lı yıllarda bilişim fuarlarında dünyada nam salmıştık. Münih Messe benzeri küresel fuarlarda bilgisayarcılarımız, yazılımcılarımız cirit atıyordu. 2020’lerde beklentim, YZ alanında kendi şirketlerimizi de fuarların gözdesi haline gelmesidir. Misal 5 yıl sonra BAUMA’nın gözdesi olabiliriz.
NOT
MAKİNACILARIMIZ KOPYACI ALGISINDAN ÖZGÜN ÜRETİCİ ALGISINA DÖNÜŞÜYOR
Makine İmalatçılar Birliği ve E-Mak Yönetim Kurulu Başkanı Emre Gencer; “özgün üretime zaten mecburuz. Kopyacılıkla dünyada kendimize yer edinmemiz söz konusu olamaz” diyor. Nitekim kendi üretiminde ileri teknoloji ürünü, yapay zekâ destekli iş makinaları ile fuarın büyük katılımcılarından…
Kopya, aslını yüceltir. Taklit ile geleceğin yer, tay tay yürüyene dek sürmeli… Bebek taklitle başlar, ebeveynini kopyalar ama sonra kendi özgün karakterini oluşturmaya başlar. Biz ise yavru sanayiler diyerek gümrük duvarlarıyla koruduk, çok azı özgün olabildi, gerisi kopyacılığı aşamadı.
Yapay zekanın; makinasından gıdasına dek üretimin her alanına dâhil olduğu bu çağda, kopyaya yer kalmayacak gibi görünüyor. Özgün olanın daha fazla kazanacağı, zeki sistemlerin tercih edileceği ve katma değer üreten akıllı makinaların talep edileceği bu yeniçağda özgün üretici olmak şart…
İş makinalarının ülke üretimine daha fazla katkı sunduğu bir gerçek… Yarım asır öncesinde kopya ile başlayan ve bugün küresel marka haline gelen örneklerimiz dahi var. Fakat BAUMA fuarında gördüğüm, bu gibi makine fuarlarına artık yapay zekâ ile uğraşan gençlerimizle katılmamız gereğidir.